Mansur Yavaş doğru yapıyor

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, cumhurbaşkanlığı adaylığıyla ilgili tartışmalara nokta koydu.

Doğru da yaptı.

CHP’nin Tüzük Kurultayı’ndan bu yana gündeme getirilen iddiaları yalanlayan Yavaş, adaylıkla ilgili tartışmaların iktidarın işine yaradığını vurgulayarak partisinde bu tartışmayı sürdürenleri de uyarmış oldu.

Bir süredir Mansur Yavaş ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu arasında cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda rekabet yaşandığı, Yavaş’ın adaylıkta kararlı olduğu, partisi aday göstermezse istifa edip İYİ Parti’den veya bağımsız olarak cumhurbaşkanı adayı olacağı söylenip yazılıyordu.

Yavaş, meslektaşlarımızın sorusu üzerine, bu haberlerin bilgiye dayanmadığını, CHP’yi karıştırmak veya gündeme gelmek isteyenlerin çıkardığı söylentiler olduğunu vurguladıktan sonra şöyle devam etti:

“İstifa etmeye hiç niyetim yok. Böyle bir şey nereden çıkıyor? Şimdiye kadar bunu aklınıza getirecek bir şey duydunuz mu benden? İl başkanımız burada. Her yerde beraberiz. Olmayan bir şeyi ispat etmek zorunda bıraktırıyorlar bizi. Bu çok saçma bir şey.”

Yavaş cumhurbaşkanlığı adaylığıyla ilgili olarak da şu değerlendirmeyi yaptı:

“Sayın İmamoğlu veya benim ağzımdan hiçbir şey çıkmadığı halde, 'kulis bilgisi' adı altında hem hükümeti eleştirip hem de hükümete hizmet edecek gereksiz tartışmalar yaptırıyorlar, gündemi unutturuyorlar. Şu anda ülkenin tek bir gündemi var; emeklilerin durumu, yaklaşan kış şartları, gıdaya erişimdeki zorluk, bir yandan üreticilerin ürettiğini satamaması, diğer yandan dar gelirlilerin alışveriş yapamaması. Ama bazı şahısların kişisel kariyerleri ya da kendilerini gündeme getirmek için bu şekildeki beyanlarını anlamak mümkün değil. Biz her zaman söyledik, partimiz aday gösterirse aday oluruz. Gündemde bunun haricinde konuşacak başka bir şey yok. Türkçe konuşuyoruz ve açık konuşuyoruz. Onun haricinde söylenen sözlerin hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur.''

Yavaş’ın aldığı bu net tutum CHP’de adaylık tartışması konusunu gündeme tutmaya çalışanları boşa çıkarmış oldu.

Yavaş’ın, İmamoğlu hakkındaki “ahmak davası”yla ilgili sözleri de önemliydi.

Yavaş bir hukukçu olduğunu anımsatarak bu davanın hiç açılmaması gerektiğini, hukuki değil siyasi bir dava olduğunu, beraat kararı beklediğini söyledikten sonra İmamoğlu’na yasak getirilmesi konusunda da şu önemli bilgiyi verdi:

“Biz 11 büyükşehir belediye başkanı kendi aramızda konuşuyoruz. İktidar böyle devam ederse hep birlikte belediye başkanlığını bırakmayı da konuştuk.”

İmamoğlu’na yasak getirilmesi halinde CHP’li büyükşehir belediye başkanlarının görevlerini toplu olarak bırakmaları önemli bir eylem biçimi.

CHP yönetimi böyle bir karar verirse siyaseti önemli ölçüde etkileyecek ve iktidarı sıkıştıracak sonuçlar doğurabilir.

Yavaş, belediye başkanları olarak belediye hizmetlerine odaklanmalarının doğru olduğunu ve bu anlayışla çalışacağını da sözlerine ekledi.

Yavaş’ın verdiği bir diğer önemli bilgi de devlet okullarının temizliğine yardımcı olmak için harekete geçtikleri bilgisiydi.

Ankara’da bine yakın okul olduğunu, bu okulların temizliği için hijyen malzemesi göndereceklerini duyurduklarını söyledi.

Yavaş, bu duyurudan sonra 600’ü aşkın okulun başvuruda bulunduğu ve bu okullara hijyen malzemesi gönderecekleri bilgisini de paylaştı.

Devlet okullarında sınıfların, koridorların, tuvaletlerin pis olduğu, temizlik görevlisi bulunmadığı ve okul idarelerinin velilerden temizlik yapmalarını istedikleri biliniyor.

Yavaş’ın bu sorunun çözümünde belediye olarak harekete geçmesi, Milli Eğitim Bakanlığı’nın yapması gerekeni belediye olarak üstlenmesi örnek bir kamu hizmeti anlayışıdır.

Yavaş’ın bu hizmeti diğer belediyelere de önek olmalıdır.

CHP’nin; adaylık, İmamoğlu-Yavaş çekişmesi gibi tartışmaları sonlandırıp yönettiği belediyeleri halka hizmete daha çok yönlendirmesi önümüzdeki cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerini kazanma olasılığını daha da artıracaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Fikret Bila Arşivi