Akşener'den Erdoğan'a: Vizyonu da liyakati de göreceksin, sabret

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda geçen hafta 'Türkiye Yüzyılı' vizyonunu açıklayan Erdoğan'a "Vizyonu da liyakati de projeyi de ziyadesiyle göreceksin. Az daha sabret." dedi.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu. Akşener'in konuşmasından önce, Mardin'de Mıhalemi aşiretinden inşaat mühendisi Baver Miroğlu, İYİ Parti'ye katıldı. Miroğlu'nun rozetini Akşener taktı.

Miroğlu'nun açıklamaları şöyle:

"Öncelikle beni profesyonel iş yaşamından siyasete davete ederek İYİ Parti ailesinin değerli kadrolarıyla bir araya getiren, birleştirici, bütünleştirici genel başkanıma sonsuz şükranlarımı arz ediyorum. Vatandaşı olmaktan onur duyduğum büyük Türkiye'mizin içinden geçtiği bu çetin süreçte herkes gibi ben de ne yazık ki ufkun daraldığını görmekteyim. İçerisine itilmek istendiğimiz sonu belirsiz karanlıktan çıkış yolunu İYİ Partimizin yetkin kadrolarında ve Sayın genel başkanımızın rehberliğinde olacağına inandığım için burada huzurlarınızda bulunmaktayım"

Konuşmasına öğretmenlerin iş bırakma eylemiyle başlayan Akşener, öğretmenlerin yok sayıldığını söyleyerek iktidara gelindiğinde atılacak adımları anlattı.

Erdoğan'ın geçtiğimiz hafta açıkladığı 'Türkiye Yüzyılı' başlıklı vizyon belgesiyle ilgili konuşan Akşener Erdoğan'ın muhalefet olmayı şimdiden içselleştirdiğini söyleyerek "Şunun şurasında 7 ay kaldı. Vizyonu da liyakati de projeyi de ziyadesiyle göreceksin. Az daha sabret" dedi.

Togg'un açılışına ilişkin değerli bir yatırım olduğunu söyleyen Akşener, Erdoğan'ın buradaki konuşmasına tepki göstererek "Her zamanki nobran tavrından sıyrılabilseydi. Bir AK Parti PR çalışmasına çevirerek güzel bir şeyi kirletmeyi başardı" dedi ve otomotivdeki üretim kaybına dikkat çekti.

Akşener son olarak 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nı kutlayarak konuşmasını sonlandırdı.

Akşener'in konuşmasından satır başları şöyle:

Öğretmenler iş bırakıyor

Bugün öğretmenlerimiz sendikaların aldığı karar doğrultusunda iş bırakma eylemi yapıyor. Keşke böyle bir eyleme gerek olmasaydı, keşke AK Parti öğretmenlerimizin taleplerini dikkate alsaydı. Tüm dertli vatandaşlarımızı görmezden gelen iktidar zor durumdaki öğretmenlerimizi de yok saymayı tercih etti.

Sayın İsmail Koncuk bey vasıtasıyla öğretmenlerimizin taleplerini içeren kanun teklifimizi verdik. Biz İYİ Parti olarak uzman öğretmenlik, başöğretmenlik gibi sınava dayalı sistemleri doğru bulmuyoruz, İYİ Parti iktidarında 5-15 yıl gibi kıdemleri esas alarak öğretmenlerimizin maaşlarında düzenleme yapacağız. Tüm öğretmen ve akademisyenlerimizin ek ders göstergelerini yükselterek eğitim çalışanlarımıza her yıl başında 1 net maaş ikramiye vereceğiz. Kıdemi ne olursa olsun her öğretmenimizin maaşında yıllık aylık ücretin net yüzde 50'si oranında iyileştirme yapacağız. Tayin, terfi, yer değiştirme gibi tüm problemlerini sendikalarını da dikkate alarak çözeceğiz.

İktidarımızın ilk haftasında, ilk ayında, ilk yılında neler yapacağımız şimdiden belli. Türkiye öyle bir hızla iyileşecek ki, bugün bu yalanları söyleyenler o kutlu gün geldiğinde utanacak. Çünkü biz devlete ciddiye ve millete hürriyet diyerek dimdik yürüyenleriz. Çünkü biz, güçlü, zengin Türkiye vizyonumuzla gümbür gümbür gelenleriz.

'Biriniz Erdoğan'a 20 yıldır iktidarda olduğunu hatırlatsın'

Vizyon demişken, sayın Erdoğan geçen hafta bir vizyon belgesi tanıttı. Vizyon diye yerine getirilmemiş bayat vaatlerini yeniden ambalajlayıp servis etmeyi tercih etmişler. 20 yıllık bir iktidarın sonunda vizyon diye pazarlanan bir vizyonsuzluk vesikası, yazık bu ülkeye. 20 yıl önceki vaatlerini tekrarlayan bir iktidar, bizden başka hiçbir millete nasip olmadı. Buradan çevresindekilere seslenmek istiyorum, biriniz Erdoğan'a 20 yıldır iktidarda olduğunu hatırlatsın.

'En büyük ekonomi'

2023 vizyonunda bahsettiler, açın arşivleri bakın, dediler ki 2023 yılında milli gelirimiz 2 trilyon dolar olacak. Şimdi ne diyorlar, 2023'te milli gelirimiz 867 milyar dolar olacak. Aradaki fark 2.5 kat. 10 yıldır dediler ki Türkiye dünyanın en büyük 10 ekonomisi içinde yer alacak. Bırakın ilk 10'a girmeyi Türkiye, gelişmiş 20 ülke arasından bile çıktı.

Daha dün kadınlara sürtük diyen Bay Kriz, 'istikbal mücadelesini beraber verelim' diyor.

Bay Kriz'in Türkiye'ye verecek hiçbir şeyi kalmadı. Sayın Erdoğan'a göre ülkemizde hiçbir dert yok, sanırsın son 4 yılda satın alma gücü azalmamış alabildiğine artmış. Sanırsın, tüm ürünleri daha ucuza satın alır olmuşuz, sanırsın Norveç olmuşuz. Enflasyonun yüzde 80'i aşmasını, doların 18 lirayı geçmesini ilk defa kutluyoruz, gerçekten ibretlik.

'Verdik yetkiyi, gördük etkiyi'

'Bu kardeşinize verin yetkiyi, görün etkiyi' demişti. Verdik yetkiyi, gördük etkiyi... Türkiye'yi yolsuzluktan biz kurtarırız demişti. Ben de çağrı yapmış elini tutan mı var demiştim. Millete yolsuzluğu çözeceğiz deyip, teklifimize hayır oyu veren, yalancıdır, yüzsüzdür diye eklemiştim. Sonuç ne oldu, 'Hayır' oyu verdiler. Tekliflerimiz reddedildi ama emekleriniz boşa gitmedi, çünkü sayenizde yalancılığın, yüzsüzlüğün resmini çizmiş olduk.

'Vizyonu da liyakati de göreceksin'

Geçen haftaki vizyonsuzluk belgesi bize gösteriyor ki gidişatı gören Sayın Erdoğan, şimdiden muhalefet partisi liderliğini içselleştirmiş. Utanmasa 'bir de bizi deneyin bu seçimde' diyecek. Buradan kendisine seslenmek istiyorum. Sen hiç merak etme Sayın Erdoğan, şunun şurasında 7 ay kaldı. Vizyonu da liyakati de projeyi de ziyadesiyle göreceksin. Az daha sabret.

Milletimizin alın terinin birikimi olan Hazine'mizde, uzun zamandır kapanmayan kara delikler var. Bay Kriz ve arkadaşları ise bu delikleri kapamak yerine kamu bankalarına yaptıkları ahbap çavuş endeksli atamalarla özel bankalara verdikleri havuç ve sopa arasında gidip gelen talimatlarla, akıl ve bilim dışı kararlarla derinleştiriyorlar.

Kur Korumalı Mevduat

Hatırlayın 20 Aralık 2021'de döviz kurunun dengesini altüst eden beceriksizliklerinin üstünü örtmek için şapkadan tam 50 yaşında bir tavşan çıkarmışlardı. Bugün gelinen noktada KKM'de şu anki katılım 2.3 milyon kişi... Bu ne demek biliyor musunuz? Ülkemizdeki her 20 kişi çalışıyor, güç bela elde ettiği kazancıyla bir kur korumalı mevduat sahibini finanse ediyor demek.

Merkez Bankası

Bir de AK Parti'nin yeniden hortlattığı enflasyon canavarı var. İktidarın Merkez Bankası olmayan ülke deneyi çerçevesinde adeta bir gişe memuru olarak çalışan Merkez Bankası Başkanı yıl sonu enflasyon hedefini yüzde 60.4'ten yüzde 65.2'ye çıkartmış. Oysa ki 2022 için öngördükleri enflasyon yüzde 9.8'di.

Bir yıllık enflasyon hedefini bile tutturamayan bir iktidar şimdi de çıkmış bize yüzyıl hedefinden bahsediyor. Güler misin, ağlar mısın?

Nebati'nin ekonomi açıklamaları

Doçent Doktor Nebati Bakan, haftalık kara mizah şovunda yine sahneye çıktı, her zamanki gibi ufuk açan bir açıklama yaptı. 'İnsan temelli bir yaklaşımımız' var. Ya... Biz zaten bu Marslı arkadaşların genel olarak ekonomiyi dünyadaki gibi algılamadıklarını biliyoruz da, orası yeni değil... Beni ve bizi ilgilendiren insan temelli olarak tarif ettikleri yaklaşımları. Bu insan temelli yaklaşımla her geçen gün bir öncekini aratıyor, işte size Bay Kriz ve arkadaşlarının insan temelli yaklaşımlarının etkisinde insanlarımızın içine düşürüldüğü hazin tablo.

Togg'un fabrika açılışı

Geçtiğimiz hafta Togg'un fabrika açılış ve banttan indirme töreni vardı. Bu yatırımı da geç kalmış olmakla birlikte kıymetli buluyoruz. Keşke Sayın Erdoğan da milletin Cumhurbaşkanı olma özgüvenini gösterebilseydi. Her zamanki nobran tavrından sıyrılabilseydi. Bir AK Parti PR çalışmasına çevirerek güzel bir şeyi kirletmeyi başardı.

'Geçmişi kötüleyerek kendini ibra etmekten vazgeç'

20 yıllık iktidarları boyunca 70 milyar dolarlık özelleştirmeyle övündüler. Özelleştirdikleri kurumları kimin yaptığından bahsetmediler, hep geçmişi kötüleyerek bugünü onaylamaya çalıştılar. İşte bu utanmazlıktadır ki 'Bizden önce buzdolabı bile yoktu' dediler. Yaa, ondan evvel tel dolabı vardı...

Buradan Sayın Erdoğan'a sesleniyorum; geçmişi kötüleyerek kendini ibra etmekten vazgeç. 1990'lı yıllarda başlayan İHA/SİHA çalışmalarının geldiği noktadan memnunuz. İktidara geldiğimizde bu çalışmalara her türlü desteği vereceğiz. Togg'dan memnunuz ama geçmişi kötüleme çalışmanızdan rahatsızız.

Otomotivdeki üretim kaybı

Biz elbetteki yerli ve milli bir otomobilimizin olmasını istiyoruz. Ama Türkiye'nin acı gerçekleri var. En ucuz araba bile yüzde 80'lik ÖTV diliminde yer alıyor. Asgari vergi yükü yüzde 113'e çıktı. Vergilerden önce 300 bin olan araba fiyatı vergilerle 637 bin liraya çıkıyor. Otomotiv sektörü finans sorunu da yaşıyor. Bugün bir asgari ücretlinin bırakın araba almayı; sigorta, bakım ve yakıt masrafı bile karşılaması mümkün değil. Yerli otomobil üretmekle övünen iktidar, otomotiv sanayiini 5 yıldır küçültüyor. Erdoğan ve akla zarar ekonomi deneyleri sonucunda oluşan üretim kaybı 400 binin üzerine çıktı.

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı

Cumhuriyetimizin en kıymetli miraslarından olan Gazi Meclisi'miz çatısı altında başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm İstiklal kahramanlarımızı saygıyla anıyorum. Cumhuriyet, bir büyük modernleşme hamlesidir.

Türkiye'nin modernleşme yolculuğunda hızla geriye gidiyoruz. AK Parti iktidarı geçmiş 99 yılı okumayı beceremiyor. Kuvvetler ayrılığını zaman kaybı olarak görüyorlar. Cumhuriyetimiz için 90 yıllık reklam arası bile diyorlar! Cumhuriyet'in izinden gideceklerine, çarpık bir anlayışla ülkemizi yönetmeye çalışıyorlar. Bu Cumhuriyet krizidir. Millet ile devlet arasındaki bağ koparılmış, partili cumhurbaşkanlığı denilen ucube sisteme mahkum edilmiştir.

Bugün ne yazık ki bir Cumhuriyet krizi var. AK Parti iktidarı Türkiye Cumhuriyeti devletinin modern devlet yapısının bozulmasını istiyor. İstibdatın hüküm sürdüğü, milletin zenginliklerinin kapitülasyonlara mahkum kılındığı günleri yaşatmak istiyor. O devri Mustafa Kemal Atatürk bir daha açılmamak üzere kapattı. Kalıntılarını temizlemek de bugün bizlere düşüyor. İYİ Parti olarak bizim en büyük proje Cumhuriyet'in ikinci yüzyılını onun şanına yaraşır şekilde yaşatmak olacak. Kimse merak etmesin, sahip olduğumuz bu kutlu mirası, 21. yüzyılın değer setleriyle zenginleştireceğiz. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında hürriyeti konuşacağız. Mankurtların ölüm, bozkurtların da doğum günü olan Cumhuriyet’imizin 100’üncü yılına iktidarda gireceğiz!