3 Kasım 2003 seçimlerinde AKP yüzde 34.4 oy oranıyla 550 kişilik Meclis’in 365 milletvekilliğini alarak iktidar oldu.

Bu oran yasama organında ezici çoğunluk demekti.

Bu yürütmenin dilediğini yapabilme özgürlüğü demekti.

AKP o gün bugündür iktidarda.

Bugün iktidara gelişlerinin 19 yılı.

Büyük coşkuyla kutlayacaklar mı? Genel Merkez’de, illerde, ilçelerde Türkiye’yi ayağa kaldırdık, uçurduk, çağ atlattık, refahı artırdık, gelir dağılımını tabana yaydık, adaleti, eşitliği, kardeşliği, barışı getirdik diyebilecekler mi?

Milletvekilleri, il başkanları, ilçe başkanları gururla başları dik halkın arasına girip ‘işte kurduğumuz büyük Türkiye’ diye haykırabilecekler mi?

Hayır…

Çünkü 19 yılın sonu; büyük bir yıkım.

Enkaz!..

Ama her alanda… Ekonomide, sağlıkta, eğitimde, dış politikada, devlet çarkında, ilişkilerde tam bir yıkım.

Daha da ötesi kelimelerle anlatılamayacak ölçüde kutuplaşma!..

Ama en önemlisi ülkenin paçozlaşması.

AKP’nin Türkiye’ye yaptığı büyük kötülüktür budur; Türkiye’yi paçozlaştırdı.

Nedir paçozluk?

Yazar Alev Alatlı şöyle anlatır:

‘Liyakatin ölçü olmadığı, sıradanlığın ve kalitesizliğin hüküm sürdüğü bir durumdur paçozluk…

Paçoz kendi çıkarları için her yolu mubah sayan, küstah, beş para etmez, sokak kurnazı, zevzek , müptezel, basmakalıp, palavracı, rüküş, hoyrat, içtensiz, pespaye, nekes; terbiyesiz, aşağılık, ahlaksız, kalleş…

Topluma musallat olan iblistir paçozluk.

Paçozluğun dini, ırkı, sınıfı, cinsiyeti yoktur. Her algıya, anlayışa, topluma, ülkeye yerleşebilir ve hızla yayılma gösterir.’

Soruyorum, liyakat kaldı mı?

Bırakın liyakati devletin kurumları kaldı mı?

Dindar ve kindar nesil yetiştirme adına eğitimsizliği iktidarlarının sürekliliği için olmazsa olmazı gördüler. İtaat ve biat kültürünü yerleştirerek bireyleşmenin önüne set çektiler.

Birey olmayı, özgür düşünmeyi, karşı çıkmayı, eleştirmeyi, hak aramayı cezalandırdılar.

Sonuç; diplomalı vasıfsız gençler ordusu!..

Eğitime ideolojik baktıkları için ülke çapında beş binden fazla imam hatip lisesi, 100’den fazla ilahiyat fakültesi kurdular.

İlahiyat fakülteleri ilgi görmedi mi?

Gördü… Doluluk oranları yüzde 99.9’a yükseldi. Birçok fakülte kontenjanlarını dolduramazken onlar kontenjan arttırmak zorunda kaldılar.

Neden mi?

Nedeni belliydi. Kamuda çalışmak girmek istiyorsan ilahiyattı bitirmek altın bilezikti. İster karayollarına gir, ister polis ol , ister DSİ’yi seç. Yeter ki ilahiyatı bitir!..

KPSS’ de başarılı olan gençleri sırf kendi ideolojilerine uymuyor diye, bize biat etmez diye sözlü sınavda elediler.

Gençlerin hayallerini karartılar. Bilimi, öğrenmeyi, okumayı daha doğrusu liyakati yerle bir ettiler.

Paçozluğu…

Paçoz olmayı ödüllendirdiler.

Siyasal alandan da örnek vereyim. Türk Evi’nin açılış törenine giderken onlarca araçlık konvoy yapıp New York caddelerinde düğün alayı gibi tur atmaktır paçozluk.

Kurdukları vakıflar kanalıyla kendilerine bağlı gençleri kamuya yerleştirerek kendi çıkarı için her yolu mubah sayan, sokak kurnazlığına pirim verdiler.

Paçoz olmayı teşvik ettiler.

Liyakati ölçü olmaktan çıkarmaktır paçozluk.

Yıkım budur.

Ekonomide de yıkım var. Tek adamın bilime uymayan ekonomi teorisi büyük buhrana neden oldu. Türkiye’yi Avrupa’dan da dünyadan kopardı.

Fakirleştik, avuç açar duruma düştük.

Tek adamın ruh haline göre şekillenen dış politika nedeniyle dünyada dostumuz kalmadı. Belki Azerbaycan, başka yok.

Ama düşmanımız çok. 19 yıl önce sayıları azdı, şimdi say say bitmiyor.

Ülkede ne insan hakları kaldı, ne hukuk hepsi yer ile yeksan oldu.

Demokrasiyi bile askıya aldık dersem abartmam. Hadi, yarı demokrasiye geçtik diyelim. Çünkü kuvvetler ayrılığının kesin çizgilerle ayrılmadığı ülkelerde tam demokrasi var denemez.

Ama bunların çok fazla önemi yok.

İyi bir iktidar, ortak aklın egemen olduğu bir iktidar, halkın güvendiği bir iktidar ekonomiyi düzeltir. Öteki ülkelerle ilişkileri onarır. Hukukun üstünlüğünü yeniden hayata geçirir. İnsan haklarına önem verir. Kuvvetler ayrılığını sağlar. Gelir dağılımındaki adaletsizliği önler. Kurumları yeniden inşa eder. Liyakati gözetir. Her görüşü dinleyerek her görüşe saygı göstererek kutuplaşmayı da bu topraklardan siler atar.

Zaman alır yıllara mal olur ama eninde sonunda olur.

Ama AKP’nin yerleştirdiği paçozluk kültürünü atmak zor. Çünkü bir kuşak, 19 yıl demeyelim ama son 12/13 yıldır bu kültürle yetiştiriliyor.

Ne diyor Alev Alatlı:

Paçozluk topluma musallat olan iblistir.