Olcay Aydilek
Türk İş Başkanı'nın Eleştiri Oklarını Çeken Açıklaması
Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 2024'te geçerli olacak en düşük ücret düzeyini belirlemek üzere ikinci toplantısını yaptı. İşçi heyetine TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar’ın başkanlık yaptığı toplantıda, ücret konuşulmadı.
Ağar’ın, toplantının ardından yaptığı açıklama tartışma yarattı. Eleştirilere hedef oldu.
Ağar, TÜRK-İŞ'in yeni asgari ücrete ilişkin beklentisiyle ilgili soruya, ilginç bir yanıt verdi.
Ağar, "Şimdi biz talep eden kişiyiz. Biz para veren kişi değiliz. Para isteyen kişiyiz. Para verenler rakam söyleyecek ki biz onu göre değerlendirme yapacağız. TÜRK-İŞ olarak bir rakam söylediğimiz zaman o rakamın altına inme şansımız yok” diye konuştu.
İşçi kesimini temsil eden Ağar’ın sözlerini, lütfen ağır ağır okuyalım… “Biz para talep eden kişiyiz. Para isteyen kişiyiz.”
İşçi, el açmıyor... Emeğinin, dünyamızı inşa eden en yüksek değerin karşılığını almak istiyor. Bölüşümün adil ve hakça olmasını bekliyor.
Bundan daha doğal bir talep var mı?
KIRMIZI ÇİZGİ
Ağar, TÜRK-İŞ’in asgari ücrette “kırmızı çizgisi”nin sorulması üzerine de "Efendim, kırmızı çizgi diye bir şey yok. Kırmızı çizgi lafı boş laf. Biz rakam söylemeyiz" diye konuştu.
Gerçekten, asgari ücrette “kırmızı çizgi” yok mu? Hiç kuşkunuz olmasın var. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın resmi sitesinde yer alan bir çalışmada, asgari ücrette “kırmızı çizgi” net olarak ortaya konuluyor.
Çalışmanın adı, “40 Soruda İş Kanununda Ücret El Kitabı”… Kitapta, “Asgari ücret nedir?” sorusu şöyle yanıtlanıyor:
“İşçilere normal bir çalışma günü karşılığı ödenen ve işçinin gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım ve kültür gibi zorunlu ihtiyaçlarını günün fiyatları üzerinden asgari düzeyde karşılamaya yetecek ücrete asgari ücret denilmektedir.”
Altı temel “zorunlu” gereksinim… Bunlardan biri de kültür… Tiyatro, sinema, konser, kitap…
Evet, işçi, bir otomat ya da robot değildir. İnsanın, kendisini gerçekleştirebilmesi için sanata da edebiyata da geniş anlamda kültürel etkinliklere zorunlu olarak gereksinimi vardır.
Karnını doyurmakta zorlanan asgari ücretli için kültür nasıl da lüks görünüyor, değil mi?
Bugün, asgari ücret net 11 bin 402 TL’dir. Asgari ücrete, yüzde 50 zam yapılsa bile tutar 17 bin 100 TL düzeyine ulaşacak.
Gerçekçi olalım… Ağır ekonomik kriz ve yüksek enflasyon ortamında 17 bin TL’yi aşacak bir asgari ücret; gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım ve kültür gibi zorunlu gereksinimleri karşılayabilir mi?
TÜRK-İŞ heyetinde yer alan, karayollarında taşeron işçi olarak çalışan Durmuş Öztürk’e kulak verelim.
“Bir yerlerden çocuğuma 10 lira verebilmek için borç aldım. 26 yıllık evliyim, ilk aldığım evlilik yüzüğü ile ilk aldığım küpeyi vererek 'Bunu bozduralım, evimize bir şeyler alalım' ve ben eşimin ziynet eşyasını bozdurup çocuğumun boğazından bir şeyler geçirdim.”
İşte insan…