Hesabınızı kitabınızı iyi yapın.
Bizi daha da fakirleştiren, ülkeyi yabancı cenneti yapan yeni ekonomik düzen belli ki, 2023 yılına kadar sürecek.
AKP Genel Başkanı partisinin il başkanlarına hitap ederken söyledi.
MHP Genel Başkanı da milletvekillerine hitap ederken aynı mesajı verdi.
2023’e kadar seçim yok.
Bu sözleri şöyle de tercüme edebiliriz; ülke batana kadar koltuklarımızdan kımıldamayız.
Vallahi durum şu…
Biri Saray’ın da.
Öteki villasında yaşadığı için halkın çektiği çilenin farkında değil.
Çünkü ikisinin de hayatı ekmek elden su gölden…
Memleketin batmakta olduğunu görmüyorlar.
Artık tek dertleri var; koltuklarını korumak.
Millet inim inim eziliyor, anneler/babalar çocuklarının ihtiyaçlarını karşılamadıkları için ağlıyor.
Ama, Erdoğan’ın da Bahçeli’nin de umurunda değil. Hayattan o kadar kopmuşlar ki..
Ne desek boş!
Önlerine konulan metni okuyorlar.
Ve meselenin daha vahimi. Daha kötüsü. Ne yazık ki…
Dizlerinin dibine peydahlanan kendilerini profesör zanneden birtakım kişilere beyinlerinin yarısını emanet etmişler.
O kadar çok etkilemişler ki, Erdoğan’a klasik iktisat teorilerini reddettiğini yeni bir denemeye girdiğini bile söylettiler.
Evet, evet söylettiler diyorum.
Çünkü Erdoğan’ın bugün söyledikleri dün söyledikleriyle uymuyor.
Kitabını yazdım dese bile Erdoğan ekonomiden anlamıyor. 19 yıl bu ülkeyi yönettiği halde maalesef hala öğrenememiş!
Türkiye’nin ilk başbakanı Tansu Çiller dönemin hazine müsteşarı Osman Ünsal için beynimin yarısı demişti.
Ünsal’ın önerisiyle Çiller piyasaya savaş açmış, faizi baskıyla aşağıya indirmişti.
Sonuç felaketti.
Erdoğan şimdi aynı yöntemi deniyor. Sorum şu:
Erdoğan’ın beyninin yarısı kim?
Servet Bayındır mı?
O da kim diyecekseniz?
İlahiyat profesörü…
Ne anlar demeyin. Türkiye’nin en güvenilir gazetecilerinden Erdal Sağlam Cumhuriyet gazetesinde yazdı.
Erdoğan Saray’a gelip kendisine ekonomi gidişatı anlatanlara ‘bir de bunu gidip Servet Hoca’ya anlatın’ diyormuş.
Galiba Erdoğan’ın da beynin yarısı ilahiyatçı Servet Hoca!..
Servet hoca, Kanuni Sultan Süleyman döneminin şeyhülislamı Ebussuud Efendi gibi olsa gerek!...
Çünkü faizi o belirliyor.
Geçenlerde değindim biliyorsunuz. İşler karışınca Padişah Kanuni faizi yasaklayan Muhyiddin efendiyi beyi görevden alıyor, Ebussuud Efendiyi Şeyhülislam yapıyor. O da faizin yüzde 12 kadar olanını serbest bırakıyor.
Yani 12’ye kadar haram değil.
Üstü…
Merkez Bankası önümüzdeki ay faizi yüzde 12’ye kadar indirecek mi?
İndirirse şaşırmam.
Gerçi zincir koptu, indirse ne olur indirmese ne olur?
Çek kuyruğunu gitsin vaziyetindeyiz.
Yedek lastik olmaya çalışın iktidar ortağı bin bir gerekçe bularak durumu açıklamaya çalışıyor. Dış güçler faiz indiği için kuru yükseltmeye çalışıyormuş.
Bunu söyleyen de doçent. Ekonomi okumuş. 25 yıldır genel başkan. Dış güçler oyunu diye milleti kandırmaya çalışıyor.
Koltuğunu korumak için…
Erken seçime gitmemek için…
Cumhurbaşkanı ekonominin kurtuluş savaşı ilan etti. Ama bir dakika 2018 yılında da aynı cümlelerle ekonomik kurtuluş savaşı ilan etmişti.
O savaşı kaybetti.
Bu savaşı kazanabilir mi?
Hayır!.
Neden?
Çünkü… Savaşı kazanacağına kimse inanmıyor. İspatı: Erdoğan konuşunca dolar 11.25’ten 13 liraya dayandı.
Bunun anlamı belli. Kimse iktidara güvenmiyor.
Daha doğrusu kimse Erdoğan’a inanmıyor.
İnsanlar soruyor: Bu kaçınca ekonomik istiklal savaşı.
Erdoğan’ın beynine yarıları (birden fazla kişiler olabilir) Türk lirasının değerini düşürürsek ucuza fabrikaları, bankaları, arsaları satarız. Türkiye çok ucuz diye turist gelir dolara boğuluruz diye düşünüyorlar.
Hayalle yaşıyorlar.
Erdoğan çıkmaz sokakta. Aklının yarısı kimse onu beyninden atmadan, Türkiye düzlüğe çıkmaz.
Tek çözüm hemen seçim ama Erdoğan da Bahçeli de kabul etmiyor.
Anlaşılan o ki; ülke batana kadar, biri Saray’da öteki villasında oturmaya devam edecek.
Yalvarırım…
Bize acımıyorsanız gençlere acıyın.
Ey Erdoğan…
Ey Bahçeli …
Gençleri Avrupa’dan, dünyadan kopardınız. Bu kurla hangi genç dünyaya açılacak. Hangi genç Almanya’ya, İngiltere’ye, Fransa’ya gidecek?
Hangi genç evine bilgisayar alacak.
Türkiye’yi kapalı toplum yapmak istiyorsanız. Türkiye Afganistan olsun diyorsanız. Yeter ki biz saltanatımızı sürdürelim diyorsanız…
Allah sizi affetmez.
