Mehmet Tezkan
İki siyasetçiden
çıldırma sesleri!
İktidar kuduruyor. Sivil toplum kuruluşlarının bu kadar itibar görmesine, toplumun bir anda örgütlenmesine deliriyorlar…
Doğu toplumlarında iktidarlar örgütlü toplum sevmez.
Sivil toplum kuruluşlarından nefret ederler. Onların demokrasinin olmazsa olmazı olduğunu kabul etmezler.
Hele hele diş geçiremiyorlarsa, hele hele insanlar devlet kurumları yerine onlara güveniyorsa… Onlara saygı duyuyorlarsa; çıldırırlar…
İki siyasetçiden çıldırma sesleri duyduk. Biri MHP Lideri Bahçeli idi. Öteki İçişleri Bakanı Soylu.
Bahçeli deprem bölgesine yardım taşıyan STK’lara verdi veriştirdi.
Dediği şu:
‘Devleti bir kenara itip, ahbap çavuş ilişkileriyle yardım toplanması, bu kapsamda paralel bir hat kurulması devletin inandırıcılığını bir nevi gölgelemektir.’
Vay vay vay…
Devlet kurumları inandırıcılığını yitirmesin diye sivil toplum kuruşlarını külliyen kapatalım mı?
Kapatırsak devlet kurumları itibar mı kazanır?
Yoo… O halde ne yapmak lazım?
Kolay yöntem şudur: Devlet kurumlarına saygınlık kazandırmak yerine saygın STK’ları karalarsın olur biter. Bahçeli bu yolu seçti.
Bakın ne dedi:
‘Devletin yetişemediği ne vardır da AHBAP'çılar ve babalacılar akbaba gibi kanat çırpmaktadır? Bu sahtekârların artık TV'lerde yer almaması lazımdır.’
AHBAP’a teşekkür edeceğine hakaret etti. AFAD’ın itibarını yükselteceğine AHBAP’ ı itibarsızlaştırmaya çalıştı.
İnsanlar AFAD’a nasıl güvensin ki?
Sayıştay raporuna göre muhasebe kaydı tutulmayan kuruluşmuş! Demek ki; kaç para giriyor kaç para nereye harcanıyor, alınan malzemeler ne oluyor belli değilmiş!
Bunu muhalif siyasetçiler iddia etmiyor.
Devletin resmi denetleyicisi Sayıştay raporları söylüyor.
Dönelim siyaset arenasına…
Bahçeli kızar da Soylu durur mu?
O da dün üstü kapalı tehdit mesajları yolladı. ‘Devletle eş koşmaya çalışan varsa elbette ki gereği yerine getirilecektir’ dedi.
Gerçek şu: AHBAP, AFAD’ın önüne geçti ya bunu içlerine sindiremiyorlar. Koskoca devlet örgütlenmesi karşısında sanatçı Haluk Levent’in kurduğu derneğin bu kadar ilgi görmesine, başat rol oynamasına dayanamıyorlar.
Hazmedemiyorlar…
Hazmedemedikleri için ‘devlete paralel hat kurma çabası’, ‘devlete eş koşmaya çalışmak’ gibi temelsiz suçlamalarla, çamur at izi kalır yöntemiyle iş yapamaz duruma getirmek istiyorlar.
AHBAP’ın elini kolunu bağlamak derdindeler.
AHBAP’ı yok ederlerse depremin izlerini sileceklerini düşünüyorlar…
Yanılıyorlar…
Haluk Levent 3 bin konteyner sağlamış. Koskoca NATO bin konteyner yollayacağını açıkladı, AHBAP’ın yaptığı işin büyüklüğüne bakar mısınız?
Haset etmeleri bundan…
Çünkü halk iş yapmayıp, hatta yapanların önünü kesmeye çalışan, her türlü olaydan siyasi nemalanma peşinde koşanlara; ‘Gölge etme başka ihsan istemez’ dedi.
AKP’sine, MHP’sine, bakanına, valisine, kaymakamına, üst düzey bürokratına, tümüne dedi.
Gölge etmeyin başka ihsan istemem!
Anladılar mı?
Anladılar. Anladıkları için telaşlandılar.
Yakında sandıkta da söyleyeceklerini anladılar. Bu yüzden diyorum ki; seçimi ötelemek için her yola başvurabilirler.