Basın Özgürlüğü Günü'nde MHP'nin hedef gösterdiği gazeteciler hatırlatıldı
Türkiye'de "Basın Özgürlüğü için Mücadele Günü" olarak anılan 24 Temmuz, 1908 yılında İkinci Meşrutiyet'in ilan edildiği ve İstanbul gazetelerinin sansür memurlarını içeri almaya karşı direndiği tarihe atıfta bulunarak basın özgürlüğünü savunmak amacıyla kutlanıyor. Bu yılki anma mesajlarında, MHP'nin Sinan Ateş cinayeti davasında 63 gazeteciyi hedef göstermesi gündeme taşındı.
MHP, Sinan Ateş cinayeti davasına "suçtan zarar gören" olarak müdahil olma talebinde bulunmuş ve başvuru dilekçesinde 154 kişinin ismini vererek mahkemeye çağrılmalarını istemişti. Gazeteci Barış Terkoğlu'nun köşesinde yer alan bilgilere göre listede 63 gazetecinin ismi bulunuyor.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 23 Temmuz'da yaptığı açıklamada, "Dosya elimizde, günü geldiğinde eyleme de geçilecektir" diyerek dikkatleri bu listeye çekti.
Bahçeli'nin açıklamaları, basın meslek kuruluşlarının 24 Temmuz'daki açıklamalarında yoğun bir şekilde yankı buldu. Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) tarafından yapılan açıklamalarda, gazetecilerin hedef gösterilmesine dikkat çekildi.
"CEZASIZLIK SALDIRI ÇITASINI YUKARI TAŞIYOR"
TGS, yayımladığı açıklamada, "Gazetecilere yönelik saldırıların cezasız bırakılması, saldırı çıtasını her geçen gün bir basamak yukarı taşıyor. Tehditler ve hedef göstermeler endişe verici boyutlara ulaşıyor. Halkın haber alma hakkı ve kamu yararı için çalışan gazetecilerin 116 yıllık mücadelesi bugün de sürüyor. Bugünün sansür memurlarını ancak dayanışma ile medyadan gönderebileceğimizi unutmayalım” ifadelerini kullandı.
"CİNAYETLERİ İŞLEYENLER GAZETECİLER DEĞİL"
TGC ise, "Bugüne kadar gazetecileri tehdit ederek, hedef göstererek, yaralayarak ve öldürerek kimse bir yere varamamıştır. Gerçekler saklanamamıştır. Cinayetleri işleyenler gazeteciler değildir. Meslektaşlarımızın başına gelecek her türlü olumsuzlukta hedef gösterenleri, olaylarda adı geçenleri sorumlu tutacağımızı kamuoyunun bilgisine sunarız. İktidara ve muhalefete basın ve düşünceyi ifade özgürlüğünün korunması için sağduyu çağrısında bulunuyoruz” diyerek sert bir tepki gösterdi.
