CHP’deki Gelişmelerin Anlamı

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na yeniden aday olacağını açıklamasıyla Ekrem İmamoğlu’nun seçimden sonra yarattığı belirsizlik ortadan kalktı.

Seçim yenilgisinin ertesi günü başlattığı “değişim” söylemi ve kurduğu “değişim sitesi”yle CHP Genel Başkanlığı’na aday olduğu mesajı veren İmamoğlu, sürecin sonunda belediye başkanlığı adaylığına döndü.

CHP’ye liderlik ve cumhurbaşkanlığı iddiası yerel seçim sonrasına kaldı.

Bu zaten CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun İmamoğlu’na önerdiği modeldi.

Kılıçdaroğlu’nun önerisine uymayıp CHP Genel Başkanlığı’na aday olması halinde seçilmesinin garantisi olmadığı gibi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni AK Parti’ye teslim etmesinin siyasi faturası da çok ağır olurdu.

İmamoğlu’nun aldığı kararın sadece İstanbul Belediye Başkanlığı’yla sınırlı olmadığı açık. Bu zaten ifadelerinden de anlaşılıyor. Bu karar aynı zamanda İstanbul’u yeniden kazanması halinde cumhurbaşkanlığı adaylığını da CHP Genel Başkanlığı adaylığını da içeriyor.

“Genel Başkanlığa aday olabilirim” diyen CHP Grup Başkanı Özgür Özel’in, Sözcü’den İsmail Saymaz’a yaptığı açıklamalar ise İmamoğlu’yla bir anlaşma yaptıklarını gösteriyor. İmamoğlu’nun adaylığını açıklarken Özel’e atıf yapması da bu anlaşmaya işaret ediyordu.

Anlaşılıyor ki bu anlaşmaya göre İmamoğlu İstanbul Belediye Başkanı ve Cumhurbaşkanı, Özel de CHP Genel Başkanı olacak şekilde paylaşım modeli oluşturulmuş.

Kılıçdaroğlu’nun İmamoğlu’nun İstanbul Belediye Başkanlığı adaylığını resmileştireceğinden kuşku yok. İlk Parti Meclisi toplantısında bu karar alınacak ve Kılıçdaroğlu tarafından açıklanacaktır. Kılıçdaroğlu’nun İmamoğlu’na söylediği, “İstanbul’a daha güçlü şekilde kazan sonra genel başkanlığa aday ol” formülü hayata geçirilecek. İmamoğlu, İstanbul’u yeniden kazanırsa, Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığı ve cumhurbaşkanlığı adaylığını kendisine bırakmasını bekleyecektir.

Özel’in ise özel bir durumu var.

Özel, Kılıçdaroğlu’nu temsilen CHP’nin Meclis Grup Başkanı. Kılıçdaroğlu milletvekili olmadığı için bu göreve Özel’in seçilmesini destekledi. Özel bu görevi Kılıçdaroğlu’nu temsilen aldı.

CHP Genel Başkanlığı’na aday olmaya niyetli olduğunu açıklayan Özel henüz adaylığını açıklamadı.

“İmamoğlu’yla bir hayalimiz var” diyen Özel’in delege seçimlerini beklediği anlaşılıyor. Delege yapısının genel başkanlığa seçilmesine uygun olduğu sonucuna varırsa adaylığını o zaman açıklamayı düşündüğü görülüyor. Delege yapısını buna uygun görmezse aday da olmayabilir.

Bu durumda, İmamoğlu’yla vardığı uzlaşma hayata geçmemiş olur.

Bu duruma düşmemek için Kılıçdaroğlu’na karşı aday olursa kaybetme riski çok yüksek olur.

Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından sonra Ekim veya Kasım ayında yapılacak kurultayda yeniden genel başkanlığa aday gösterilmeyi ve yerel seçimlere kadar genel başkanlık tartışmasını bitirmeyi hedeflediği anlaşılıyor.

Kılıçdaroğlu’nun yeniden genel başkan seçilmesi halinde CHP’deki yenileşme sürecinin yerel seçimler sonrasına kalacağı açık.

İmamoğlu’nun yerel seçimlerden sonra alacağı sonuç Kılıçdaroğlu’nun kararını da etkileyecektir.

CHP’nin İstanbul ve Ankara başta olmak üzere belediye seçimlerini kazanması bir heyecan ve umut yaratacaktır.

Böyle bir tablo içinde Kılıçdaroğlu’nun de destekleyeceği şekilde CHP’nin yenilenmeyi gerçekleştirmesi daha kolay olacaktır.

Kılıçdaroğlu’nun partiyi hırpalamadan, bölüp parçalanmadan değişim ve yenilenmeyi sağlayacak ortamı hazırlaması ve birlik içinde hayata geçirmesi CHP’yi büyütecek sağlıklı yoldur.

Bunun ilk adımı Kılıçdaroğlu’nun en kısa zamanda Parti Meclisi’ni toplayıp başta İmamoğlu olmak üzere belediye başkan adaylarını açıklaması ve örgütün zaman yitirmeden yerel seçim çalışmaları için sahaya inmesidir.

CHP’nin kaybedeceği zaman yoktur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Fikret Bila Arşivi