Erdoğan Seçimlerden Önce İstifa Ederse Ne Olacak?

Erdoğan Seçimlerden Önce İstifa Ederse Ne Olacak?
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın son seçimi olarak nitelendirdiği 31 Mart yerel seçimleri, Türkiye siyasetinde önemli bir dönemeç olarak değerlendiriliyor. Gazeteci Sedat Bozkurt'un analizine göre, Erdoğan'ın yeniden aday olabilmesi için TBMM'nin alacağı erken seçim kararı kritik önem taşıyor.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in erken seçim çağrısı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yeniden aday olup olamayacağına dair tartışmalar, son günlerde önemli bir gündem maddesi haline geldi.

AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, 31 Mart yerel seçimlerinin kendisi adına son seçim olacağını belirterek, “Benim için bu bir final. Yasanın verdiği yetkiyle bu seçim son seçimim ama buradan çıkacak netice benden sonra gelecek kardeşlerim için bir emanetin devri olacak" demişti.

Gazeteci Sedat Bozkurt'un değerlendirmesiyle, Erdoğan'ın yeniden aday olabilmesi için TBMM'nin alacağı erken seçim kararının kritik olduğu ve Anayasa'nın 106. maddesinin bu süreçte önem kazandığını belirtiyor.

Özellikle Erdoğan'ın seçimlere bir yıldan fazla zaman kala istifa etmesi durumunda milletvekili seçimlerinin yenilenmeyeceği ancak bir yıldan az zaman kalması halinde yenileneceğini belirtti. Bu durumda Erdoğan'ın, erken istifa edip yeniden aday olması durumunda teorik olarak yedi yıl boyunca cumhurbaşkanlığı görevini sürdürebileceği öngörülüyor.

Bozkurt, “Anayasa çok açık, erken seçim kararını Meclis’in alması gerekiyor. Ama istifa halinde de yaşanacak olan cumhurbaşkanlığı için bir erken seçim. Zamanından önce yapılan her seçim erken seçimdir. Bu soruya cevabı doğal olarak YSK verecek” dedi.

AKP'NİN ELLERİ OLDUKÇA RAHAT

Gazeteci Sedat Bozkurt'un Kısa Dalga köşesindeki yazısından ilgili bölüm şu şekilde:

Bozkurt, Yüksek Seçim Kurulu'nun Erdoğan'ın ikinci cumhurbaşkanlığı dönemini yaşadığını vurgulayarak, Anayasa'nın 116. maddesini hatırlattı:

"Anayasa'nın 116. maddesi, Cumhurbaşkanının ikinci döneminde Meclis tarafından seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi durumunda bir defa daha aday olabileceğini belirtiyor."

Erdoğan ve AKP'nin takip ettiği strateji de bu doğrultuda ilerliyor. Meclis'in erken seçim kararı alabilmesi için 360 milletvekilinin onayına ihtiyaç duyuluyor. Ancak Cumhur İttifakı'nın bu desteği şu an için sağlaması mümkün görünmüyor ve gelecekte de garantisi bulunmuyor. CHP'nin anketlere dayanarak erken seçim isteğini ertelemesi, gerçek niyetlerini göstermiyor. Erdoğan, seçimleri erkene alarak Cumhurbaşkanlığı yetkilerini kullanma eğiliminde olan bir lider. 2018'de memleketi için erken seçime giderek bunu kanıtladı ve kazandı. 2023'te ise seçimleri anayasal yetkisini zorlayarak bir ay önceye aldı, yine erken seçim yapıldı. Türkiye'de normal zamanında yapılan seçimlerin varlığı sorgulanabilir bir durumda.

Erdoğan'ın adaylığının YSK tarafından onaylanmasına odaklanan AKP, geçerli veya hukuki gerekçeler olup olmadığına bakılmaksızın bu durumu sağlamayı amaçlıyor. Önceki seçimlerde olduğu gibi, Erdoğan'ın üçüncü kez adaylığına YSK'nın onay vermesi bekleniyor ancak bu kez gerekçe standartları oldukça düşük olabilir. Bu bağlamda AKP'nin elleri oldukça rahat.

SEÇİMLERE İKİ YIL KALA ERDOĞAN İSTİFA EDERSE NE OLUR?

Anayasa'nın 106. maddesi son günlerde dikkat çekiyor. Erken seçim kararı alınamazsa ve Erdoğan seçimlere bir yıldan biraz fazla zaman kala istifa ederse ne olur? (Bir yıldan fazla zaman kala istifa ederse milletvekili seçimleri yenilenmiyor, bir yıldan az zaman kalırsa yenileniyor.) Örneğin, seçimlere iki yıl kala Erdoğan istifa ederse ve yeniden aday olup kazanırsa teorik olarak yedi yıl boyunca cumhurbaşkanı olarak görev yapabilir. Ancak üçüncü kez aday olabilme konusunda Anayasa'nın net kuralları bulunuyor ve bu konuda YSK'nın vereceği karar belirleyici olacak.

Üçüncü kez adaylığının önünü 2023 seçimlerinde açan YSK, anayasanın net hükümlerine rağmen bu adımı atmıştı. Şimdi ise benzer bir durumun yaşanıp yaşanmayacağı konusunda tartışmalar sürüyor. Anayasa'nın 101. maddesine göre bir kişi en fazla iki kez cumhurbaşkanı seçilebilir. Ancak şu anda, anayasaya rağmen üçüncü kez seçilen bir cumhurbaşkanı bulunuyor. Bu durum, geçmişte olduğu gibi "fiili duruma uygun anayasa" tartışmalarını yeniden gündeme getiriyor.

Kaynak:Kronos