İnönü’de maç başladığında Narin ve Narin gibi nice çocukların, gençlerin, kadınların ruhu İnönü’nün üstünde uçuyordu.
Basın Tribünün tam karşısında “Çocuklar ‘Narin’dir. İncitmeyin” pankartı vardı.
Narin daha 8 yaşındaydı...
Yaşama hakkını elinden aldılar.
Bütün köy sustu, insanlık sustu.
Ama gazeteciler susmadı.
Bangır bangır konuştular, haberleri bölgeden tüm dünyaya geçtiler.
Çünkü biliyorlardı ki susmak, suça ortak olmak demekti.
Ahlaksızlığa göz yummak ve seyretmek gerçek ahlaksızlıktı.
Ahlaksızlığa göz yuma yuma ahlaksızlık sonunda “ahlak” olurdu!
Çünkü,
herkesin günlük olarak yaptığı “şey” o topluma normal gelirdi, aykırı bir şey olarak görünmezdi.
Hırsıza, diğer hırsız, hırsız görünmezdi.
Üçkağıtçıya diğer üçkağıtçı allengirik insan görünmezdi…
Haram yiyen bir adam diğer haram yiyeni suçlu görmez, hakir görmezdi.
Çünkü kendisi o işi yapıyordur!
İşte ahlakın çöktüğü nokta budur.
Oysa İnönü haksızlıklara karşı çıkıldığı yerdir.
Adalet işte bu yüzden hayatın her yerinde adil bir şekilde dağılmadır.
Çünkü adaletin olmadığı yerde devlet dağılır, toplum dağılır.
Toplumları bir arada tutan yeğene şey Adalettir.. Ve onun yardımcısı Ahlak!
Narin olayında insanlar TV’ye çıkıyor doğruları anlatıyor.
“Bunları neden söylüyorsun” diye kızıyorlar.
İnanmayacaksanız ama durum buydu!
Peki, sizce ahlak sorunu olan kimdi?!..
Yalandan her gün öleceğime doğruluktan bir gün öleyim diyemedi koca köy halkı!
Bugüne kadar haksızlığa uğramış, taciz edilmiş öldürülmüş, tüm kadın çocukların ruhlarının dün gece İnönü’nün üstündü olduğuna emindim.
Çünkü burası haksızlıklara karşı çıkmış Beşiktaşlıların mabedi, gerçek ismi ile İnönü’ydü.
Neydi bu mabedin tarifi: Beşiktaşlı olduğumuz için haksızlığa karşı çıkmıyoruz. Haksızlığa karşı çıktığımız için Beşiktaşlıyız...
Kurtuluş Savaşı’nın ikinci adamı, Lozan Kahramanı rahmetli İnönü’nün dediği gibi “Namuslular namussuzlar kadar cesur olmadıkça o ülkede kurtuluş yoktur”…
Ancak, toplumu gerçek toplum yapacak olan Adalet ve Ahlaktan vazgeçmemek lazımdı.
Bu arada Beşiktaş 1-0 öne geçti.
Rashica güzel bir gol attı.
Elbette, toplumun şövalye ruhlu taraftarları da stadı inletti.
2 kişilik arkadaş arasında da, üç kişilik ailede de, derneklerde, cemiyetlerde, şu veya bu gurupları bir arada tutan yegane şey Adalettir!
Maçlarda da hakemin ‘Adil’ olmasını beklerim.
Hakem adil değilse sonuca etki yapar, adalet bozulur!
Geçtiğimiz yıllarda hakemlerin neler yaptıkları ve kimleri tırışkadan şampiyon yaptıkları ortadır.

Bu arada Eyüpspor verilen penaltıyı gole çevirdi ve durumu 1-1 yaptı..

66. dakikaya kadar maçı şu veya bu şekilde adil gibi götürmeye çalışan hakem, bu dakikadan sonra bu coğrafyada nasıl raydan çıkılır müthiş örneklemeler yaptı.
89. dakikada ise taraftar o kadar ayağa kalkmasa hakem resmen penaltıyı vermeyecekti...
Beşiktaş’ı resmen kaleci Mert kurtardı dilebiliriz.
Çünkü yüzde yüz 3 net kurtarış yaptı kaleci...

Neyse anam babam OC yine kaçar…
En Kalbi Muhabbetlerimle…
Ben CAN; Orhan Can…

Bu arada size bir sır vereyim,
Kibir şeytanın en sevdiği günahtır…