Fikret Bila
Sosyal belediyeciliğin etkisi
İktidar CHP’li belediyeleri hedefe koydu.
CHP’li belediyelerin kaynaklarını keserek hizmet vermelerini zorlaştırmaya çalışacağını duyurmuş oldu.
Bunun nedeni CHP’li belediyelerin sosyal belediyecilikte gösterdikleri başarıdır.
Bu başarı sandığa da yansıyınca iktidar endişeye kapıldı.
Sosyal belediyecilik, toplumda dezavantajlı kesimlerin desteklenmesi, yaşam koşullarının iyileştirilmesidir.
CHP’li belediyeler bunu hayata geçirdiler.
Kentlerin yoksul kesimlerine sosyal hizmetler sunarak, maddi yardım yaparak, kreşler açarak, kent lokantalarında ucuz yemek olanağı sunarak, ihtiyacı olan emeklilere maddi katkı vererek, belediye marketlerinde temel ihtiyaç ürünlerini ucuza sağlayarak yaşamı kolaylaştırdılar.
Vatandaş da bu hizmetlerin karşılığını seçim sandığına yansıttı.
CHP’li belediyeler bu hizmetleri sunarken iktidar ne yaptı?
Asgari ücreti artırmadı.
En düşük emekli maaşını enflasyonun çok altında artırdı, asgari ücret düzeyine bile çıkarmadı.
Hazine kaynaklarını yandaşlara vererek kendi zenginini yarattı.
Devlete yerleştirdiği kadrolarına 3-5 yerden maaş bağladı.
Lüks makam araçları, lüks lojmanlarla şatafatlı bir hayat sundu.
Geçim zorluğu çeken vatandaşı hiç düşünmedi.
Onları, kamu kaynaklarıyla beslediği kendine bağlı vakıf ve derneklerin, oy karşılığı yaptıkları yardımlara muhtaç ve bağımlı hale getirdi.
İktidarın yapmadığını CHP’li belediyeler yapınca iktidar paniğe kapıldı.
CHP’li belediyelerin başarısının CHP’yi iktidar, AK Parti’yi muhalefet yapacağını anlayınca belediyelerin kaynaklarını kesmeyi kararlaştırdı.
İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de, Adana’da, Mersin’de sosyal belediyeciliğin çok güzel örnekleri hayata geçirildi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu belediyeye ait kreş sayısını 65’e çıkardı.
Hem çocuklarının eğitimine hem annelerinin çalışmasına olanak tanıdı.
Aynı şekilde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Ankara’da hiç olmayan kreş yapımına yöneldi. Yavaş 20 belediye kreşi yaptı. Daha fazla yapmak istediğini ancak iktidarın “tasarruf” gerekçesiyle engel olduğunu da kamuoyuna duyurdu.
İstanbul Belediyesi’nin başlattığı kent lokantaları hizmeti hızla diğer illere de yayıldı.
CHP’li belediye başkanları sabit ve gezici kent lokantalarıyla ihtiyacı olan vatandaşların ucuza yemek beslenebilmelerini sağlıyorlar.
Vatandaş bu hizmetten çok memnun.
İstanbul’da kent lokantalarında 35 liraya dört çeşit yemek yemek mümkün hale geldi.
Yine birçok belediye ihtiyacı olan emeklilere alış verişlerinde kullanmaları için maddi katkı yapmaya başladı.
İktidarın kurduğu “sadaka ekonomisi”ni ortadan kaldırdı.
CHP’li belediyeler kent yoksulluğu sorununu çözmeye başlayınca iktidar da belediyelerin önünü kesmek için “SGK borçlarınızı kaynağında tahsil edeceğiz” demeye başladı.
On yıllardır AK Partili belediyelerin biriktirdiği SGK prim borçlarını tahsil etmeyen iktidar sıra CHP’ye gelince şahin kesildi.
CHP’li belediyeler doğru yolda ilerliyor.
İktidarın sosyal belediyeciliği baltalaması ancak kendine zarar verir.