Suriye’ye demokrasi gelir mi?

Suriye’de 2011 yılından bu yana devam eden iç savaş sonucunda Esad rejimi çöktü.

Suriye Devlet Başkanı Beşar Esat, Rusya’ya kaçtı ve Şam’da yönetimi şeriatçı terör örgütü HTŞ (Hey’etu Tahiriri’ş Şam) ele geçirdi.

ABD ve İsrail’in desteğiyle devrilen Esat yönetiminin yerini alan HTŞ’den Suriye’ye demokrasi getirmesini beklemek gerçekçi değil.

HTŞ şeriatçı bir terör örgütü.

Adı üzerinde şeriatçı bir yönetim demokratik ve laik bir rejim kurmaz.

ABD emperyalizmi, Sovyetler Birliği’ni ve Sovyetler yıkıldıktan sonra Rusya’yı güneyden kuşatmak için Ortadoğu ve Asya’da siyasal İslamcı hareketleri destekledi.

İran’da Humeyni rejimine, Afganistan’da Taliban’a destek oldu.

Afganistan’ı Taliban’a teslim ederek çekildi.

Şeriatçı bir terör örgütü olan Taliban, Afganistan’a demokrasi getirdi mi?

Elbette hayır.

Suriye’de HTŞ’yi ve PKK-YPG’yi destekledi.

HTŞ ve PKK-YPG Suriye’ye demokrasi getirir mi?

Hayır.

ABD emperyalizminin hedefi İsrail’e tehdit oluşturan devletleri bölüp yönetmektir.

Böl-yönet politikası.

Irak’ta, Libya’da uyguladığı politikayı şimdi Suriye’de uyguluyor.

Afganistan’ı, Irak’ı, Libya’yı bölüp yönettiği gibi Suriye’yi bölüp yönetimine alıyor.

Bu böl-yönet politikasının hedefinde İran ve Türkiye de var.

Şam’da yönetime getirdiği HTŞ’nin demokrasi ve laiklikle ilgisi yok.

Ülkede şeriat yönetimi kurmak istiyor.

Nitekim Suriye Devlet Başkanı muamelesi gören HTŞ Lideri Golani, Fırat’ın batısında şeriat yönetimi oluşturuyor.

Fırat’ın doğusunda ise yine ABD’nin yönetiminde PKK-YPG terör örgütü devletleşiyor.

Suriye’de Fırat’ın doğusunda da batısında da demokratik laik bir sistem beklemek boş bir hayal.

ABD’nin Ortadoğu ülkelerinde laik, demokratik sistemler kurulması gibi bir derdi yok.

Kendi çıkarları için Ortadoğu ülkelerinde demokrasi ve laiklik karşıtı siyasal İslamcı rejimlerin kurulmasına bir itirazı yok.

Yeter ki ABD çıkarlarına ve Büyük İsrail Projesi’ne destek olsunlar.

Suriye’de olup biten Büyük İsrail Projesi’ne hizmet eden gelişmelerdir.

ABD’nin Irak’ta, Libya’da, Suriye’de izlediği böl-yönet politikası Türkiye için de geçerlidir.

ABD ve İsrail’in böl-yönet politikasıyla önce Irak, sonra Suriye, İsrail için tehdit olmaktan çıkarıldı.

Sırada İran var.

Sonra Türkiye …

Türkiye’de iktidar bunu anlamış değil.

Siyasal İslam peşinde koşmaya devam ediyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Fikret Bila Arşivi

Suriye fiilen bölünme sürecinde

12 Mart 2025 Çarşamba 05:00

Alevi katliamı

10 Mart 2025 Pazartesi 05:00

Sevr’den BOP’a

07 Mart 2025 Cuma 05:00

Basın özgürlüğünün önemi

05 Mart 2025 Çarşamba 05:00

İkinci açılım sürecinin amacı

03 Mart 2025 Pazartesi 05:00

İmamoğlu yola çıktı

28 Şubat 2025 Cuma 05:00

İktidarın planı

26 Şubat 2025 Çarşamba 05:00

CHP kuşatmayı yarmalı

24 Şubat 2025 Pazartesi 05:00

İktidarın durduğu yer

21 Şubat 2025 Cuma 05:00

Muhalefet kenetlenmeli

19 Şubat 2025 Çarşamba 05:00