AKP'li Ayaydın'ın hukuki dokunulmazlığı mı var?

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, tam 8 ay önce çok net bir karar verdi.
"Bodrum Göltürkbükü’nde AKP’li Aydın Ayaydın’ın villasına ait 117,96 metrekarelik bölüm, orman sınırlarının içindedir ve cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile hukuksuz biçimde çıkarılmıştır. Bu kararname geçersizdir. Nokta."
Üstelik Danıştay, 117.96 metrekarelik o bölümün adını da doğru koydu:
İşgal.”

Bir devletin en üst yargı kurumlarından biri “burası işgal altındadır” diyorsa, gerisi sadece teknik bir işlemdir. Normal bir hukuk devletinde en fazla birkaç hafta sürer. Orman Genel Müdürlüğü de bu nedenle kararı alır almaz 30 gün içinde uygulamakla yükümlüdür.
Peki bizde ne oldu?
Hiçbir şey.
Sekiz ay boyunca yaprak kıpırdamadı.
Karar var, işgal tespiti var, sorumlular belli… Ama adım atan yok.
Sanki herkes görünmez bir duvara çarpıyor.

Bu ülkede bazı isimlerin etrafında ince bir “dokunulmazlık zırhı” örülmüş gibi.
Hukukun “işgal” dediği yer, hâlâ usul usul kullanılmaya devam ediyor.
Yıkım yok. Tahliye yok. Uygulama yok.

Vatandaşa gelince?
Bir sundurma fazlası yaptı diye kepçe anında kapıda.
Bir taş duvar ördü diye zabıta aynı gün tutanakta.
Ama yıllardır Türkiye kamuoyunun tartıştığı bir “kişiye özel düzenleme” kararının iptali bile işe yaramıyor.
O zaman bu soruları sormak hem vatandaşın hem gazetecinin görevi:

Bu ülkede bazı kişilerin özel bir dokunulmazlığı mı var?
Danıştay’ın açık hükmünü uygulamak için başka ne gerekiyor?
Hukukun “işgal” dediği bir yapıyı kim yıkacak?
Kim “orman milletindir” diyebilecek cesareti gösterecek?
Ve bu emaneti gerçekten kim koruyacak?

Çünkü mesele Ayaydın değil.
Mesele, Türkiye’nin devlet ciddiyetiyle sınandığı bir dosya olması. Yargının karar verdiği, bürokrasinin ise uygulamadığı bir tablo…
Bu ülkede kanunlar herkese eşit mi, değil mi?
Aslında yanan sadece orman değil, sessizce tükenen adalet duygusu.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Sedat Kaya Arşivi

İmamoğlu davası Türkiye için bir fırsat

03 Aralık 2025 Çarşamba 15:49

Faşizmin başkenti: Google

02 Aralık 2025 Salı 09:38

Okan Buruk: Hakemi bırak felsefeye bak

26 Kasım 2025 Çarşamba 10:39