Barak Ovası'na su getirecek kanal 10 yıldır suya hasret

Barak Ovası'na su getirecek kanal 10 yıldır suya hasret
Gaziantep Barak Ovası’nın sulanması için 10 yıl önce yapılan ve toplam 25 kilometre uzunluğundaki beş su kanalı kaderine terk edildi. Karkamış'ın Yolağzı köyü Muhtarı Menderes Sarı, “Su kanalı yaklaşık 10 yıl önce Fırat nehrinden buraya kadar geldi ve terk edildi. Şu anda kanallar hep çatlıyormuş, o çatlakların yapılması için de yeniden ihaleye vermişler. Tabi ki su olmazsa kanal çatlayacak” dedi.

Gaziantep’te; Nizip, Karkamış ve Oğuzeli ilçelerini kapsayan ve yaklaşık 2 milyon dönüm tarım alanına su taşıyarak bereket getirmesi beklenen sulama kanalları, suya hasret kaldı. Kanallara, su kaybı olduğu için su verilmediği ileri sürülüyor. Öte yandan kanallar sızıntı da yapıyor, üstü açık yapısı buharlaşmaya da neden oluyor.

53c6c309-43b1-450c-b3da-bf802776e10e-w.jpeg

'Geçen yıla oranla yüzde 50-60 ürün kaybı var'

Karkamış'ın Yolağzı köyü Muhtarı Menderes Sarı, aşırı sıcaklar ve susuzluk nedeniyle ürün kaybı yaşandığını söyledi. Sarı, şöyle konuştu:

“Önceki iki yıl yağış çok güzeldi ve ağaçlarda hiç böyle bir sıkıntı yoktu. Bu yıl yağış düşük oldu, ağaç güç yetiremiyor. Burası sıcak bölge 40-45 derece sıcak oluyor. Bazıları kendi imkanları ile kuyu açıp damlama sistemleri yapıyorlar onlara bakıyoruz böyle bir sorun yok. Ağaçlar gayet güzel. Geçen yıla oranla yüzde 50-60 ürün kaybı var. Bu yıl rekolte düşük. Yağış olmadığından, karagöz süremediğinden. Seneye de sorun, ağaçlara bakıyoruz gelecek yılın karagözü görünmüyor” 

32582a8e-c80e-488a-9ff6-45a75290ef13-w.jpeg

'Çatlakların onarımı için ihaleye çıkılmış' 

Barak yöresinin sulanması için sulama kanalının yaklaşık 10 önce yapımının tamamlandığını ve köylerine kadar geldiğini ancak bir türlü su verilmediği anlatan Sarı şöyle konuştu:

“Su kanalı yaklaşık 10 yıl önce Fırat nehrinden buraya kadar geldi ve terk edildi. Şu anda kanallar hep çatlıyormuş, o çatlakların yapılması için de yeniden ihaleye vermişler. Tabi ki su olmazsa kanal çatlayacak. Su neden gelmedi, bilmiyorum. Bu devletin sorunu ama aslında gelmesi gerekiyordu. Sekiz kilometre uzağımızda Fırat nehri akıyor, deniz gibi fakat biz bundan yararlanamıyoruz. Birlikte gezdik gördük, ağaçlarımız hep kurumaya terk edilmiş. Çevre köylerimizde kendi imkanları ile sulama yapanlar, kuyu açtırıp sulama yapanlar yüzde 50 verimi daha da artırıyor. İlçe Tarım Müdürlüğü’nde bize zaman zaman seminer veriyor ve sulanan yerle sulanmayan yerler arasındaki verim farkını söylüyorlar. Sulanan yerlerde fıstıklar hem daha kaliteli iri oluyor hem de ağaçlar kendi kendini koruyor. Biliyorsunuz ki Türkiye’de kuraklığı en büyük yaşayan yer Güneydoğu, Güneydoğu’da da en büyük kuraklığı yaşayan Barak bölgesi. Ağaçlarımız sulansa hem verim artacak hem de çiftçi arkadaşlarımız kendine gelecek. Birlikte gezdik gördük ve her taraf kurumaya terk edilmiş. Sulanan yerlerde hem verimin yüksek olduğunu, fıstığın kalitesinin daha yüksek olduğunu bizlere seminerlerde söyleyen, devletin kurumu. Kanala ne zaman su geleceğini buraya gelen herkese, Milletvekillerine soruyoruz ama akıbetini bilen yok. Belli bir açıklama yapan yok. İşte görüyorsunuz terk edilmiş kendi haline.”