Sinirinize hakim olun! Enflasyon düşecek ama zamlar sürecek

Sinirinize hakim olun! Enflasyon düşecek ama zamlar sürecek
Pazartesi günü açıklanacak enflasyonun baz etkisiyle düşüş trendine girmesi beklenirken, vatandaşlar “Belimizi büken zorunlu tüketim ürünlerinin fiyatları da inecek mi?” diye soruyor. Yanıtı DEVA Partili Ömer Rıfat Gencal verdi: “Faizi indirdik, enflasyon da indi diyecekler. Sakın kanmayın. Haziranda enflasyon yüzde 35'e inse bile 303 TL'lik market sepeti 369,5 TL'ye yükselecek."

Herkes Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) pazartesi günü açıklayacağı kasım ayı enflasyonuna odaklandı. Herkes yıllık rakamın hesaplanması 12 ay önceki aylık değişimle kıyaslanarak yapılacağı için yani baz etkisiyle enflasyonun düşüş trendine gireceği konusunda hemfikir. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası da (TCMB) son enflasyon raporunda kasım ayından sonra enflasyonun mevcut seviyesinden hızlıca düşeceğini belirterek, yıl sonu tahminini yüzde 65,2 olarak açıkladı. Bunun ilk sinyali de resmi enflasyon için gösterge niteliğinde olan İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) açıkladığı İstanbul enflasyonundan geldi. İTO’nun İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksi bir önceki aya göre 3,10 artış göstererek baz etkisiyle kasım ayında yüzde 108,77’den yüzde 105,55’e geriledi. Kasım ayı enflasyonunu merakla bekleyen vatandaşların “Peki, enflasyon düşerken belimizi büken zorunlu tüketim ürünlerinin fiyatları da inecek mi?” sorusunu finansal danışman ve DEVA Partisi Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Rıfat Gencal’a yönelttik ve şu yanıtı aldık:

‘Sakın kanmayın’

“Faizi indirdik, enflasyon da indi diyecekler. Sakın kanmayın. Önümüzdeki 8 ayda fiyatlar ayda ortalama yüzde 2.5 artsa Haziran 2023’te enflasyon yüzde 35'e iner ama Haziran 2018'de 100 TL'ye, bugün 303 TL'ye doldurduğunuz market sepeti 369.5 TL’ye yükselir.”

“İktidar 2018 yılından beri vatandaştan sabır diliyor, hayat pahalılığına çözüm bulacağını vadediyor. Aradan geçen 4 yıl altı ayda bu sabır talebi defalarca dile getirildi ama vatandaşın artık dayanacak gücü kalmadı” diyen Gencal, şu değerlendirmeleri yaptı:

  • Şimdilerde ise iktisatçıların sıkça kullandığı bir terim olan “baz etkisi” ile iktidar enflasyonun düşeceğini söylüyor. Evet enflasyon düşecek ama tanım yaparak düşenin ne olduğunu iyice anlamamız gerekiyor. Enflasyon, İngilizce’den dilimize girmiş bir kelime. Şişirmek anlamına geliyor. İktisatçılar enflasyonu fiyatların şişmesi anlamında kullanıyor. Fiyatların şişmesi için de belirli bir hava basılması gerekiyor diye düşünebilirsiniz. Fiyatları şişiren yegane hava kaynağını da “para” olarak düşünmekte fayda var. Bir ülkede toplam mal ve hizmetlerin arzındaki artış bu mal ve hizmetlere gösterilen talep artışından daha az ise fiyatların artışı söz konusu olur. Bu mal ve hizmetlerin fiyatlarındaki artış hızına da enflasyon denir.
  • Fiyatlar hızla artarken enflasyon oranı artar. Enflasyonun düşmesi demek fiyatların düşmesi demek değildir. Sadece bir önceki aynı döneme göre fiyat artış hızı yavaşlamıştır.

sepet.png

  • Gelin bunu bir grafikle açıklayalım. Tesadüf bu ya, tam da Cumhurbaşkanlığı seçiminin olduğu 2018 yılında TÜİK’in açıkladığı sepetteki mal ve hizmetlerden satın alıyor ve karşılığında 100 TL ödüyorsunuz. O dönemde TÜİK’in bu sepeti tam 100 TL ediyormuş. Haziran 2018 yılında da yıllık enflasyon yüzde 15.39’muş. 2016 yılında tutuklanan ve ABD ile aramızda kriz çıkartan Rahip Brunson nedeniyle TL’deki değer kaybı yıllık enflasyonu yüzde 25.24’lere kadar çıkartmış. Bu sırada 100 TL’ye aldığınız sepet 109.34 TL olmuş. Sonrasında yapılan enflasyonu düşürme kampanyaları, TL’nin değerlenmesi ile yıllık enflasyon yüzde 8.55’lere kadar düşmüş. Enflasyon düşmüş ama sepetin fiyatı 121.86 TL olmuş. O tarihten sonra uygulanan politikalar enflasyonu düşürmeye yetmemiş ama enflasyonun hızıyla birlikte fiyatların artış hızı da düşmüş. Şubat 2021’de Naci Ağbal’ın görevden alınması ve yerine Şahap Kavcıoğlu’nun atanması ile TCMB’nin bağımsızlığını kaybedişi, politika faizlerinin Eylül 2021’den itibaren hızlıca düşürülüşü TL’nin yeniden büyük değer kayıplarına uğramasına ve enflasyonun hızlanmasına neden olmuş. Özellikle Aralık 2021’de kurda yaşanan ciddi değer kayıpları enflasyonu yüzde 15’ler düzeyinden ilk etapta yüzde 35’lere sonrasında yüzde 50’lere ve Ekim 2022’ye geldiğimizde de yüzde 85.51’e ulaştırmış. Kısaca Haziran 2018’de 100 TL’ye aldığımız sepetin fiyatı Ekim 2022’de 303.27 olmuş.

Asıl soru şu: Alım gücünüz aynı kalacak mı?

  • Şöyle bir varsayım yapalım. Kasım 2022’den seçimlerin olacağı Haziran 2022’ye kadar aylık enflasyon hep yüzde 2.5 gelsin. O takdirde yıllık enflasyon grafikte sarı çizgi ile gösterilen bir düşüş gösterecek ve Haziran 2023’te yıllık yüzde 35’e gerileyecektir. Peki fiyatlar ne olacaktır? Daha önce olduğu gibi artışa devam edecek ve Haziran 2023’te 2018 yılında almış olduğunuz sepetin fiyatı 369.5 TL olacaktır.
  • Buradaki asıl cevaplanması gereken soru şudur: Fiyatlar bu düzeye gelmişken, sizin o dönemdeki alım gücünüz Haziran 2023’te aynı kalacak mıdır? Tabii TÜİK’in doğru enflasyonu ölçtüğüne de inanıyorsanız.