Mehmet Tezkan
Erdoğan memnunmuş biz memnun değiliz…
Cumhurbaşkanı’na uçağına aldığı gazeteciler parlamenter rejim konusundaki düşüncelerini de sormuşlar.
Demişler ki…
Muhalefetin parlamenter demokrasiye dönüş konusundaki tavrı ortada. Zaman zaman AK Parti içinde de buna dönük bazı fikirler konuşulduğu iddia ediliyor. Bu konudaki görüşünüz nedir?
Cumhurbaşkanı’nın yanıtı:
‘Asla böyle bir şey söz konusu değil. Başkanlık sistemini getiren bir iktidar kalkıp da muhalefetin kuyruğuna takılır mı? Böyle bir şey asla olamaz. Biz başkanlık sistemini getirdik ve bu yeni sistemden de memnunuz. Başkanlık sistemiyle inşallah yolumuza devam edeceğiz.’
Erdoğan bu rejimi olağanüstü halden de yararlanarak Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ve Cumhurbaşkanı kararlarıyla kurdu.
MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin desteğiyle kendisini padişah yetkisiyle donattı.
O memnun olmayacak da kim memnun olacak?
Saraylarda bir eli yağda bir eli balda yaşam, uçak filosu, hiçbiri yerli ve milli olmayan araç konvoyu, üç bin olduğu iddia edilen farklı kıyafet giyen yakın koruma ordusu, bir dediğini iki etmeye yargı, her talebini anında sorgusuz sualsiz hayata geçiren TBMM’deki çoğunluğu ( AKP/MHP milletvekilleri) hazır ol vaziyetinde bekleyen bürokrasi, Merkez Bankası’nı yönetme yetkisi, kendi kendini atadığı Varlık Fonu Yönetim Kurulu Başkanı sıfatıyla kamu bankalarını, enerji şirketlerine, kamuya ait tüm kuruluşlara doğrudan müdahale etme yetkisi…
Daha ne olacak?
Bu kadar büyük yetkilere sahip olan bir insan tabii ki memnunum der.
Bu kadar yetki ne ABD Başkanı’nın da var…
Ne Almanya şansölyesinde var…
Ne Fransa Cumhurbaşkanı’nda var…
Ne İngiltere Kraliçe’ sinde, ne başbakanında var…
Batı’daki demokratik hiçbir ülkeyi yöneten kişi de yok. Ama bu kadar yetki Rusya Devlet Başkanı Putin’de var.
( Bir parantez açmak istiyorum. 2007 yılında Vatan gazetesinde yazıyordum. Erdoğan’ın tek bir hedefi var Putin olmak demiştim. Putinvari yönetim biçimini ülkeye yerleştirmek. İnanmayın ‘Google’ a girip yazımı bulabilir. Daha sonra Milliyet Gazetesi’nde de yazdım. Bu iddiamı üç dört defa dile getirmek fırsatı buldum. Dediğim çıktı Erdoğan 2018 yılında tek adam, tek karar verici konumuna geçerek Putin gibi oldu. Parantezi kapatıyorum)
Bu sebeple kurduğu rejimden memnun değiliz demesi mümkün değil. Memnunuz sözü bile zayıf kaldı çok memnunuz demesi gerekirdi.
Geçen gün Sayıştay raporları gazetelere yansıdı. Biz de Halk TV’de uzun uzun konuştuk.
(Yeri gelmişken bir parantez daha açayım. Halk TV’de İbrahim Kahveci ve Seda Selek ile her sabah 9’dan 11’e kadar çok keyifli program yapıyoruz. Sohbet ediyoruz, bu konuları konuşuyoruz. Bekleriz.
İkinci parantezi kapatıyorum)
Sayıştay raporları demiştik ya. Saray’ın harcamalarını gördünüz mü? Günlük harcaması yedi milyonmuş. Mutfak harcamaları bir yılda (2019’dan 2020’ya enflasyon daha azmamışken) 3 milyondan 5.4 milyona çıkmış, Sağlık harcamaları 5 milyondan 51 milyona fırlamış. (Nedeni için dünkü yazıma göz atabilirsiniz) Temizlik harcamaları, kırtasiye giderleri hepsi artmış.
Saray mutlu…
Cumhurbaşkanı’nın bir de örtülü ödenek bütçesi de var. Sorgusuz sualsiz harcadığı, denetim dışındaki para. Bu yılın ilk altı ayında 1.5 milyara yakın harcamış. 6 milyarlık bütçesi var…
Sadece bu değil ki… Cumhurbaşkanı aynı zamanda Varlık Fonu Yönetim Kurulu Başkanı da dedik ya. O fondaki kurumlar da denetlenemiyor.
Sayıştay’ın kapılarından içeri girmesi yasak. Emirle değil, MHP’nin destek verdiği yasayla.
Cumhurbaşkanı tabii ki memnun olacak.
Tabii ki beslediği müteahhitler memnun olacak…
Tabii ki iki üç yerden maaş alan bürokratları memnun olacak…
Tabii ki Saray çevresi memnun olacak…
Tabii ki işadamı elbiseli bakanları memnun olacak…
Ama ben memnun değilim diyorum.
Çünkü…
Kurdukları tek adam rejimi sayesinde işsizlik rekor üstüne rekor kırıyor. Geniş tanımlı işsiz sayısı 8 milyonu aştı.
Niye memnun olayım ki?
Kurdukları tek adam rejimi sayesinde enflasyon rekor üzerine rekor kırıyor. Enflasyon resmi rakama göre yüzde 19.25 ama gerçekte yüzde 25’e vurdu. Gıda enflasyonu yüzde 30’u aştı.
Niye memnun olayım ki?
Kurdukları tek adam rejimi sayesinde dolar rekor üstüne rekor kırıyor. Tek adam rejimine geçerken dolar 4.74’tü, şu anda 8.90. Daha iki katı olmadı demeyin uzmanlar yıl sonu için 8.50 olacak diyor. Niye memnun olayım ki?
Cumhurbaşkanı’nın böyle bir derdi yok, ama milletin var.
Saray çevresinin böyle bir derdi yok, ama milletin var.
Bakanların böyle bir derdi yok, ama milletin var.
Üç/dört yerden maaş alan bürokratlarının böyle bir derdi yok, ama milletin var.
Cumhurbaşkanı, bakanları, danışmanları geçen sabah Saray’ın bahçesinde neşe içinde basketbol oynamış. Fotoğrafları da sosyal medyada yayınlamışlar.
O saatte millet ekmeğini çıkarma derdindeydi.
Esnaf bankadan aldığı krediyi ödeme, evinin geçimini sağlama telaşındaydı.
İşsiz iş bulurum umuduyla sokaklardaydı.
Memur bu ay kiramı nasıl öderim diye kara kara düşünüyordu.
Okullar açıldı, masraf arttı, kış geliyor zamlı doğalgaz, zamlı elektrik cep yakacak.
Milleti karalar bağladı.
Cumhurbaşkanı biz memnunuz diyor.
Ben memnun değilim.
Halk adına ahkam kesmek istemem, halk adına konuşmak haddim değil ama konuştuğum onlarca kişi ‘memnun değilim’ dedi.
Bu sebeple yazının başlığını çoğul yaptım. Ben değil biz dedim.
Biz memnun değiliz…