Uşşaki lideri duruşmada ağladı, olayı FETÖ-CIA-FBI'a bağladı

Uşşaki lideri duruşmada ağladı, olayı FETÖ-CIA-FBI'a bağladı
Fatih Nurullah takma adlı Uşşaki Tarikatı lideri Eyyüp Fatih Şağban, Sakarya’nın Akyazı ilçesine bağlı Kuzuluk mahallesindeki dergahında 12 yaşındaki bir kız çocuğunu istismar ettiği gerekçesiyle tutuklanmıştı. Bugün davanın ilk duruşması görülüyor.

Fatih Nurullah takma adını kullanan Uşşaki Tarikatı lideri Eyyüp Fatih Şağban, Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşmasında hakim karşısına çıktı. Independent Türkçe’den Can Bursalı’nın duruşma notlarına göre; Şağban, savunmasına başlamadan önce avukatı Bülent Önder, duruşmayı takip eden baro temsilcileri, STK temsilcileri ve basın mensuplarının duruşma salonundan çıkarılmasını istedi. Talebin oy birliği ile reddedilmesi üzerine Şağban'ın savunması başladı.

"Kumpas" dedi, Menemen İsyanı'na benzetti

Şağban, olayı “Menemen İsyanı”na benzetti ve bütün cemaatlerin hedef alındığını savundu. Savunmasında aylık gelirinin 8 - 10 bin lira arasında olduğunu belirten Şağban, kendisiyle ilgili kumpas kurulduğunu ve iftira atıldığını iddia ederek şunları söyledi:

"Bu iftira ve kumpas operasyonunun içinde olduğum için necip Türk milletinden ve 40 yıldır içinde bulunduğum tasavvuf camiasından özür dilerim"

Konuyu FETÖ, CIA, FBI'a bağladı

Amerikan Temsilciler Meclisi'nde İslami cemaatlerin bitirilmesi kararının alındığını ve bu kararın Donald Trump tarafından onaylandığını, Joe Biden'ın da söylemlerinde yer verdiğini söyleyen Şağban, FETÖ'nün uyuyan hücrelerinin, CIA'a ve FBI'ya bağlı sivil toplum örgütlerinin devreye girerek bu olay nedeniyle basında ve sosyal medyada boy gösterdiğini iddia etti.

Dava önce de tecavüz davası varmış

Şağban, kendisinin tutuklanmasıyla ağır yara aldıklarını ifade ederken, hakkında 17 -25 Aralık öncesinde de tecavüz iddiasının olduğunu ancak 17-25 Aralık'tan sonra bu iddianın takipsizlik kararıyla sonuçlandığını belirtti.

Aile dergahta konaklamış

Şağban, mağdur çocuk Y.A.'nın babası F.A.'yla Sakarya'daki dergahın tesisat işleri için anlaştıklarını, bu anlaşma neticesinde F.A.'nın eşi, çocuklarıyla ve anne babasıyla birlikte dergahta konakladıklarını söyledi. Şağban'ın iddiasına göre, mağdur çocuğun annesi ve kayınvalidesi arasından çekişme yaşandı ve mağdur çocuğun annesi E.A.'nın kayınvalidesi ve kayınbabasını göndererek tarikatın merkezine yerleşmek istediğini söyledi.

"'Olmaz yaşı ufak' dedim"

Mağdur çocuğun annesinin kendisine kızıyla evlenmesinin teklif edildiğini ileri süren Şağban, "Bu dediğimin gerçekliğini, keşifte de anlayacağınız gibi o nezih ortamda kalmak, nüfuzumuzdan faydalanmak için, zenginleşmek için şantaj ve iftira ile kötü niyetle kızını bize teklif ederek 'Bunu sana verelim' demiştir. Bu kıza da sorulabilir. 'Olmaz yaşı ufak' desem de ısrarları sürmüş, kendinden menkul rüyalarla 'Çorum'daki bacılar ve ben, genç biriyle nikah yaptığımı gördük' demiştir" dedi.

Ağlayan Şağban: "Türk yargısı kumpasa alet edildi" dedi

"Aslında bu olaylar yaşandığında, bu insanları uzaklaştırmam gerekirdi. Bir taraftan uzun süreli sokağa çıkma yasakları bir taraftan da devam eden iş akitleri, beni güzel bir şekilde ayrılma yoluna itti. Öyle de oldu. Ramazan Bayramı'ndan sonra iş bitiminde güzelce ayrıldık. Sonra çocuksuz başka bir aile getirerek hizmete devam ettik. Yeni aile gelince geri dönme umudunu kaybettiler, bize bu tezgahı düzenlediler" ifadeleriyle savunmasındaki iddiaları dile getirdi.

Şağban, ortaya çıkan ses kayıtlarıyla ilgili ise şunları söyledi:

“Telefona indirdikleri kayıt programıyla kanunsuz bir yola gidip, içeriklerini çarpıtarak beni ve cemaatimi kendi şahsi emelleri için bizi tehdit ve şantajla, haksız zenginleşme arzularına alet ettiler.”

Bu sırada ağlamaya başlayan Şağban, "Türk yargısı da bu kumpasa alet edilmiştir" dedi.

"Mahremiyetim katledildiği için son çırpınışlarımdı"

Odatv’nin ilk olarak yayımladığı ses kayıtlarında kullandığı ifadeleri ve yaşadığı paniği "Taciz için değil, ölümle tehdit edildiğim ve mahremiyetim katledildiği için son çırpınışlarımdı" diyerek açıklamaya çalışan Şağban, savunmasına şöyle devam etti:

“Kızlarına bir şey yapmadığımı, bekaretini bozmadığımı babasına söylediğimde kendi kafasında kurguladığı pantolonunu indirdin gibi kendi zannınca ifadeler sıralamış, gerek jandarma sorgusunda gerek savcılık ifadelerinde bizim kızlığını bozmadığımızı ama bahsettiği fiilleri kabul ettiğimizi söyleyerek kabul ettirmiş, tutuklamayı gerçekleştirmiştir.”

Taleplerini sıraladı

Duruşmada, mahkeme heyetinden taleplerini de sıralayan Şağban, olayın basın ayağında yer alan kişiler olduğunu ve bu kişilerin FETÖ iltisakının tespit edilmesini talep etti. İstismar suçundan tutuklu olan Şağban, mağdur çocuğun babasının olayın ortaya çıktığı tarihteki telefon görüşmelerini ve WhatsApp mesajlarının incelenmesini de isterken, Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nun mağdur ailenin yanında durarak siyasi rant elde etmeye çalıştığını ve bunun araştırılmasını talep etti.

Tahliyesini istedi

Şağban, "Hapishanedeki zor koşullar göz önünde bulundurularak, ileri yaşımı da düşünerek, hücre tutukluluğumun sonlandırılmasını talep ediyorum" diyerek tahliye talep etti. Duruşma, verilen yemek arasından sonra devam edecek.

Etiketler :