Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nden Can Atalay Kararı: Juristokratik

Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Anayasa Mahkemesi’nin ikinci ihlal kararının hukuki değeri olmadığına, kararın uyulmamasına karar verdi.

Sabah'tan İlker Turak'ın haberine göre Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Şerafettin Can Atalay hakkında Anayasa Mahkemesince verilen ikinci ihlal kararının hukuki değeri olmadığını, bu bağlamda Anayasa'nın 153/6. Maddesi kapsamında uygulanabilecek bir kararın var olmadığını belirterek Anayasa Mahkemesi'nin kararına uyulmamasına karar verdi.

'JÜRİSTOKRATİK KARAR'

Daire, söz konusu kararın juristokratik (Jüristokrakrasi, yargıçlar yönetimi. Demokrasinin aksine, yargıçların oligarşik bir yönetim oluşturmasını tanımlar ve eleştirel bir anlam taşır) bir davranış olduğunu bildirdi.

NORMAL BİR KARAR DEĞİL!

Can Atalay'ın avukatı Akçay Taşçı Halk Tv'ye yaptığı açıklamada kararın hukuki değeri olmadığı gibi bir tespiti Yargıtay'ın yapamayacağını söyledi.

Taşçı "Anayasa tarafından güvence altına alınmış bireysel başvuru hakkı yapmışız. Bu başvuruya karşılık AYM bir karar verdi. AYM'nin kararları kesindir ve tüm kurumları bağlar.
Bu kararın yerine getirilmesi gerekirdi, ancak bu mesele artık bir hukuki tartışmanın önüne geçti. Hukuki değerinin olmadığı yönünde bir tespiti benim açıkcası normal bir karar olarak değerlendirmem mümkün değil.

AYM ikinci başvurumuzda halk ihlalini tespit ederken 3 başlık sıralamıştı. Bu ihlali tespit etti ikinci kez. Yeniden yargılama kararı verilmesi gerektiğini tespit etmişti.
AYM'nin verdiği kararın uygulanmaması nedeniyle Anayasa'nın 153. maddesinin ihlal edildiğini tespit etti. Buna rağmen ikinci kez Can Atalay hakkındaki hüküm uygulanmadı" dedi.

"BU HÜKÜMET, ÜLKEMİZİ BİR MUZ CUMHURİYETİNE ÇEVİRDİ"

Söz konusu kararın ardından sosyal medya hesabından açıklamada bulunan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Bu işbilmez hükümet, ülkemizi hukukun işlemediği, anayasanın tanınmadığı bir muz cumhuriyetine çevirdi. Yargıtay'ın kararına karşı anayasayı savunmayı ısrarla sürdüreceğiz. Yarın toplanacak Parti Meclisimizde konuyu özel gündem olarak ele alacak ve bundan sonraki mücadele hattımızı belirleyeceğiz." ifadeleri ile karara tepki gösterdi.

TUZ KOKTU

Eski İstanbul Baro Başkanı Mehmet Duraokoğlu ise kararı "Türkiye'de tuzun koktuğunu gösteren bir karar. Hukuk çok derin bir yara aldı, hiç görmediğim anlamda bir ihlalle karşı karşıyayız. Buradan Türkiye'nin çok kısa bir sürede çıkması gerektiğini düşünüyorum" şeklinde yorumladı.

'ASIL KENDİSİ JURİSTOKRATİK'

Avukat Hüseyin Ersöz "Ağır ceza mahkemesi boşanma kararı verebilir mi? Yapılan işlemler bunlar. Yetkisi olmayan Yargıtay, görevi olmayan bir işe el attı, üstelik bir de ahmak kesiyor. Hukuksuz kararlar bunlar. Hukuki anlamda irdenelecek bir tarafı yok. Sorun artık siyasal. Anayasa'nın 153. maddesi son derece açık. Hukuksuzluğa cesaret edilebiliyor. Asıl kendisi juristokratik bir davranış gösterirken AYM'nin üzerine atarak bunu söylüyor" diye konuştu.