Halk TV programcısı gazeteci Ayşenur Arslan, Halil Falyalı'nın öldürülmesinin ardından yaptığı yayında Kıbrıs'ta kurulan silahlı direniş gücü Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) için kullandığı sözler çarptırılarak bir çok siyasetçi tarafından hedef gösterildi. Tepkiler aslında sosyal medya üzerinden Halk TV ve Ayşenur Arslan'a yönelik süren organize kampanyanın da son halkasıydı.

Halk TV'ye ve Arslan'a tepkiler kadar destekler de vardı. Halk TV ekranlarında yayınlanan Gökmen Karadağ ile Açıkça programında linç kampanyası öncesinde ve sonrasında yaşananlar masaya yatırıldı. Programa bağlanan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) eski başbakan yardımcısı ve Rauf Denktaş'ın oğlu Serdar Denktaş konuyla ilgili düşüncelerini aktardı.

"Bizim evimizde Halk TV ve Ayşenur Hanım'ın programları sürekli izlenir" diyen Denktaş, Arslan'ın kötü bir niyetle böyle bir şey söyleyeceğini düşünmediğini ifade etti.

Denktaş sözlerini şöyle sürdürdü;

"Çünkü biliyorum ki ülkeyi seven Atatürkçü bir hanım. Bir dil sürçmesi olabilir. Canlı yayındır bu. Kastetmek istediğinden farklı bir şey söylemiş olabilir. Konu buraya gelmişken bir de mecburen geçmişe döndük.

Türk Mukavemet Teşkilatı'nın tarihçesinden kısaca söz eden Denktaş, "Bir mukavemet örgütüdür. Adadan Türklüğün silinmemesi için, adanın Yunanistan'a bağlanmaması için kurulmuştur. Bu mücadelesini taa 1974 yılına kadar sürdürmüştür" ifadelerini kullandı.

Denktaş sözlerini şöyle sürdürdü, "1974'ten sonra yani Mutlu Barış Harekatı'ndan sonra, Türk Mukavemet Teşkilatı yer altından çıkıp kendisini legalize etmiş yani görevini misyonunu tamamlamış dernekleşmiş, o günkü ruhu genç nesillere aktarmak için kendi çapında uğraş veren bir örgüt"

Falyalı ile TMT arasında hiç bir ilişki yoktur

"Ayşenur Hanım'ın burada yaptığı tek bir hatalı söylem var TMT ile Halil Falyalı'yı ilişkilendirmesi" diyen Denktaş sözlerini şöyle sürdürdü; "Halil Falyalı 50'li yaşlarındadır. O doğduğunda teşkilat kendisini legal duruma getirmiş durumdaydı. Hiç bir ilişkisi yoktur Halil Falyalı ile Türk Mukavemet Teşkilatı'nın. Dedesi ve babası Türk Mukavemet Teşkilatı'nın üyesiydi"

Ergenekon TMT ve Denktaş ile ilişkilendirildi!

Ergenekon sürecini de hatırlatan Denktaş, "Ergenekon, TMT ve Denktaş ile ilişkilendirildi. Çok garip bir dönemdi. Türkiye'de iktidarı yıkmak için kurulan bir örgüt ama bu Kıbrıs'la ilişkilendirildi. Hiç bir alakası yoktu. O dönem rahmetli babam normal zamanda yaptığı ziyaretleri sıklaştırarak Türkiye'ye daha sık gidip gelmeye başladı. Bir gün kendisine gittim. Dedim baba ne yapıyorsun bunlar Ergenekon falan birilerini tutukluyorlar. Bizimle bir ilgisi yok biliyorum ama aniden bir sorgulamaya bile katsalar seni bu gidişlerinden rezalet çıkar. İnsanımız Türkiye'ye karşı bir tepki içine girer. O da 'oğlum bu saçmalığın artık bitmesi lazım, sık gidip geliyor belki beni sorguya çekerlerde bu saçmalığa bir son verilir' demişti. Nitekim aradan yıllar geçti, tutuklananlar serbest bırakıldı. Yeni nesil Ergenekon'u bilmez ama biz o günleri yaşayan insanlarız. Bunları anımsattı bize Ayşenur Hanım. Bu anlamda teşekkür ediyorum ben kendisine. Bu konuların tekrar gündeme gelmesini sağladı. Tek yanlış Halil Falyalı'yla TMT'i ilişkilendirmek" ifadelerini kullandı.

Denktaş'ın sözlerinden sonra araya giren gazeteci Barış Pehlivan Ayşenur Arslan için şunları söyledi, "Kimsenin adını dahi anmadığı o dönemlerde o kumpasa uğrayan zulme uğrayan askerleri, Rauf Denktaş'ı Halk TV ekranlarında savunan bir gazeteci büyüğümüzdü. Bunu hatırlatmak gerekiyor."

Yaşananların sosyal medya üzerinden başlatılan bir algı yönetimi olduğunu ifade eden Denktaş son sözlerinde şunları dile getirdi,
"Yıllardan beri programlarını izlediğim Ayşenur Hanım'ın kesinlikle bir art niyetle söz söylediğini düşünmüyorum. Asla böyle bir şeye inanmam mümkün değil.

İzleyicilerinize bir hatırlatma yapmak isterim. Yaşadığımız yüzyıldan söz ve fikir hürriyeti açısından sosyal medya inanılmaz bir kazanım ama aynı zamanda korkunç bir silah. Troller vasıtasıyla algı yönetiminin çok iyi işletildiği bir mecra. Onun için herkes çok dikkatli olsun. Sosyal medyada her okuduğuna bir ünlem işareti koyarak bir daha düşünsün. Eğer bir şey söyleniyorsa ve buna karşı mantıklı bir açıklama yapılıyorsa ama o ilk söylenen başka başka kişiler tarafından gündemden düşürülmüyorsa bilin ki altında bir algı yönetimi vardır. Çok fazla aldanmayın.

Tekrar söyleyeyim, Halk TV'ye ben teşekkür ediyorum. Yıllardan beri Türkiye'de ne oluyor ne bitiyor diye gerçekleri duyabildiğimiz bir kanal. Ayşenur Hanım da aynı şekilde her zaman Atatürkçü çizgisiyle bizleri umutlandırdı gelecek için. Bu akşamda bana bu fırsatı verdiğiniz için teşekkür ederim."