Muhalefet Bloğu Sesini Çıkarmadı: Sopalı Demokrasi Dönemi!..

Dünkü yazımda muhalefet için yüzde 48 başarısızlık dedim. Kendimce nedenlerini sıraladım. Erdoğan’ın kazandığı 2014, 2018 seçimlerini örnek gösterdim.

Dokuz yıl önce muhalefet ne yapacağını bilmediği seçimde de (Ekmeleddin beyi aday göstererek) aynı oyu aldı, dağınık girdiği birbirine rakip olduğu seçimde de (2018) aynı oyu aldı, birleşerek çizgi filmdeki gibi Voltran oluşturduklarını iddia ettikleri bu seçimde aynı oyu aldı…

Yüzde 48’e yüzde 52 hiç değişmiyor!

Ben de neden diye sordum?

Dediler ki gördüğümüz en adaletsiz seçimdi.

Sordum 1983 seçimleri dahil mi dedim…

Evet dediler…

(Küçük bir hatırlatma. Cuntanın partisi ve adayı olan orgeneral Sunalp (MDP) Askeri cunta askeri cuntanın başbakanı yardımcısı Özal (ANAP) ile askeri cuntanın Başbakan’ı olan Ulusu’nun – ki kendileri darbeye kadar deniz kuvvetleri komutanıydı- müsteşarı olan Calp’in (HP) seçime katılmasına izni verildi. 1980 öncesi etkin olan merkez sol, merkez sağ, ülkücü, İslamcı, sosyalist akımların devamı saydıkları partiler saf dışı bırakıldı. Binlerce siyasetçi seçime sokulmadı. Cunta MDP iktidar olsun, ANAP ve HP’ de demokrasi görüntüsü sağlansın adına Meclis’te otursunlar istiyordu.)

Bu hatırlatmayı yaptıktan sonra bundan da mı adaletsiz diyorsun dedim; evet dediler…

Ve eklediler ‘en azından sahtecilik yoktu, en azından belden aşağı vurma yoktu, en azından ahlaksız ithamlar yoktu, en azından yalan yoktu, dolan yoktu.’

Haklılar…

Askeri cunta bile hileyle hurdayla, seçmeni aldatarak, korkutarak, terör geri döner bahanesi yaparak bekamız söz konusu diyerek bugünkü kadar korkutmadı…

Tercihini söyledi ama bel altı vuruşlara yeltenmedi. TV’yi muhaliflere kapatmadı. Sunalp, Calp, Özal devletin tek kanalına (TRT) çıkıp tartıştılar.

Askeri cunta izin verdi.

Aradan kırk yıl geçti… Dile kolay 40 yıl…

O seçim bile bugünkünden daha adil koşullarda geçti diyorsak fazla söze gerek var mı?

Ama bu ağır koşulları bildiğim halde muhalefeti eleştiriyorum.

Niye mi?

Muhalefet partileri: Millet İttifakı, Emek ve Özgürlük İttifakı, Ata İttifakı bu seçimin bu koşullarda geçeceğini bilmiyor muydu?

Adaletsizliğin tavan yapacağını tahmin etmediler mi?

İktidarın ekonomide, adalette, eğitimde söyleyecek sözü kalmadığı için seçim kampanyasını karalama kampanyası üzerine kuracağını bilmiyorlar mıydı?

Erdoğan’ın amacının seçimi ilk turda kazanmak değil rakibini kazandırmamak olduğunu Meclis çoğunluğunu almak için hesap kitap yaptığını görmediler mi?

Yarışı ikinci tura yıkmaya çalıştığını anlamadılar mı?

Ben gördüm kaç kez yazdım kez defa ekranlarda söyledim. Sadece ben değil onlarca yazar arkadaş da dikkat çekti.

Muhalefet cephesi dikkate almadı… Önemsemedi…

Kara propaganda tutmaz zannetti; tuttu…

Yalanlar, düzmece videolar, iftiralar dikkate alınmaz zannetti; alındı…

Geçen yıl seçim yasası değiştirilerek bu seçimin adaletsiz olmasının yasal zemini hazırlandı.

Adaletsizlik meşrulaştırıldı!...

Muhalefet bloğu sesini çıkarmadı. Veya küçük harflerle çıkardı. Duyulmadı, hissedilmedi.

Gördüğüm şu: Muhalefet toplumdan aldığı müthiş enerjiyi kullanamadı. Kapalı kapılar ardında itişip kakışarak toprağa gömdü…

Bedeli: sadece beş yıl daha tek adam rejimi değil…

Bedeli: sopalı demokrasi olacak…

O ne diyeceksiniz?

Yarın yazarım; otoriter demokrasinin bir sonraki aşaması..

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mehmet Tezkan Arşivi