Eskiden gazetelerin (o zaman satın alınırdı, okunurdu) yeni yılı nüshasının değişmez konusuydu…
Bu millet yılda bir kez alkol alırmış, bir kez de tıka basa yemek yiyormuş gibi ertesi gün ne yapmamız gerektiği anlatılırdı.
Bol su için, çorba için, hafif şeyler yiyin gibi öneriler sıralanırdı. 1 Ocak gününün değişmez haberiydi. İnanmayan arşive girip baksın.
Diyanet yılbaşı kutlamalarını Cuma hutbesiyle kültürel yozlaşma ilan edip; ‘Yüce dinimiz bütün kötülüklerin anası olan alkolü haram kılmıştır’ deyince iktidara yakın medya bu sene yılbaşını pas geçti…
Zaten bu pahalılıkta milletin sofralar kuracak, tıka basa yiyecek hali de yoktu! İnsanlar evine yarım kilo kıyma alırken bile kırk kere düşünüyor. Rakı, şarap, viski, votka, cin gibi alkollü içeceklerin yayına yaklaşılmıyor.
Yılbaşı için bir şişe rakı kapmak her baba yiğidin harcı değil.
Fiyatlar anormal olunca medyadaki uyarı haberleri de değişti. Artık sahte alkol zehirlenmesine karşı ne yapılmasını anlatan haberler yayınlanmaya başladı.
Görme bulanıklığı, baş ağrısı, halsizlik, bulantı, kusma, karın ağrısı gibi belirtiler olursa bunu fazla alkol almaya bağlamak doğru değilmiş.
Hemen hastaneye gidilmeliymiş. Zaman ilerledikçe bilinç kaybı, körlük gerçekleşir, sonu ölümle bitebilirmiş. Erken müdahale hayat kurtarırmış.
Eskiden bu tür uyarı haberleri yapılmazdı. Çünkü alkollü içkilerden alınan ÖTV ve KDV makul seviyedeydi. Geçen yılla birlikte iktidar hem gelirini artırmak hem de ‘yaşam tarzlarına gizli müdahale’ niyetiyle astronomik artış yaptı…
Peki alkol tüketiminin önüne geçti mi?
Hayır… Alkol satışını merdiven altına indirdi. AKP yüzünden yasal olmaktan çıktı…
Geçen gün İstanbul Valisi açıkladı. 2022 yılında (1 Ocak -26 Aralık arasında) 711 operasyonda 100,5 ton alkollü içki, 334 ton etil/metil alkol ele geçirilmiş.
Dikkat!... Sadece İstanbul’da…
Bunlar yakalananlar. Ya piyasaya sürülenler. Onlar kaç yüz ton?
Türkiye çapında düşünün. Antalya’da da sahte alkol satılıyor, Ankara’da da, Edirne’de de, Konya’da da. 81 ilde el altından satış var.
Güya iktidar aşırı zamlarla alkole erişimi azaltıp halkı günah işlemekten koruyor!
Tam tersi alkol satışını yasa dışına, kontrol dışına çıkararak mafyanın, merdiven altı üreticilerin, sahtekarların ekmeğine yağ sürüyor…
Daha doğrusu sürdü!
Yasa dışı yollardan insanlara alkol temin eden çeteler oluştu…
Bu işin daha vahim yönü de var. Sentetik uyuşturucu satışı aldı başını gitti. Arpa suyun (bira) 30 lira olunca dar gelirlerin yaşadığı bölgelerde, özellikle gençler arasında sentetik uyuşturucu alıp başını gitmiş…
Çünkü ucuz… Özellikle İstanbul uyuşturucu cenneti olmuş!...
İktidar meseleye böyle baksa, "İçen içer içemeyen içmez. Benim görevim alkolün sağlığa zararlı olduğunu anlatmak, gençleri uyarmak" diye düşünse farklı davranır.
Ama iktidar ülkeyi yönetmek yerine mutaassıp /dindar/kindar toplum yaratmaya soyununca sonucu bu oluyor.
Tezgah altı devreye giriyor…
Bu ay yeni bir zam daha gelecek. Dediklerine göre okkalıymış… Devletin yeniden değerlendirme oranı yani devletin resmi enflasyonu yüzde 122. Bazı hizmetlere ve harcamalara 122 artış yapıldı, bazılarında Cumhurbaşkanı bu oranı yüzde 61.5’a indirdi.
İstanbul Ticaret Odası dün İstanbul’daki enflasyonu açıkladı. Geçen aya göre fiyatlar yüzde 2.94 artmış. Avrupa’da bir yılda yüzde 6/7 artıyor bizde bir ayda yüzde 3 artıyor… Onlarda panik havası esiyor, biz de başarı öyküsü oluyor.
Yarın TÜİK enflasyon verilerini açıklayacak. Aylık artışın yüzde 2 civarında olacağı tahmin ediliyor.
Görürsünüz Cumhurbaşkanı, Maliye Bakanı, Çalışma Bakanı enflasyon düştü diye demeçler verecekler. Gazeteleri manşet atacak.
Düşüş başladı…
Ekonomi rayına girdi…
Milli ve yerli ekonomi modeli tuttu…
Yahu, geçen aya göre fiyatlar arttıysa bu nasıl düşüş!..
Baz etkisi nedeniyle düşüş. Kandırmaca kokan düşüş! Fiyatlar geçen yılın bu ayı kadar artmadığı için düğün bayram mı yapalım?
En son örnek… Dünden itibaren taksi ücretlerinde zamlı tarife uygulanmaya başlandı.
En yakın mesafe 28 liradan 40 liraya çıktı. Kilometre başı ücret 6.30’dan 8, 51’e çıkarıldı. Açılış ücreti de 12.65 oldu…
Hani enflasyon iniyordu.
