MEB Müsteşarı Tekin’den, TEOG Sürecine İlişkin Açıklama!

MEB Müsteşarı Tekin’den, TEOG Sürecine İlişkin Açıklama!
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Müsteşarı Yusuf Tekin, TEOG sınavına ilişkin açıklama yaptı.Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Müsteşarı Yusuf Tekin, Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) sistemi kapsamında, din kültürü...

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Müsteşarı Yusuf Tekin, TEOG sınavına ilişkin açıklama yaptı.

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Müsteşarı Yusuf Tekin, Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) sistemi kapsamında, din kültürü ve ahlak bilgisi dersinden muaf bazı öğrencilerin puanının “0″ almış gibi hesaplandığı iddialarına ilişkin, “Bu konuda bize ulaşan yazılı bir başvuru yok ancak medyada yer alan haberlerden hareketle Bilgi İşlem Başkanlığımızı arayan veliler var. MEB Ölçme Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğümüz derhal araştırma başlattı” dedi.

Tekin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş sistemi kapsamında öğrencilerin yerleştirmeye esas puanlarının bugün ilan edildiğini anımsatarak, puanların, tüm öğrencilere ve velilere hayırlı olması temennisinde bulundu.

Öğrencilerin tercih döneminin 6 Temmuz’da başlayacağını dile getiren Tekin, bu dönemde Türkiye genelinde 2 binin üzerinde tercih danışmanlığı komisyonu oluşturduklarını, öğrencilerin bu komisyonlarda tercih süreciyle ilgili her türlü sorularına yanıt bulabileceklerini söyledi.

Öğrencilere “art niyetli açıklamalara itibar etmeyin” uyarısı

Tercih sürecinde bazı hususların altını çizmek istediğini ifade eden Tekin, “Öğrencilerimiz, bakanlıktan yapılan açıklamalar dışındaki açıklamalara itibar etmesinler. Öğrenciler, ‘takvim sarktı, kayıtlar iptal edildi, sorular iptal edildi’ gibi çok sayıda yanlış ve art niyetli açıklamalarla bugünlerde muhatap olabilirler. Lütfen bunlara itibar etmesinler” açıklamasını yaptı.

-Yargı kararlarının gecikmesi bizi sıkıntıya sokuyor

Müsteşar Tekin, kamuoyunun dikkat etmesi gereken hususlardan bir tanesinin de sınav sonuçlarıyla ilgili yargı kararları olduğuna işaret ederek, “Yargı kararlarının gecikmesi, bizi ciddi şekilde sıkıntıya sokuyor. Bütün sistem alt üst oluyor” dedi.

Takvimde gecikmelerin olmaması için geçen yıl ivedi yargılama ile ilgili bir kanun çıktığını ve yargılama sürecinin belli bir süreyle sınırlandırıldığını anımsatan Tekin, şöyle devam etti:

“Yerleştirmeye esas puanlar, bizden kaynaklanmayan ama yargının kararını geç vermesinden kaynaklanan sebeplerle birkaç günlük gecikmeyle açıklandı. Bu gecikme takvimi aksatacak bir gecikme değil ama kılavuzda belirttiğimiz tarihten birkaç gün sonra sonuçları ilan etmek zorunda kaldık. Bunun temel sebebi, yargı kararının gecikmesidir. Başka da bir sebebi yoktur. Sadece bir soruyu yargı iptal etti. Bu soruda da biz haklı olduğumuzu düşünmemize rağmen, sorumuzun doğru olduğundan emin olmamıza rağmen öğrencilerimizin, öğretmenlerimizin, velilerimizin daha fazla mağdur olmaması için, itiraz ettiğimizde 15 günlük temyiz süresi sebebiyle mağduriyet yaşanmaması için temyiz başvurusunda da bulunmuyoruz.”

Din kültürü ve ahlak bilgisi dersinden muafiyet iddiaları

Müsteşar Tekin, bugün bazı öğrencilerle ilgili, “din kültürü ve ahlak bilgisi dersinden muaf olduğu halde puanlarının “0″ almış gibi hesaplandığı” yönündeki iddiaların anımsatılması üzerine şunları kaydetti:

“Bu konuda bize ulaşan yazılı bir başvuru yok, ancak medyada yer alan haberlerden hareketle Bilgi İşlem Başkanlığımızı arayan veliler var. MEB Ölçme Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğümüz derhal araştırma başlattı. Araştırma neticesinde bu konuda, kimseyi mağdur etmeyiz. Herhangi bir mağduriyet yaşanmadan gereken neyse yaparız. Ama şu anda velilerimiz, öğrencilerimiz, bu konudaki yanlış bilgilendirmelere, yanlış yorumlara itibar etmesinler.

Bilindiği gibi derslerden muaf olmak, yazılı bir talebe bağlı olarak gerçekleştirilen bir idari işlem. Yazılı talebi olan öğrencilerimizin başvuruları kabul edildiği anda e-okul verilerine muaf olduğu bilgisi çıkar ve öğrenci muaf olur. Yazılı talebi olmayan bir öğrencinin hem de dini inançlarının açıklanması gibi oldukça hassas bir konuda kendiliğinden muaf kabul edilmesi hem hukuken mümkün değil ve hem de bir temel hak ihlali. Dolayısıyla ancak muafiyet talebi kabul edilen öğrencilerimizle ilgili muafiyet işlemleri yapabiliriz. Eğer bu anlamda talebi değerlendirilmemiş öğrencilerimiz varsa bu hata düzeltilir ama bunun dışında bir işlem yapılması mümkün değil.”