Öcalan medyanın dilinden memnun değilmiş! Buldan: İktidar bu sorunu çözsün

Öcalan medyanın dilinden memnun değilmiş! Buldan: İktidar bu sorunu çözsün
DEM Parti'nin İmralı Heyeti üyesi Pervin Buldan, terör örgütü PKK'nın lideri Öcalan'ın medyanın dilinden rahatsız olduğunu ifade etti. Buldan, bunu da çözmesi gerekenin AKP iktidarını, "Bu da iktidarın meselesi. Çünkü tamamıyla aslında baktığımız zaman bugün medyada hükümetin elinde, AKP'nin elinde. Yargı da AKP'nin elinde" sözleriyle ifade etti.

İmralı Süreci devam ederken terör örgütü PKK'nın lideri Öcalan'ın komisyon ile görüşüp görüşmeyeceği konusu belirsizliğini koruyor.

DEM Parti İmralı Heyeti üyesi Pervin Buldan, 'Dinleme faslı bitti artık' deyip komisyon bir an önce İmralı Adası'na gitmesi gerektiğini söyledi. Medyahaber'e konuşan Buldan şunları dile getirdi:

  • "Komisyonun bir an önce adaya gitmesi ve yasal bir çerçeve üzerinde bir an önce çalışma yapmasının artık zamanı geldiğini söylüyoruz. Çünkü dinleme faslı bitti artık. Önümüzdeki hafta bunu bitirecekler ve daha sonra son bir dinleme faslından sonra İmralı adasına gidilebilir diye ben de altını çizeyim"

Süreçte farklı siyasi kesimlerin hassasiyetler olduğunu belirten Buldan bunların da dikkate alınması gerektiğini dile getirdi. Buldan, süreci toplumun yüzde 70'ine yakın desteğini aldığını fakat yavaş ilerlediğini ifade etti.

"SÜREÇ ONLARIN HASSASİYETLERİ İÇİN GECİKİYOR OLABİLİR"

Buldan bunun sebebinin de karşıt kesimlerin hassasiyetlerinin göz önüne alınmış olabileceğini ifade etti:

  • "Hassasiyetleri gidermek elbette ki iktidarın görevi ve sorumluluğu. Ancak toplumun bazı bir kısım yani çok fazla demeyelim. Çünkü sürece güven ve sürece destek yüzde 60'larda yüzde 70'lere yakın bir oranda seyrediyor. Başından beri aslında bu böyle ama bir tarafında karşı olduğunu hepimiz biliyoruz ve görüyoruz. İşte örneğin Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde İYİ Parti'nin, yine Zafer Partisi'nin, yine buna bağlı olarak küçük de olsa bazı kesimlerin sürece karşı olduklarını hepimiz yakından takip ediyoruz. Belki bunların hassasiyetleri biraz göz önünde bulundurularak hani bir gecikme yaşanıyor ya da atılacak olan adımlar yavaş ilerliyor"

"KARŞI KESİMLER DE SÜRECE DAHİL EDİLMELİ"

Buldan, bu karşı kesimlerinden sürece dahil edilmesi gerektiğini belirtti:

  • "Dolayısıyla bu kesimleri de belki ikna etmenin ya da sürece dahil etmenin yol ve yöntemlerini aslında iktidarın arayıp bulması gerektiğini düşünüyorum. Yani bu süreç tüm Türkiye'yi ilgilendiren bir süreç
  • Türkiye halklarının tamamını ilgilendiren bir süreç. Yani sadece bir kesimi değil, sadece Kürtleri, Alevileri ya da işte DEM Parti'nin seçmenini, AKP'nin seçmenini, MHP'nin seçmenini ilgilendiren bir süreç değil. Türkiye'nin tamamını ilgilendiren bir süreç olduğu için aslında iktidarın görevi bütün bu kesimleri ikna etmek, sürecin içerisine dahil etmek fakat bu konuda bir çaba görmüyoruz. Yani yine bizim yaptığımız, bizim söylemlerimiz, bizim çabalarımızla belki birçok kesimi sürecin içerisine kattık fakat hala katılmayan, karşıt olan ve sürecin karşısında duran kesimler var"

"ÖCALAN MEDYANIN DİLİNDEN RAHATSIZ AKP MÜDAHALE ETSİN"

Buldan, Öcalan'ın medyanın dilinden rahatsız olmadığı gerektiğini ve AKP'nin de bunu dikkate alıp müdahale etmesini söyledi.

Buldan, AKP'nin hayatın her alanında olduğunu hem yargıyı hem de medyayı kontrol ettiğini savunup şunları ifade etti:

  • "Örneğin Sayın Öcalan bu son görüşmede de çok rahatsız olduğu bir mesele üzerinde durdu. Örneğin medyanın dili. Yani medyanın diline dönük ciddi eleştirileri var. Hala birçok kanalın ve yorumcunun geçmişteki düşmanca dili sürdürdüğünü özellikle belirtti ve bu çevrelerin derdinin çözüm olmadığını, kardeşlik ve barış olmadığını, hamaset ve düşmanlık olduğunu açık bir şekilde ifade etti.
  • Şimdi medyada çıkıp bazı yorumcuların, bazı habercilerin, bazı kanalların sürecin aleyhine yorumlar yapması, sürecin aleyhine ifadeler kullanması bizim çözeceğimiz bir sorun değil. Bu da iktidarın meselesi. Çünkü tamamıyla aslında baktığımız zaman bugün medyada hükümetin elinde, AKP'nin elinde. Yargı da AKP'nin elinde. Her gücü olan bütün yaşamın her alanına hakim olan bir iktidardan bahsediyoruz. Ancak hala televizyonlarda, kanallarda, haberlerde bu sürece karşıt bir yerden hem sözünü hem dilini gerçekten ciddi anlamda bir nefrete, bir öfkeye büründüren bazı kesimler var. Bu da sürece elbette ki zarar veriyor. Dolayısıyla bütün bunları iyileştirmek, bu tür meseleleri ortadan kaldır
  • İktidarın görevi ama bu konuda da bir ilerleme kaydedilmediğini de belirtmek isterim. "

Kaynak:Halk TV Haber Merkezi