Mehmet Tezkan
Muhalefet ete hasret çocukları unutmamalı
Erdoğan istiyor ki, 14 Mayıs’a kadar sadece depremi konuşalım. Seçim süreci 6 Şubat depremiyle sınırlı kalsın. Hatta 6 Şubat’ı da konuşmayalım. Helallik istedim o mesele kapandı. Ölen öldü, onları geri getiremeyiz…
Peki ne konuşalım?
10 Kenti yeniden nasıl ayağa kaldırırız bunu konuşalım… Yapılacak konutları konuşalım. Kurmaya başladığımız konteynır kentleri konuşalım.
Muhalefet iki günlük, üç günlük gecikmeyi dillendirerek depremi istismar etmesin! Siyaset malzemesi yaparak devlet düşmanlığı yapmasın! Seçimi sessiz sedasız kapatalım derdinde…
Millet İttifakı tuzağa düşer mi?
23 Eylül depremini unutur mu?
Zannetmiyorum… Unutmazlar inşallah. Çünkü 23 Eylül depremi, 6 Şubat depremi kadar önemli…
Tamam… Muhalefette 6 Şubat’tı seçimin başat konusu yapmalı. Çünkü 10 ilin hayatı alt üst oldu.
Maraş, Adıyaman ve Hatay’da yaşam bitti. 10 ilde büyük acılar yaşandı. Milyonlarca insanın hayatı karardı. Çocukların geleceğe dair umutları, hayalleri yok olup gitti.
Peki bunda 20 yıllık iktidarın hiç mi kusuru yok?
Kader deyip geçmeli miyiz?
Hayır…
Ülkeyi 20 yıldır kim yönetiyorsa, bu büyük yıkımdan da o sorumludur. Maraş’ta, Adıyaman’da, Hatay’da imar affı çıkardık sorunu çözdük diye övünen sorumludur.
Hastane yıkıldı hastane. Daha ne olsun…
Muhalefet acıları deşmeyelim, şimdi zamanı değil diyerek ağır başlı politika izleyemez…
Takır takır hesap sormalı…
Bas bas bağırmalı…
Bağırmalı ki benzeri İstanbul’un, Bitlis’in, Bolu’nun, Tekirdağ’ın ve birçok ilin başına gelmesin.
Gelelim ikinci depreme…
Türkiye 2021 yılının eylül ayında büyük bir deprem daha yaşadı. Erdoğan’ın emriyle Merkez Bankası faizi indirmeye başladı. Enflasyon düşeceği yerde yüzde 19’lardan yüzde 119’lara çıktı.
Orta direk yok oldu. Yoksullar bir dilim ekmeğe muhtaç hale geldi.
Çocuklar et yüzü göremez oldu. Kıymanın kilosu 300 lira olur mu?
Yazı ile üç yüz lira…
Neden oldu?
Erdoğan’ın takıntısı yüzünden. Faiz sebep enflasyon sonuçmuş!.. Kendileri ekonomistmiş!.. Dünyaya örnek olacaklarmış!...
Deprem nedeniyle konuşulmuyor ama enflasyonun frene bastığı yok. Merkez Bankası bile gıda enflasyonu ile baş edilemediğini itiraf etti.
Muhalefet büyük felaket nedeniyle ekonomi depremini bir süredir ağzına almıyor. Ama çikolatanın tadını bilmeyen, dondurma yalamayan, midesine et girmeyen, dönerin, köftenin, pirzolanın adını unutan milyonlarca insan var…
Milyonlarca çocuk var…
Millet İttifakı bu insanları unutmamalı.
Ülkenin göçmen deposu haline getirmesini ‘depremin acıları yaşanırken gündemi saptırmak ayıp olur’ mantığıyla ikinci plana atmamalı.
6 Şubat’tan önce anketlerde bir numaralı sorun hayat pahalılığı, iki numaralı sorun mültecilerdi.
Millet İttifakı 10 kentin onarılması, konutların yapılması, travmaların atlatılması, çocukların hayata
döndürülme projesine önem vermeli ama…
Geri kalan 71 ili de unutmamalı…
Hayvancılık neden öldü? Tarım neden felç oldu? Et neden bu kadar pahalı? Eğitim neden kalitesiz?
Üniversitelerin içi neden boş, neden binadan ibaret? Yargı neden siyasete bağımlı? Sağlık sistemi neden çöktü?
Millet İttifakı bu meseleleri de gündemde tutmalı…
Erdoğan’ın çekim alanına kapılıp, onunla yarışacağız diye depreme takılıp kalmamalı.
İlk defa psikolojik üstünlük ile sayısal üstünlük muhalefete geçti…
İlk defa muhalefet aynı çatı altında bir araya geldi…
İlk defa muhalefet partileri ortak dil kullanmaya başladı…
İlk defa insanlar bu sefer olacak demeye başladı…
İlk defa yeni bir dönem başlayacak diye insanların gözleri ışıldıyor.
2002 yılından beri yapılan tüm seçimlerin lokomotifi, Erdoğan’dı. Gündemi o belirlerdi. 2019 yerel seçimlerinde ipin ucunu kaçırdı.
2023’ün ilk baharında nereden yakalayacağını bilemiyor…
Meralara temel attırarak oy toplamayı hedefliyor.
Düşünsenize Hizbullah destekçisi Hüda Par’dan bile medet umar hale geldiler…