İlaç yokluğu hastaları eczane eczane gezdiriyor

İlaç krizinde soruna çözüm bulunamıyor. İstanbul Eczacı Odası Başkanı Pınar Özcan, Resmi Gazete'de dün yayımlanarak yürürlüğe giren, 'Beşeri Tıbbi Ürünlerin Fiyatlandırılmasına Dair Kararda Değişiklik Yapılması Hakkında Cumhurbaşkanı Kararı' ile ilgili konuştu.
İlaç fiyatlarına yapılan güncellemenin olumlu etkisi olacağını ancak üreticileri ve firmaları ne kadar tatmin edeceğinin zamanla görüleceğini söyledi. DHA'ya konuşan Özcan, "İlaca erişimde bir kısım rahatlama olacaktır ama, sorunu temelden çözmek lazım" dedi.
Ağrı kesici, ateş düşürücü şuruplar, kulak damlaları, diyabet ilaçları, soğuk algınlığında kullanılan ilaçlarda sıkıntılar yaşandığına dikkat çeken Özcan, nöbetçi eczanelerde yoğunluk yaşandığının altını çizdi: “Nöbetçi eczanelerimizde sıra oluyor. Yani yoğunluk oluyordu çünkü, bu ilaçlar bulunamadığı için, bir nöbetçi eczanede bulamayan hasta diğerine tek tek geziyor. Kuyruk, yoğunluk oluşturuyor. Hatta telefonlarla aranıyoruz nöbetlerde. İstanbul'un pek çok noktasındaki, belki tüm nöbetçi eczaneleri sırayla arayıp ilaç soruyor hastalar. Bunun temel sebebi, nöbetçi eczanenin az olması değil. Tamamen ilaç yokluklarıyla alakalı.”

'Ne olacağını öngöremiyoruz'

Özcan, ilaç yokluklarının nedenini şu sözlerle anlattı: “İlaç yoklukları çok ciddi boyutlara ulaşmıştı, biliyorsunuz. Bunun sebebi de ilaç, üretici ya da ithal eden firmaların maliyet gerekçesiyle, ithal etmemesi ya da üretmemesi, üretememesi nedeniyle oluyor. Ciddi anlamda da bu yoklukları, biz de vatandaşla birlikte yaşıyorduk. Belli bir oranda ilaç fiyatlarını güncelledi. Bunun tam da bu üretici ve ilaç firmalarını ne kadar tatmin edeceği konusunu hep birlikte yaşayarak göreceğiz. Onlar maliyetleri karşılandığı sürece, ilaçları göndereceklerdir. Yani muslukların ne kadar açılacağını aslında önümüzdeki günlerde göreceğiz. Çünkü hâlâ dövize bağımlılıkla alakalı, hesapla yürüyor bu işler. Yarın öbür gün iki ay sonra, bir ay sonra ne olacağını hiçbirimiz öngöremeyiz.”

Gamze Taşcıer: İlaç bulamayan hastaların tedavileri yarıda kaldı ve hayati riskleri doğdu