Artık hiçbir şeyden eskisi kadar zevk almıyorsanız dikkat! Languishing olabilirsiniz...

Artık hiçbir şeyden eskisi kadar zevk almıyorsanız dikkat! Languishing olabilirsiniz...
Kelime anlamı "çürüme" olan languishing, kişinin yaşama karşı istek ve motivasyonunu yitirmesi hâlini tanımlamak amacıyla kullanılır. Bıkkınlık hastalığı olarak da yorumlanır.

Son dönemde sıklıkla gündeme gelen "languishing" terimi, duygusal ve zihinsel bir durumu tanımlar. Bu durum, bireylerin hayatlarında amaç veya anlam bulmakta zorlandıkları, motivasyon eksikliği, enerjisizlik ve ruhsal bir duraklama hissettikleri bir süreçtir. Languishing, ağır bir depresyon durumu değildir; ancak bireyin genel mutluluğunu ve yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir.

PANDEMİ SÜRECİNDE LANGUİSHİNG ARTTI

Pandemi dönemi, sosyal bağlantıların azalması ve günlük rutinlerde yaşanan kayıplar nedeniyle languishing kavramının önem kazanmasına neden oldu. Birçok insan, bu durumu aşmak için zihinsel sağlıklarını iyileştirmek amacıyla farkındalık geliştirme ve olumlu deneyimlere yönelme çabası içine girdi.

DUYGUSAL DURUMDAN NASIL ÇIKILIR?

Languishing duygusunu aşmak için önerilen yöntemler arasında sosyal bağlantıları güçlendirmek, yeni hobiler edinmek ve günlük hayatta küçük zevkler bulmak yer alır. Bu adımlar, bireylerin daha canlı ve anlam dolu bir yaşam sürmelerine yardımcı olabilir.

images-1.jpg

LANGUİSHİNG BELİRTİLERİ

Languishing durumu, kişisel hayatınızda çeşitli belirtilerle kendini gösterebilir:

  • Boşluk hissi veya varoluşsal kriz
  • İyi hissetmemek
  • Duyguları tarif edememe (aleksitimi)
  • Gelecek hakkında umutsuz hissetme
  • Riskli davranışlarda bulunma
  • Sadece otomatik hareket etme hissi
  • Kriz geçiriyormuş gibi hissetme (varoluşsal kriz gibi)

LANGUİSHİNG VE DEPRESYON ARASINDAKİ FARKLAR

Languishing ile depresyon arasındaki farklar, semptomları ve etkileri açısından önem taşır.

LANGUİSHİNG

  • Duygusal Durum: Kayıtsızlık ve motivasyon eksikliği ile karakterizedir.
  • Semptomlar: Enerjisizlik, sıkılganlık ve sosyal bağlantılardan kopma gibi belirtiler vardır; ancak derin bir ruh hali etkisi yaratmaz.
  • Klinik Tanı: Resmi bir klinik tanı değildir.
  • Daha Hafif Etki: Genel yaşam kalitesini etkiler, ancak bireyler işlevsel kalabilir.

DEPRESYON

  • Duygusal Durum: Derin üzüntü, umutsuzluk ve intihar düşünceleri gibi daha ciddi durumlarla karakterizedir.
  • Semptomlar: Uyku bozuklukları, iştah değişiklikleri ve konsantrasyon güçlüğü gibi ciddi belirtiler gösterir.
  • Klinik Tanı: Psikiyatri veya psikoloji alanında tanı konulabilir.
  • İşlevsellik Üzerindeki Etki: Günlük yaşamı ciddi şekilde etkileyebilir, bireyler iş veya sosyal ilişkilerinde zorluk yaşayabilir.

Kaynak:Halk TV Haber Merkezi