Erdoğan Türkiye’yi Batı’dan koparmak istiyor!..

Bence büyük planı bu. Yoksa son dönemde aldığı kararların akılla mantıkla izahı yok. 10 büyükelçiyi istenmeyen adam ilan edeceğiz.

Söz Cumhurbaşkanı’nın ağzından çıktığına göre geri alınmaz. Yalanıp yutulmaz.

Neler olacağı belli… Onlar da bizim büyükelçilerimize aynı muameleyi yapacaklar. Onlara dayanışma adına İngiltere de, İspanya da, İtalya da, Belçika da, Yunanistan ve diğer AB ülkeleri de katılacak.

Büyük olasılıkla onlar da büyükelçilerini çekecekler.

Batı ile bağlarımız kopacak. Yaşadığımız ekonomik buhranın üzerine ağır uluslararası politik kriz eklenecek.

Avrupa Birliği zaten bir süredir ambargo koyma niyetindeydi. Merkel tutuyordu, engel oluyordu.

Artık o da yok.

Büyükelçilere güle güle dedikten sonra Türkiye’yi sevmeyen ülkelerin eli güçlenecek.

Kaçınılmaz… Ambargo gelecek.

İhracatımızın lokomotifini çeken Almanya’nın büyükelçisini sınır dışına atınca hayat eskisi gibi mi olacak?

Almanya’ya ihracatımız eskisi gibi devam mı edecek?

Almanya hiçbir şey olmamış gibi mi davranacak?

Hayır…

Eeee…

Ya ABD…

 Türkiye’ye ağır, yaptırım uygulaması bıçak sırtındaydı.  ABD Büyükelçisini istenmeyen adam ilan ettiğimiz gün yaptırımlar devreye girecek…

Bankalara dolarla işlem yapamazsınız uyarısı bile gelebilir.

Tayyip Erdoğan bu durumu bilmiyor mu?

Bilmez olur mu?

Bilmiyorsa zaten durum daha da feci demektir…

Kimisi diyor ki söyledi ama uygulamaz.  Yıllar önce ‘bu can bu bedende kaldığı sürece papazı bırakmam’ dedi, papazı özel uçakla ABD’ye yolladı. U dönüşü rahat yapan siyasetçi bugün söylediğini yarın unutur diyenler var.

Ama…

Dikkatinizi çekerim…   

Eskişehir’de ‘o büyük elçiler istenmeyen adam ilan edilecek, Dışişleri Bakanıma talimatı verdim’ demesi coşkuyla söylenmiş hamasi söz değil.

Gündemini değiştirme amaçlı olduğunu da sanmıyorum.      

Seçmeninin duygularını okşamak amaçlı söylenmiş olamaz.

Merkez Bankası’nın bilerek isteyerek döviz kurunu yükseltmesinin üzerini örtme çabası olduğu da inandırıcı değil.

Hele hele; ‘büyükelçinin gözünün yaşına bakılmadan istenmeyen adam ilan edilmesi milli onurun şaşmaz bir gereğidir’ diyen Bahçeli’nin gönlünü hoş tutma açıklaması desem yok artık daha neler dersiniz.

Bahçeli, Erdoğan’ı bu kadar mı kelepçeledi diye sorarsanız…

Çünkü bu iş papazı bırakmaya benzemez. 10 ülkenin büyükelçisini istenmeyen adam ilan etmekten söz ediyoruz.

Bu krizin daniskası demek. Bu ağır faturayı kabul etmek demek.

Başlıkta söyledim; Erdoğan’ın talimatı lamı cimi yok Batı ile ipleri koparın talimatıdır.  

Erdoğan’ın ayakta kalması için, iktidarını sürdürebilmesi için savaş çıkarması bir yöntemdi, buna imkan yok. Savaş çıkartacağı ülke yok, o da kavga çıkartıyor.

Batı ile kavga edip, ekonomik buhranın üzerini örtmeye çalışıyor.

Döviz kurunu bilerek isteyerek zıplatmasının bir nedeni de bu. (Diğer nedenini Cuma günkü yazımda ayrıntılarıyla anlattım.)  

Erdoğan ay sonu G20 zirvesine katılacak. ABD, Kanada, Almanya, Fransa başkan veya başbakanlarına ne diyecek?

Sizin büyükelçilerinizi kovdum mu diyecek?

Bundan sonra ilişkilerimizi askıya alıyorum mu diyecek?

Valla diyecek gibi gözüküyor…

Her şeyi göze aldı galiba…

Avrupa büyükelçilerin istenmeyen adam kararına tepki gösterirse belki İçişleri Bakanı Soylu’ ya direktif verir. Yine gariban Suriyelileri otobüslere doldurup Meriç nehrinin önüne atarlar(!). Tampon bölgeye yerleştirerek Avrupa’yı tehdit ederler.   

Pandemi arifesinde yaptılar çünkü.

Ellerinde mültecilerden başka koz yok.

Şimdi diyeceksiniz ki..

Hem ekonomik, hem siyasi, hem hukuk olarak ( Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarını da uygulamıyoruz.  AİHM’yi yok sayıyoruz) Türkiye’nin Avrupa’dan kopması ne işine yarar?

Seçimi istediği koşullarda, istediği gibi yapmasını sağlar!..

Batı Türkmenistan’a karışıyor mu?

Tacikistan’a…

Kazakistan’a…

Allah’a şükür bizim petrolümüz yok, bizim doğal gazımız yok. Şükredelim ya olsaydı!

Babadan oğula geçen diktatörlüktük kaçınılmazdı!

Dileğim şu: Erdoğan’ın sözü Eskişehir’de asılı kalmasın. Hayata geçsin, uygulamaya konulsun.

ABD, Almanya, Fransa, Kanada, Hollanda, Danimarka, Finlandiya, İsveç, Norveç, Yeni Zelanda  büyükelçileri ülkelerine geri göndersin de neler olacağını görelim.

Hamaset sona ersin.

 Bizler zaten battı balık yan gelir halinde yaşıyoruz!

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mehmet Tezkan Arşivi