Mehmet Tezkan
Şimdi De Kız Kıza…
Bizim İçişleri Bakanı uçtu gidiyor. Kanatlandı!
Meral Akşener’in meydanlardan seslendiği benim de ilk günden altını çizdiğim gibi tıbbı müdahale şart!...
Bizim Kasımpaşa dilinde bu duruma sıyırdı derler. Dilerim öyle değildir. Dilerim sıyırmamıştır…
Dilerim söylediği sözler kulağı duyuyordur…
Geçenlerde muhalefet seçimi kazanırsa erkekle erkeklerin, kadınlarla kadınların evleneceğini iddia etti… ‘Ben ülkemde bunu istemiyorum’ diye bağırdı, çağırdı.
Dinleyenler salonda, bizler ekran başında ‘bu adam ne diyor diye’ birbirimize baktık. Çünkü söyledikleri tamamen uydurmaydı.
Belden aşağıya siyasetin tipik örneğiydi.
Hatırlatayım yaftalamak günah…
Tam Allah affetsin, dileriz çamur atma siyasetini inşallah bırakır diyecektik ki Soylu’ dan bir inci daha geldi…
Muhalefet iktidara gelirse LGBT topluma hakim olacak insanla hayvanların evlenmesi de gündeme gelecekmiş…
Bu sözü duyunca ekranda da söyledim yineleyeyim. Psikolog yetmez psikiyatrist lazım!..
İçişler Bakanımız uçuşa geçti dedim ya… İncilerine yenisini ekledi.
Bu defa bir krem reklamı üzerinden Kılıçdaroğlu’nu vurmaya kalktı. Bekli ki izlememiş, danışmanları bilgi vermiş. Söze elinin tersini yüzüne sürterek ‘ne diyorlar ona losyon mu diyorlar’ diye başlıyor. Danışmanı krem diye bağırıyor. ‘Haa krem’ diyor ve çarpıtmanın daniskasını yapıyor:
‘Bir krem diyor ki kız kıza yakın olmak kadar doğal diyor. Tövbe estağfurullah. Türkiye’yi getirmek istedikleri yer burası’…
İma etmeye çalıştığı iktidar değişikliğinden sonra kız kıza ilişkilerin artacağı…
Tek kelimeyle ayıp. Başka söz bulamadım.
Reklamı izledim yalan söyleyen çok politikacı gördüm ama bu kadarı da pes dedim...
İşin aslı şu: Reklamda üç kız/kadın gece sokakta yürüyor kremi ima ederek ‘kız kıza takılmak kadar normal’ diyor…
Soylu bu sözü almış evirmiş, çevirmiş, çarpıtmış diyeceğim ama onu bile yapmamış. ‘Kız kıza yakın olmak kadar doğal’ dedikleri yalanı uydurarak cinsel tercih meselesine getirmiş…
Bunu da Kılıçdaroğlu’nun iktidarıyla ilişkilendirmiş… Buna izin vermeyeceğim diye kükrüyor… Kafasından geçen gerçekmiş gibi pazarlıyor…
Sayın Soylu, Sayın Bakan…
Bizim istediğimiz Türkiye tam da reklamda anlatıldığı Türkiye…
Kadınların da gece sokakta özgürce yürüyebilecekleri Türkiye…
Kadınların erkeklerle eşit olduğu Türkiye…
Kadınların, kızların arkadaşlarıyla erkekler gibi istedikleri yere istedikleri gibi gidebildikleri Türkiye…
Soylu reklamdaki lafı değiştirerek siyaseten rant çıkarmaya, muhalefete çakmaya çalıştı ama baltayı fena halde taşa vurdu!
Neden mi?
Lafı eğip bükmeden, çarpıtmadan, farklı manalar çıkarmadan doğal akışıyla anlarsak kız kıza takılmak; kız kıza dolaşmak, gezmek, eğlenmek demek…
Muhafazakar mahallede istenen de budur. Erkekler ayrı takılır, kadınlar ayrı takılır. Kız kıza dolaşan grupların arasına genç erkeklerin girmesi, sokulması istenmez. Hoşlanılmaz…
Dedelerin, babaların, dayıların, amcaların abilerin kaşları kalkar…
Mutaassıp çevrelerde nişanlıların birlikte bir yere gitmelerine izin verilmez. Hayat kız kıza geçer. Kız kıza geçmesi istenir.
Yani kızlar mecburen kız kıza takılır…
Bakan Soylu AKP’nin toplantılarına baksın. Kadınlar bir yerde, erkekler öteki yerde. Arada bariyer var. Yani kadınlar kadınlarla, erkekler erkeklerle takılıyor.
Bundan sadece aklı başka türlü çalışan psikoloğa hatta psikiyatriste ihtiyacı başka mana çıkartır.
Dilerim yakın gelecekte isteyen kız kıza gezerek, isteyen kızlı erkekli dolaşarak, isteyen mini etekli isteyen tesettürlü isteyen istediği gibi yaşamını sürdürür…
Güvenlik güçlerinin amiri pozisyonunda olan İçişleri Bakanı parmak sallayamaz!
Sallamaya cesaret bile edemez…
Dilerim…