Barış Boyun örgütünün çocuk üyeleri konuştu: Para için girdik çıkmak isteyince tehdit edildik

Barış Boyun örgütünün çocuk üyeleri konuştu: Para için girdik çıkmak isteyince tehdit edildik
Barış Boyun’un liderliğini yaptığı silahlı suç örgütünün çocuk üyelerine ilişkin hazırlanan iddianamede, çocukların ifadeleri ortaya çıktı. Çocuklar, örgüte çoğunlukla yoksulluk nedeniyle katıldıklarını, ayrılmak istediklerinde ise tehdit edildiklerini anlattı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Çocuk Suçları Soruşturma Bürosu, liderliğini İtalya’da tutuklu bulunan Barış Boyun’un yaptığı silahlı suç örgütünün çocuk üyelerine yönelik yürüttüğü soruşturmayı tamamladı. Hazırlanan iddianamede, 32 ayrı suç eylemine katıldıkları belirlenen 23’ü tutuklu toplam 40 suça sürüklenen çocuk hakkında, 1 yıl 8 aydan 75,5 yıla kadar hapis cezası talep edildi.

Hürriyet Gazetesi'nden Elif Altın'ın haberine göre, iddianamede çocuklara, suç örgütüne neden katıldıkları soruldu. Etkin pişmanlıktan faydalanan çocukların ifadeleri dosyaya ayrıntılı şekilde girdi. Çocukların büyük bölümü örgüte maddi imkansızlıklar nedeniyle girdiğini, ayrılmak istediklerinde ise tehdit edildiklerini anlattı.

İfadelerde en dikkat çeken anlatımlardan biri Z.A.’ya ait oldu. Z.A., mahallesinden bir arkadaşının kendisini daha önce tanımadığı kişilere götürdüğünü ve Tuzla’da bir benzin istasyonuna silahlı saldırı düzenlemesi karşılığında 50 bin lira teklif edildiğini söyledi. Babasının hasta olduğunu ve paraya ihtiyaç duyduklarını belirten çocuk, bu nedenle teklifi kabul ettiğini ifade etti.

"ANNEM VE KIZ KARDEŞİME BAKMAK ZORUNDAYIM"

Bir diğer çocuk E.K. ise, D.G.B. isimli şahsın kendisini sürekli örgüt işlerinin içine çekmeye çalıştığını belirterek, bu kişinin örgüt liderleriyle bağlantı kurabildiğini ve infaz kararı aldırabildiğini düşündüğünü söyledi. Annesi ve kız kardeşine bakmak zorunda olduğunu dile getiren E.K., "Onların başına bir şey gelmemesi için şahısların dediklerini yapmak zorunda kalıyordum. Özellikle evimin konumuna gelerek ve evimin fotoğrafını çekerek örgüt yöneticileri şahıslara atarak beni örgütün yöneticileri tarafından hedef haline getiriyordu" dedi.

N.A.M. isimli çocuk ise, T.K. adlı kişinin kendisini arayarak bazı iş yerlerini kurşunlamasını istediğini, para ve sokakta kalmama vaadiyle ikna edilmeye çalışıldığını dile getirdi. Kabul etmeyince ölüm tehdidi aldığını, çok sayıda kardeşi olduğu için korkudan suçu işlemek zorunda kaldığını ifade etti.

"6 ŞUBAT DEPREMLERİNDE EVİMİZ ZARAR GÖRÜNCE ÇALIŞMAYA GELDİM"

Deprem sonrası İstanbul’a gelen M.Y. ise, 6 Şubat depremlerinde Gaziantep’teki evlerinin hasar gördüğünü, ailesinin zor durumda kaldığını ve iş bulmak için İstanbul’a geldiğini söyledi. M.E., "17 yaşımdayım. 6 Şubat depremlerinde Gaziantep’te bulunan evim hasar görünce maddi olarak zor duruma düştük. Çalışmak için, iş bulma umuduyla İstanbul’a geldim. M.E. ile iletişim kurdum. M.E., kavgalı olduğu kişilerin olduğunu, bunların yanına gideceğini söyleyerek benim de gelmemi istedi. Bu sırada M.E.’nin silahını gördüm, korktum ve itiraz edemedim. Çelik yelek giyip motora bindik ancak polisler tarafından yakalandık" dedi.

İddianamede yer alan ifadelerden bir diğeri de M.E.A.’ya ait. 16 yaşındaki çocuk, Van’da yaşadığını, akrabaları aracılığıyla Instagram üzerinden örgütle bağlantı kurulduğunu ve kanser hastası annesinin tedavi masraflarını karşılayabilmek için örgüte katıldığını söyledi. Yakalandığında kimseye zarar veremediği için mutlu olduğunu ve pişmanlık duyduğunu belirtti.

Savcılık tarafından hazırlanan iddianamede çocuklar hakkında, suç örgütüne üye olmak, kasten öldürmeye teşebbüs, nitelikli yağma, silahla tehdit, mala zarar verme, yasa dışı silah bulundurma, delil karartma, resmi belgede sahtecilik ve genel güvenliği tehlikeye sokma gibi çok sayıda suçtan ağır hapis cezaları talep edildi.

Kaynak:Halk TV Haber Merkezi