Gürel Yurttaş

Gürel Yurttaş

Galatasaray Trabzonspor derbisinin sonucu çoktan belli oldu

Derbi dediğim Galatasaray-Trabzonspor maçı. Şimdi hemen çok bilmişler çıkacak, "Sen de bir şey bilmiyorsun. Derbi aynı şehrin takımları arasındaki maçlara denir" diyecek.
Bunu ben de biliyorum.
Ama bizde öteden beri Trabzonspor'un da 3 büyüklerle oynadığı maçlara derbi deniyor. O yüzden söylüyorum.
Bir de baştan söyleyeyim, bu yazıya bakıp da öküzün altında buzağı aramayın lütfen.
Derbinin sonucu belli derken rakamlara bakıp diyorum.
Fenerbahçe Beşiktaş'a yenildi. Galatasaray ise Sivasspor'u yendi. Puan farkı 6'ya çıktı yine.
Şimdi Fenerbahçeliler Başakşehir'i yenip, bir gün sonra Galatasaray'ın Trabzonspor'a puan kaybetmesini bekleyecek.
Ama boşuna olacak bu.
Bu derbinin sonucu çoktan belli oldu.
Nedenlerini sıralayayım:
- Trabzonspor tarihinin en kötü dönemlerinden birini yaşıyor. Puan cetvelindeki durumu ortada. Bu haliyle İstanbul'da Galatasaray'dan puan alabileceğini Trabzonlular da dahil bekleyen var mı?
- Galatasaray ise tam tersi. Geçen sezondan beri devam ediyor bu görüntüsü. Galatasaray'ın kazanmasından kuşku duyan var mı?
- Trabzonspor kötü döneminin yanı sıra deplasman maçlarında tam bir felaket. En son deplasman galibiyetini geçen sezonun 37. haftasında Başakşehir karşısında almış. O günden beri dış saha galibiyeti yok. Göztepe, Çaykur Rize ve Alanyaspor'a yenilmiş bir de. Bu kez tersinin olacağını uman var mı?
- Galatasaray'ın kendi sahasındaki seyirci baskısını biliyorsunuz. 11+1 kişi sanki sahada. Trabzonspor'un bu baskıdan çıkabileceğine inanan var mı?
- Galatasaray ile Trabzonspor'un kadrolarını gözünüzün önüne getirin. Aradaki farkı farketmeyen var mı?
- Eksikleri de olsa bunları dolduracak gücü de var Galatasaray'ın. Mesela Icardi ve Osimhen yoksa Batshuayi oynayacak. Böyle bir üçüncü santrforu olan takım var mı?

BARIŞ ALPER ETKİSİ

Gelelim asıl faktöre.
Barış Alper'e Sivassporlu Manaj'ın yaptığı hareket gaddarca. Kırmızı kart görmesi gerekirdi, görmedi. Maç bitmek üzereydi. Galatasaray 3 puanı aldı ama öyle bir yaygara koptu ki... Hem galipti Galatasaray, hem de hakem mağduru. Tamam, bu olamaz, olmamalı. Ama bu ilk miydi ki? Bir çırpıda buna benzer bir sürü olay sayarım. Ama bu kez öyle gürültü oldu ki, işi hakemin tutuklanması gerektiğine vardıran kadar oldu.
Şimdi bu ortamda Galatasaray-Trabzonspor maçının hakeminin seyircinin de baskısıyla rahat maç yönetebileceğine inanan var mı?
Bunlar için diyorum ki;
Fenerbahçe umutlanmasın boşuna.
Başakşehir'i yense de bu fark bu hafta kapanmaz.
Belki sonraki haftalarda... Tabi o da kazanmaya devam etmesi durumunda...
Çünkü bu Galatasaray kolay kolay puan kaybetmez. Hiç kaybetmez demiyorum, kaybedebilir.
Peki Fenerbahçe hep kazanabilir mi?

Önceki ve Sonraki Yazılar
Gürel Yurttaş Arşivi