İYİ Parti'den adaylık açıklaması: Bizde öyle bir bilgi yok
İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Azerbaycan'ın Tahran Büyükelçiliğine yönelik, bir kişinin yaşamını yitirdiği saldırıyı kınayarak, Azerbaycan halkına başsağlığı dileğinde bulundu.
İsveç'te Kur'an-ı Kerim'in yakıldığını anımsatan Zorlu, "Bu ırkçı kişi ve bunun arkasındakileri, bununla birlikte böyle bir eyleme izin veren İsveç hükümetini mahkemeye verdik. Bu süreci takip edeceğiz ve sonucunu da elbette milletimizle paylaşacağız" dedi.
'Asgari ücret cebe girmeden uçup gitti'
Milletin en önemli sorununun ekonomi olduğunu belirten Zorlu, TÜRK-İŞ'in araştırmasında, Ocak 2023'te 4 kişilik ailenin açlık sınırının 8 bin 864 lira, yoksulluk sınırının 28 bin 874 lira olduğuna işaret etti.
Asgari ücrete geçen ay yapılan zammın eriyip gittiğini savunan Zorlu, "Neydi o zam? 8 bin 506 lira. Açlık sınırı ne bugün? 8 bin 864 lira. Daha asgari ücretlinin cebine girmeden rakam uçup gitti" diye konuştu.
Zorlu, TÜRK-İŞ'in Ankara'dan topladığı gıda fiyatlarına göre geçen ay baz etkisiyle yüzde 98,4'e düşen yıllık gıda enflasyonunun bu ay yüzde 108,6'ya yükseldiğini ifade etti.
Öğrenciler için YÖK'e tatil çağrısı
Partisinin Gençlik Politikaları Başkanlığının politikalarını anlatacağı önemli bir toplantı planladıklarını aktaran Zorlu, "18 Şubat'ta Ankara Arena Spor Salonu'nda 'Büyük Gençlik Buluşması' gerçekleştireceğiz" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın, "6 milyonu aşkın genç ilk defa sandık başına gidecek. 14 Mayıs seçimlerinde sandığın rengini gençlerin tercihi belirleyecek" dediğini aktaran Zorlu, bu sözlere bir ifade daha eklenmesi gerektiğini kaydetti. Zorlu, "O da gençlerimizin 'Artık yeter, geleceğime sahip çıkacağım' demeye hazırlanmasıdır" diye konuştu.
Seçim tarihinin gençlerin oy kullanmasını engellemeye yönelik bir hamle olduğunu iddia eden Zorlu, şunları söyledi:
"Yurtta kalan bir öğrencinin, seçim takvimi açıklandıktan sonra kısıtlı zamanı olacak. İkametgah değişikliği yaptığında bu sefer yurtta kalamaz hale gelecek. Öğrenciye hem 'İkametgah değiştir' diyorsunuz, hem de yurdunu elinden alacak bir aşamayı da ona sunmuş oluyorsunuz. Bu belki de gerçekten bir milyona yaklaşacak bir sayı. Öğrencileri rahatlatacak iki öneriyi sağlamaya çalışacağız. Birincisi parti olarak Yüksek Seçim Kurulunda gerekli girişimleri başlatacağız. Bir genelge yoluyla yurtta kalan öğrenciler o kısıtlı takvime sıkışmadan bugünden itibaren isterlerse bu değişikliği yapabilirler mi ya da bulundukları ilde oy kullanabilirler mi? Bunun araştırılıp hemen toplantı sonrasında açıklanmasını istiyoruz. İkincisi Yükseköğretim Kuruluna bir çağrımız var. Madem gençlerimizi seviyoruz gelin bu tarihlerde yapılacak sınavları erteleyelim ve oy kullanma gününden önceki cuma ile sonrasındaki pazartesi tatil olsun."
Önerilerinin destek görmemesi halinde ikametgah sorunu ile kendilerine başvuruda bulunan herkese imkan sağlayacaklarını dile getiren Zorlu, "Hiçbir parti ayrımı gözetmeden bu başvuruyu yapan tüm arkadaşlarımızın bulundukları illere giderek oy kullanmalarını ve daha sonra öğrenim gördükleri yere dönmelerine imkan tanıyacağız, bu konuda maddi desteği biz karşılayacağız" dedi.
Adaylık açıklaması
Zorlu, bir gazetecinin, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun altılı masanın Cumhurbaşkanı adayının 13 Şubat'ta açıklanacağına yönelik ifadelerini hatırlatması üzerine şunları söyledi:
"Son açıklanan Altılı Masa toplantısındaki bildiride konuyla ilgili bir toplantı gerçekleştirileceği bilgisi mevcut ama adaylık açıklamasına yönelik bir bilgi mevcut değil. Prosedür olarak şunun altını çizmem lazım, 13 Şubat öncesinde liderler arasında bir görüşme trafiği olacak. Bizim en başından beri altını çizerek söylediğimiz bir husus var, nihai adaylık tartışmasının isimler üzerinden masada olduğu bir aşamada biz mutlaka yetkili kurumlarımızı toplayacağız."
Erdoğan'ın adaylığı
Erdoğan'ın adaylığına yönelik tartışmalara dair Zorlu, "Öncelikle şunun altını çizeyim. Biz milletimizin iradesine, ferasetine gerçekten inanıyoruz. Sandıktan da asla korkmuyoruz. Farklı yerlere çekilmemesi için bunu öncelikle belirtmek istiyorum. Ancak birkaç hususu da hatırlamakta fayda var. 2007-2017 Anayasa değişiklerinde çok net bir ifade var; 'Cumhurbaşkanı'nın iki defadan fazla seçilemeyeceği' Bu ifade 2007'den beri devam ediyor. Bir ikincisi, Anayasamızın ruhuna bir bütün olarak baktığımızda bu Anayasa; demokrasiyi, kuvvetler ayrılığını tek bir kişiye bırakılmaması için bu maddeyi onun için konuşlandırmış. Dolayısıyla Türkiye'de bugün olan-bitene baktığımızda Anayasamızda olan bu hükmün ne kadar önemli olduğunun altını çizmemiz gerekiyor. Tarih resmen açıklandığında, Sayın Erdoğan da resmen başvurduğunda, bu süreçte YSK mutlaka ve mutlaka görüşünü açıklamak zorundadır. Vatandaşlarımız buradan nasıl bir görüş çıkacağını çok fazla merak etmiyor. Aksi bir tutum olmadığında bu çıkan görüş hukuki mi olacaktır? Böyle sunulmak istenecektir ama meşru mu olacaktır? Asıl soru budur" yanıtını verdi.
Kılıçdaroğlu Halk TV'de: Cumhurbaşkanı adayımız 13 Şubat'ta açıklanacak