Çiftçiler, 15 Haziran'da iktidara seslenecek: Haciz olacağız diye uyku uyuyamıyoruz

BDDK'ya göre Ağustos 2020’de çiftçinin özel ve kamu bankalarına 128 milyar TL olan borcu, Ocak 2021’de 142 milyar TL’ye çıktı. Haciz korkusuyla uyku uyuyamadıklarını belirten çiftçiler, 15 Haziran’da Tarım ve Orman Bakanlığı önüne iktidara seslenecek.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) verilerine göre, Ağustos 2020’de çiftçinin özel ve kamu bankalarına 128 milyar TL olan borcu, Ocak 2021’de 142 milyar TL’ye çıktı.   

Yüksek girdi maliyetleri ile hükümetin düşük ve zamanında ödemediği destekler, çiftçinin belini büküyor. Zor durumda kalan çiftçi de aldığı krediyi ödeyemiyor.

Çiftçinin, Tarım Kredi Kooperatifi borçlarına 15 Nisan 2021’de yürürlüğe giren yasa ile belli koşullara bağlı olarak yapılandırma olanağı getirildi. Tarım Kredi Kooperatifleri'ne, toplamda 9,3 milyar lira borçlu olan üreticilerin, üç yıl içinde geri ödemeli yapılandırmaya; yüzde 30 peşinat ödeme koşulu ile başvurabilmesi sağlandı. Ancak, faiz oranları yüzde 12-18 olarak belirlendi.

Çiftçinin banka borcu 16 ayda 13 milyar arttı

Yasa, çiftçinin Ziraat Bankası’na olan borçlarını kapsam dışında tuttu. BDDK’nın son verileri ise çiftçinin Ziraat Bankası gibi kamu bankaları ile özel bankalara olan borcunun arttığını gösterdi. Buna göre, Ağustos 2020’de çiftçinin özel ve kamu bankalarına 128 milyar TL olan borcu, Ocak 2021’de 142 milyar TL’ye çıktı.

Çiftçiler, kısa bir süre sonra yine borç ve haciz kıskacına gireceklerinden endişeli. Türkiye'nin birçok bölgesinde kuraklıkla boğuşan üreticiler borçlarının ilk taksitini 30 Ekim 2021 tarihinde yatıracak.

15 Haziran'da çiftçiler eylemde 

Yüksek girdi maliyetleri ve kuraklıktan olumsuz etkilenen ve borcunu nasıl ödeyeceğini düşünen çiftçi, 15 Haziran’da, Ankara’da, Tarım ve Orman Bakanlığı önünden hükümete seslenmeye hazırlanıyor. Çiftçiler, borçlarının faizlerinin silinmesini, ana paranın beş yıl vadelendirilmesini istiyor.

Tarım Kredi Kooperatifi mağduru Amasya Kızılcaköylü çiftçi Ömer Sarı, birçok kez Ankara’ya gelerek seslerini yetkililere duyurmaya çalışan üreticilerden sadece birisi. Yapılandırma beklentilerinin karşılık bulmadığını ve maliyetler altında ezilen çiftçinin bu şartlarda yapılandırma yapamayacağını söyleyen Ömer Sarı, ANKA Haber Ajansı’na şunları söyledi:

'Yüzde 30 peşin ödeyecek olsak yapılandırma istemezdik' 

“Yaklaşık 7-8 aydır Tarım Kredi yüksek girdi maliyetleri ve Ziraat Bankası için hükümetimizden, devletimizden yapılandırma yapılması için mücadele verdik. Yüzde 30‘u peşin ödemek şartıyla, faizinde hiçbir indirim olmadan, çiftçinin belinde bir kambur olarak bir yapılandırma oldu. Bizim yüzde 30’u peşin ödeyecek paramız olsa biz yapılandırmayı zaten istemezdik. Biz, yüzde 30’u verdikten sonra Tarım Kredi Kooperatifi yüzde 30’u kendisi yapılandırıyordu zaten. Biz, Tarım Kredi’nin ve Ziraat Bankası’nın borçlarının faizi silinip ana paranın beş eşit parçaya bölünmesi gibi bir yapılandırma istedik.

'Tarım Bakanı, yüzünüzün akıyla istifa edin' 

Sayın devlet büyüklerim sayın Tarım Bakanım yani televizyona çıkıp da ‘çiftçiler büyüdü’ diye söylemleriniz var. Tarım büyüdü de biz niye bilmiyoruz, biz niye görmüyoruz?  Şu domatese gübre alamıyoruz gücümüz yetmiyor. Tarım Bakanı size art niyetli bir sözümüz yok. Siz bu işi beceremiyorsunuz. Yüzünüzün akıyla istifa edin.

'Haciz olacağız diye uyuyamıyoruz' 

Ziraat Odaları çiftçi girdi maliyetlerinden ezildi sesiniz çıkmadı. Çiftçinin ürünü tarlada kaldı sesiniz çıkmadı. Çiftçi kuraklıktan mahvoldu sesiniz çıkmadı. Holdingler mi büyüdü? Bizim gibi çiftçiler niye büyümedi? Biz alırken de kaybediyoruz, satarken de kaybediyoruz. Bizim maliyetlerimizi düşürün. Masraflarımızı, mazotumuzu düşürün. Bizim malımız tarlada kalmasın satılsın. Biz buradan dilenmiyoruz, bağış da istemiyoruz. Haciz olacağız diye, uyku uyuyamıyoruz. Bakın şu an yaptığınız yapılandırmanın yüzde 30’unu göze alıp da yapılandırma yapamıyoruz. Çünkü yapılandırma yapsak ödeyemeyeceğiz. Biz Haziran’ın 15’inde tekrar gelip Tarım Bakanlığı’nın önünde oturma eylemi yapacağız.”

Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Baki Remzi Suiçmez ise çiftçiyi kalkındırmak, düşük girdi maliyetleri sağlamak için kurulan Tarım Kredi Kooperatifleri’nin bugün, ortaklarına yüksek maliyetlerle ürün satan, gerektiğinde ortaklarını hacze veren, zincir marketlerle piyasayı düzenleyip kar elde etmeye çalışan iştiralarıyla birlikte karı çiftçisine dağıtmayan bir kuruluş haline geldiğini belirtti.

'Tarım kredi, çiftçiyi koruma peşinde değil' 

Üç taksit ve yüzde 30 peşinat ile yüzde 12-18’leri bulan faiz oranlarıyla çiftçinin borçlarını ödemesinin mümkün olmadığını ifade eden Suiçmez şöyle devam etti:

“Çiftçinin önünü görememesi çiftçinin tarlasından çekilmesi. Yasalara aykırı bir şekilde üretim araçlarına ileride el konulması sonucunu doğurabilecektir. Biz bunu eksik buluyoruz. Borç yapılandırılmasından yararlanacak çiftçinin kuraklıktan da kaynaklı gelir verim kaybı nedeniyle yeterli para kazanamayacağını düşünerek açıklanan taban fiyatlarının revize edilerek yükseltilmesini çiftçi istiyor.

Tarım Kredi güncel faizle parayı döndürerek kendi borçlarının kendine geri dönmesinin peşinde çiftçiyi koruma peşinde değil. 5 milyar lira borç yapılandırma kapsamındayken 1 milyar liralık borç ve 21 bin çiftçimiz bundan yararlanır hale geldi. Dolayısıyla bu taksitlendirme yüzde 35 peşinat gibi takibe düşen borçları kapsamaz hale getirildi.”

'Köylünün nefes almasını hükümet kabul etmedi' 

CHP İzmir Milletvekili Bedri Serter ise vergi aflarıyla ilgili yapılandırmayı içeren yasaya, birçok özel ve tüzel kişinin borçları alınırken çiftçi borçlarının kabul edilmediğini söyledi. Serter, şunları söyledi:

“Meclis’ten vergi aflarıyla ilgili hükümetin yapılandırma diye adlandırdığı bir yasayı geçirdik. Bu yasa içerisinde birçok vergi borcu, kamu borcu olan özel ve tüzel kişilerin borçlarının yapılandırmaya sokulmasına rağmen tarımla uğraşan toprağa gönül vermiş köylülerin hiçbirine nefes olacak hiçbir pozisyonu hükümet kabul etmedi.”

ANKA