Sayıştay tespit etti: Bakanlıklardan vakıflara 6.2 milyar lira aktarım
Yeniçağ yazarı Murat Ağırel'in haberine göre, Sayıştay, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 2 milyar 441 milyon, Dışişleri Bakanlığı bünyesindeki AB Başkanlığı 896 milyon, Hazine ve Maliye Bakanlığı 800 milyon, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı 393 milyon, Gençlik ve Spor Bakanlığı 195 milyon, Kültür ve Turizm Bakanlığı 176 milyon, Sağlık Bakanlığı da 139 milyon lirayı dernek, vakıf, cemaat gibi kar amacı gütmeyen kuruluşlara aktarıldığını ortaya çıkardı.
Ağırel şöyle yazdı:
"Mesela Çevre ve Şehircilik Bakanlığını anlatalım…
Bakanlığın mali tablolarında "Kâr Amacı Gütmeyen Kurumlara yapılan transferler" adı altında ne kadar para aktarılmış biliyor musunuz?
Tam 2 milyar 441 milyon TL aktarılmış. (Siyasileri deyimiyle eski parayla 2 katrilyon 441 trilyon…)
Dışişleri Bakanlığı bünyesinde "Avrupa Birliği Başkanlığı" diye bir şey kuruldu, belki ilk defa duyuyorsunuz. Burası aynı şekilde "Kâr Amacı Gütmeyen Kurumlara yapılan Transferler" başlığı altında 896 milyon TL parayı bunlara göndermiş.
Devamı da var.
Tek tek yazalım…
Gençlik ve Spor Bakanlığı 195 milyon 763 bin TL,
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı 393 bin TL,
Hazine ve Maliye Bakanlığı 800 Milyon TL,
Kültür ve Turizm Bakanlığı 176 Milyon 929 Bin TL,
Sağlık Bakanlığı 139 Milyon TL.
Raporlarda yer alan 92 kurumda bu para transferi mevcut.
Toplam tutarı ise ben okuyunca dudağım uçukladı; 6 milyar 216 milyon TL.
Yazı ile de yazalım: Altı milyar iki yüz on altı milyon TL. Yani eski para ile kâr amacı gütmeyen kurumlara transfer edilen tutar 6 katrilyon 216 trilyon TL.
Kamu adına soruyorum…
Bu kar amacı gütmeyen kurumlar kimlerdir?
Bu para hangi kurumlara aktarılmıştır?
Bu kurumlar aldıkları para ile nasıl hizmetler vermişlerdir?
Yahu…
İnsanlara pandemi sürecinde aylık bin TL verirken bu "kâr amacı gütmeyen kuruluşlar" neredeydi?
Nasıl bir kitleyi zengin ettiniz?
EBA'ya bağlanılması için dağ tepelerine çıkan çocukları da mı düşünmediniz?
Pazardan çürük sebze toplayan insanımızı, tarlasını ekemeyen çiftçiyi, üretimi durdurulan fabrikada çalışan işçiyi de mi düşünmediniz.
Bu kâr amacı gütmeyen kurumların bu insanlara karşılıksız veya kampanyasız yardım ettiğini gören duyan var mı?
Bu paralar yoksul halkın zar zor alın teri ile kazandığı paralardır. Paralarının hangi kurumlara verildiğini öğrenmek en tabii hakkıdır.
Çıkın açıklayın…"
Yazının tamamı için tıklayın