Bakan Kacır: Türkiye beyin göçü alıyor
TBMM Genel Kurulu, Başkanvekili Pervin Buldan yönetiminde Milli Savunma Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın 2026 yılı bütçelerini görüşmek üzere toplandı. Bakanların sunumlarının ardından soru-cevap bölümüne geçildi. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, milletvekillerinin sorularına yanıt verirken savunma sanayiindeki motor projeleri, yerli üretim kabiliyetleri ve beyin göçü konularına ilişkin açıklamalarda bulundu.
“YURT DIŞINDAN TEDARİKTE ZORLANDIĞIMIZ TÜM MOTORLARI YERLİLEŞTİRİYORUZ”
Kacır, özellikle savunma sanayinde güç ve motor sistemlerinin gündeme geldiğini belirterek kara araçlarından insansız hava araçlarına, füze sistemlerinden deniz platformlarına kadar birçok alanda yerli motor geliştirme çalışmalarının başarıyla sürdüğünü söyledi.
Kacır’ın verdiği bilgilere göre, Vuran ve Kirpi araçlarında kullanılan Tuna motoru envantere girdi yeni nesil paletli araçlar için Utku, Altay tankı için Batu motorunun geliştirme ve test süreçleri tamamlandı. Bayraktar TB3’te PD–200, Anka ve Aksungur’da PD–170, Kargı İHA’da PG–50 motorları kullanılmaya başlandı; Gökbey helikopteri için TS–1400 motorunun sertifikasyon testleri devam ediyor, Atmaca, SOM ve Çakır füzeleri için geliştirilen jet motorları KTJ–3200, KTJ–1750 ve KTJ–3700 artık yerli olarak üretiliyor, ANKA–3 için TF–6000, Kızılelma için TF–10.000 ve Kaan savaş uçağı için TF–35.000 motor çalışmalarının sürdüğü aktarıldı.
CHP'li Tanrıkulu'ndan 'Beyin göçü' yorumu: Umut verecek bir Türkiye’ye ihtiyacımız var
Beyin göçü başladı! Fransız üniversitesi Amerikalı yeteneklere "bilimsel sığınma" imkanı sunuyor
Kacır, “Kaan savaş uçağının ana motorunu da Türkiye kendi imkânlarıyla üretecek” dedi.
“TÜRKİYE ARTIK TERSİNE BEYİN GÖÇÜNÜ KONUŞUYOR”
Beyin göçü eleştirilerine de yanıt veren Kacır, konunun yalnızca Türkiye’nin değil birçok ülkenin gündeminde olduğunu söyledi. ASELSAN üzerinden verdiği örnekte, bu yıl kuruluştan yurt dışına giden 50 mühendise karşılık, yurt dışından geri dönen 125 mühendisin ASELSAN’da göreve başladığını belirtti.
Kacır konuşmasının devamında şu başlıklara değindi:
"Son 23 yılda ülkemizdeki bilimsel yayınların sayısını yıllık 9 binden 52 binin üzerine çıkardık. Bazı milletvekillerimiz "Bilimsel yayın sayısı artıyor ama bilimsel yayınlarımızın niteliği yükseliyor mu? Yükselmiyor" dediler. Halbuki gerçek öyle değil. Son 5 yılda Türkiye, OECD üye ve gözlemci ülkeler arasında yayınların aldığı toplam atıf sayısına göre sıralamasını en çok artıran ülke oldu. Türkiye’den araştırmacıların yer aldığı uluslararası işbirlikli yayınların etki değeri 2024 yılında 1,60 değerine ulaştı. Dünya ortalamasının ve G20 ortalaması olan 1,29 değerinin çok üzerinde bir performans ortaya koyduk.
TERÖRSÜZ TÜRKİYE YATIRIMLARI ARTTIRACAK
Özellikle bölgeler arası gelişmişlik farkları ile ilgili çokça milletvekilimiz kanaatlerini paylaştılar. Şunu ifade etmek istiyorum: Az önce bazı sayın milletvekillerimiz de ifade etti; özellikle huzur ikliminin oluşması doğuda, Güneydoğu Anadolu bölgelerimizde yatırımların hızlanmasına vesile olacak. Biz de bunu mümkün kılacak adımları atıyoruz. Bakın, GAP Bölgesi’nde 2004 yılında 1 milyon 299 bin istihdam varken 2024’te istihdamı tam iki misline, 2 milyon 600 bine çıkarmışız. GAP Bölgesi’nin ihracatı 2002’de 689 milyon dolarken 2024’te 12 milyar doları aşmış.
MARDİN'E KORE USULÜ TESİS
Bir sayın milletvekilimiz, Mardin’e atıfla "Mardin buğdayın anavatanı ama makarna fabrikaları Batı illerinde kuruluyor" dedi. Gerçek böyle değil. Mardin’de 3’ü son 10 yılda kurulmuş 4 makarna fabrikası halihazırda üretim gerçekleştiriyor. 2012’den bu yana sadece Mardin’de makarna üretimi için 3,7 milyar liralık yatırımın önünü açtık. Şimdi yerel kalkınma hamlesi programıyla, küresel düzeyde 100 milyar dolara erişen noodle (Asya eriştesi) pazarından pay almak üzere Mardin’de noodle üretim tesisleri kuruyoruz.
Mesleki eğitimi çok önemsiyoruz. Özellikle organize sanayi bölgelerinde kurulan 81 meslek lisesi ve 26 meslek yüksekokulunda toplam 84 bin öğrencimiz eğitimlerini sürdürmekte. Burada saha ile eğitim arasındaki etkileşim çok güçlü. Bu modeli daha da iyi noktaya getirmek için, önümüzdeki dönemde ücretsiz eğitim sunacak Sanayi ve Teknoloji Kolejlerini Türkiye’nin dört bir yanında yaygınlaştıracağız. İnşallah birkaç ay içerisinde 10 Sanayi ve Teknoloji Kolejinin de temellerini atacağız.
Yine teşvik kapama belgeleri ile ilgili bir milletvekilimiz, bu kapama işlemlerinin yavaş ilerlediğini ve yatırımcıların beklenti içinde olduğunu ifade ettiler. Özellikle pandemi ve yaşadığımız deprem felaketleri gibi mücbir sebep halleri nedeniyle yatırım sürelerinde sarkmalar yaşayan yatırımcılarımız, tamamlama vizesi taleplerini son dönemde yoğunlaştırmış oldular. 2020–2024 döneminde ortalama yıllık kapama sayımız, teşvik belgesi tamamlama sayımız 3 bin 250 iken bu yıl henüz yılı tamamlamadık. Şimdiden 8 bin 671 teşvik belgesinin kapama işlemini yaptık. Ben gerçekten bu konuda büyük bir hassasiyetle çalışan çalışma arkadaşlarımın tümüne huzurlarınızda teşekkür etmek istiyorum.
"GÜNEYDOĞU'DA 21 YENİ ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ KURDUK"
GAP’taki sulama projeleri ile ilgili de bir istatistik paylaşayım: Bakın, 2002’de GAP Bölgesi’nde sulamaya açılmış toplam alan 198 bin hektar iken şimdi bu 675 bin hektara ulaştı. Yine Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde 2002’den bu yana 21 yeni organize sanayi bölgesi kurduk. OSB’lerimizin sayısını 31’e ulaştırdık. Üretimdeki parsellerde OSB’lerimizde 421 bin kişi çalışıyor ve tam kapasiteye eriştiğimizde GAP Bölgesi’ndeki OSB’lerimizde inşallah istihdamı 520 bine çıkaracağız. Bugüne kadar GAP Bölgesi’ndeki OSB’lere 18 milyar liraya yakın kaynak sağladık.
Yine tekstil sektörü ile ilgili yaptıklarımızı ve yapacaklarımızı konuşmamda genişçe anlatmıştım. Biz hiçbir sektörü asla gözden çıkarmış değiliz. Bilakis emek yoğun sektörlerimiz- halihazırda 1 milyondan fazla emekçi kardeşimizin istihdam edildiği hazır giyim, tekstil gibi sektörlerimiz - Türkiye için çok kıymetlidir. Bu sektörlerde ortalama istihdam maliyetleri bizden daha düşük olan ülkelerin emek maliyetlerinde bazı avantajlar oluşmuş olsa da Türk tekstil sanayi, onlarca yıl boyunca elde ettiği birikim, kabiliyet ve inovasyon çalışmaları sayesinde gücünü Allah’ın izniyle gelecekte artırarak yoluna devam edecek. Biz de tekstilcilerimizin yanında olacağız istihdamı koruma programıyla, yurt içinde taşıma programıyla, taşınma programıyla ve AR-GE, tasarım ve marka çalışmalarını hızlandırarak bu sektörümüzün gücüne güç katmayı sürdüreceğiz."
Kaynak:ANKA