"İrfan Can Bu Sene Çok Başka"

Fenerbahçe’nin Twente’yi 5-1’lik skorla ezdiği maçtan önce 4 yıl boyunca benim hayranlığımı kazanan eski kaptanı Altay Bayındır’ın yolu açık olsun demek istiyorum.

Manchester United gibi marka bir takıma transfer olmasından dolayı kendisiyle gurur duydum.

Umarım çok iyi işler başarır. Fenerbahçe’ye çok maç kazandırdı. Daha güzel bir vedayı hak ediyordu.

Biz Türk takımları olarak veda etmeyi pek beceremiyoruz ne yazık ki.

Yerine gelen Livakovic Dünya Kupası’na damga vurmuş bir kaleci. Bir nevi devir teslim töreni gibi bir görüntü oluşması dün gecenin en güzel anlarından biriydi…

Dönelim maça…

Fenerbahçe için aslında zor başlayan bir maç oyun içinde yaşananlarla bambaşka bir yöne doğru gitti.

Son lig maçının son 20 dakikasında sol stoper olarak oynayan Ooesterwolde dün gece sol stoper olarak ilk 11’de başladı. Genç oyuncu bence kusursuza yakın bir stoper performası gösterdi, bir de gol attı. Daha ne yapsın?

Onun partneri Djiku, defansın sağında Mert Müldür, solunda Ferdi defans dörtlüsü ve önünde bence Fenerbahçe’nin ideal ortasaha üçlüsü olacak İsmail – Fred- Szymanski vardı.

İleri tarafta ise Tadic – Batshuayi – Kent ‘i izledik.

Kağıt üzerinde kadro gayet etkili görünse de ilk yarıda Kent ve Mert’in anlaşma problemleri yaşamaları ve kendi pozisyonlarının gerekliliklerini yerine getirememelirinden dolayı hücumda aksama gerçekleşti.

Ortasaha da İsmail ilk çıkış anlamında gününde değildi. Ve Fenerbahçe çıkarken yapılan top kayıpları rakibin yüreklenmesine neden oldu.

Daha maçın ilk 20 dakikasında geriye düşünce taraftarlar ne düşünmüştür bilmiyorum ama ben maçın bir şekilde döneceğinden emindim. Çünkü Fenerbahçe rakibin kalitesinden ve güçlü oyunundan dolayı değil kendi hatalarından dolayı geriye düşmüştü.

Nitekim sahalarda ender rastladığımız bir şekilde ceza sahası çizgisi üstünden kafa golü atan Ooesterwolde ve ona asisti yapan Szymanski takım hakkındaki korkuları ve şüpheleri o an dindirdiler.

İlk yarı berabere biterken istatistiklerde topla oynama dışında kafa kafaya bir görüntü vardı.

Yüzde 60 topla oynayan Fenerbahçe rakip kaleye 4’ü isabetli 7 şut atmış 0.44 gol beklentisi yaratmıştı.

Rakip ceza sahasına da 12 kez girmişti.

Buna karşılık Twente 3’ü isabetli 7 şut atmış rakip ceza alanına 6 kez girmiş ama 0.73 gol beklentisi yaratmıştı. Nitekim ilk yarıda kaleci İrfancan’ın Livakovic’e nazire yaparcasına kurtardığı iki kritik pozisyon maçın kırılma anlarından biriydi.

43. dakikada haklı bir kararla 10 kişi kalan Twente karşısında Fenerbahçe artık maçı kazanmak için sadece saldırmak zorundaydı.

İsmail Kartal ikinci yarıda takımın sağ kanadının aksadığını gördü ve ben de dahil olmak üzere bir çok kişinin tahmin etmeyeceği şekilde ikinci yarıya sağ kanadı tamamen değiştirerek başladı.

Kent’in yerine sezona çok iyi bir giriş yapan İrfancan Kahveci, Mert Müldür’ün yerine de İsmail Hoca’nın gözdelerinden Osayi Samuel girdi. Osayi Samuel kariyerinin en iyi ofansif oyunlarından birini çıkardı.

Ben bu ikiliyi çok uzun süre eleştirmiş biri olarak dün ikisinin uyumuna hayran kaldım. 45 dakikalık bir sağ kanat resitali izlettiler.

Rakibin 10 kişi kalması ve aksayan yerlerin kontrol altına alınması sayesinde ikinci yarıda tek taraflı bir oyun izledik.

İkinci yarıda twente yüzde 22 topla oynadı ve hiç Fenerbahçe ceza sahasına giremedi, hiç şut çekemedi. Kayda değer hiçbir şey izletemedi.

Fenerbahçe ise ikinci yarı performansı olarak 6’sı isabetli 14 şut, 27 kez rakip ceza alanına girme ve 2.34 gol beklentisiyle rakibini ezdi geçti. Rakip kaleye de 4 gol daha attı ve maçı 5-1 kazandı.

Burada İrfancan Kahveci’nin 2 gol atması kayda değerdi. Son lig maçı sonrası yaptığım değerlendirmede de İrfancan’ın bu sene çok başka bir performans gösterdiğini ve bu yıla damga vurabileceğini söylemiştim.

Böylece İrfancan 7 maçta 4 gol 3 asistlik bir performansla göz kamaştırıcı bir giriş yaptı.

Ancak benim gözümde maçın yıldızı en zor zamanlarda sahneye çıkan adam olma yolunda emin adımlarla ilerleyen Polonyalı Szymanski.

7 maçta 4 gol 4 asistle o da beklentilerin üzerinde bir performans gösteriyor.

Fenerbahçe artık bir futbol mucizesi olmazsa gruplara kalmayı garantiledi.

Lig maçındaki ritm problemini de İsmail Hoca’nın değişiklikleri Twente maçı özelinde çözmüş gibi göründü.

Ben takımdan umutluyum…