Gülpınar: AK Parti’ye geçmem

Siyaset ‘piyasası’ çok hareketlendi.

Gelecek’ten istifa eden Ankara Milletvekili Nedim Yamalı, AK Parti’ye katıldı.

İyi Parti’den ayrılan Ankara Milletvekili Kürşat Zorlu’nun da o yolda olduğu tahmin ediliyor.

DEVA’da 10 günde üç istifa yaşandı.

İstanbul, Balıkesir ve Manisa milletvekilleri Mustafa Yeneroğlu, Burak Dalgın ve Selma Aliye Kavaf, partiden ayrıldı. Henüz istikametleri belli değil.

AK Parti, ihtimaller arasında…

Şu günlerde iki belediye başkanının AK Parti’ye katılabileceği ileri sürülüyor.

İki isim de geçmişte AK Parti’te siyaset yaptı.

Biri, İyi Partili Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı…

Diğeri Yeniden Refah Partisi’nden istifa eden Mehmet Kasım Gülpınar.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 11 Ocak’ta partisinin kongresi için Şanlıurfa’ya yapacağı ziyaret öncesi bilboardlara “Sayın Cumhurbaşkanım, peygamberler şehri Şanlıurfa’ya hoşgeldiniz” şeklinde afişler asan Gülpınar’ın bu tavrı, AK Parti’ye katılma sinyali diye yorumlandı.

Dün bu iddiayı sormak üzere Gülpınar’ı aradım.

Gülpınar, “Ben de sizin aramanızı bekliyordum” dedi.

Herkesin merak ettiği soruları yönettim.

AK Partililere “Kasım Bey geliyor mu?” diye sordum. Bu yönde bir beklentileri var. Ne dersiniz?

Onların böyle bir beklentileri var, inkar etmiyorum.

Siz de kapalı değilsiniz sanki.

Hayır hayır, kapalıyım. Siyasette ilke çok önemli. TV’de bana sormuşlardı. Ben de “Babam öbür partiden tabela inmeyene kadar gitmedi, ben de gitmem” demiştim. Fakat şu nüansı kaçırıyorlar. Ben (AK Parti’den) gitmedim zaten, bunlar beni kapının dışına koydu. “Seni vekiller istemiyor, şu istemiyor, bu istemiyor” diyerek, bütün anketleri gözardı ederek, beni kapının önüne koydular. Bana yapacak bir şey bırakmadılar. Zorla seni kapının dışına çıkarıyorsa ne yapacaksın? “Hayır, illa duracağım” mı diyeceksin? Aradaki fark bu. Toplumda söz verdim; çalışma ortamlarında, seçimde, TV’de… “Geçer misin?” Hayır, geçmem. Bitti. Bizi buraya halk getirdi, AK Parti değil. AK Parti’ye kalsa hiçbir şekilde bu koltuğa oturmamız mümkün değil. Halkın sesini dinlemem lazım. Her kesimden insan oy verdi bize. 350 bin oy… Bunlar AK Partili mi? AK Parti’nin toplam oyu o kadar. Bunlara rağmen tutup da… Halk burada oturmamı istiyor. Bağımsız olmamdan memnun. Siyasette ilke çok önemli. İnsanların kaybettiği veya siyasetçide arayıp bulamadığı vasıflardan biri oldu ilkesellik. “Öyle siyasetçiler de var” desinler. Her şey makam mevki demek değil ya! Ben bunun gayreti içindeyim.

Şu ara transfer piyasası hareketlendi.

Özellikle belediyecilikte daha kolay oluyor. “İktidara geçersem daha çok fırsatım olur, daha çok yatırım gelir” gibi düşünceler olabilir. Ama benim derdim başka. Bir söz verdim. Yarın çoluğumun çocuğumun karşısında “Babanız da şöyleydi” gibi bir şeyin çıkmasını istemiyorum. Aile şerefimiz ve haysiyetimiz var, yıllarca koruduğumuz; onun muhafaza edilmesini istiyorum. Ne belediye başkanlığının korunması benim için önemli, ne makam koltuğu.

Dolayısıyla AK Parti’ye katılmanız söz konusu değil.

Hayır hayır, çok net.

“Sayın Cumhurbaşkanım hoşgeldiniz” şeklinde afişler astınız. Neden böyle bir karşılama düşündünüz?

Siyasetçide kaybolan, insanların hasretle aradığı şeylerden biri de bu; devlet adamlığı vasfı. Ben buranın şehrüleminiyim ve vali beyden sonra en yetkili adamıyım. Cumhurbaşkanı, devletin başı, geliyor. Tabi ki karşılama yapacağım. Bunda abes bir durum yok. Kaldı ki ben cumhurbaşkanına olan sempatimi her zaman dile getirdim. Hiçbir zaman inkar etmedim. AK Parti Genel Başkanı olarak “Hoş geldiniz” demiyorum. Cumhurbaşkanı memleketime geliyor. Tabi ki şehrül emin olarak “Hoş geldin” demek zorundayım.

AK Parti’de bir beklenti var, biliyorsunuz.

Samimi AK Partililer, Cumhurbaşkanını sevenler benim gelmemi istiyor. Ama bir taraftan gelirsem eyvah diyecekler de var. O cendereye girmek istemiyorum. Artık onlardan sıyrıldık. O mücadeleleri yaptık. Muvaffak olamadık bazı şeylerde. Gerek yok, başa dönüp aynı şeyi yapmak… Bana bir getirisi yok. AK Parti’ye de getirisi yok aslında. Gittiği yere kadar gitsin.

Arı da ‘Hayır’ dedi

Önceki gün İyi Partili Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı’yı arayarak, AK Parti’ye katılacağı iddialarını yönelttim. Arı, “Benim de haberim olsaydı keşke” diye yanıt verdi.

AK Parti’ye asla geçmeyeceğini söyledi.

Hoş, geçen 22 Aralık’ta İyi Parti’den ayrılacağı ve AK Parti’ye katılacağı iddiasını sorduğum Kürşat Zorlu da “Kesinlikle doğru değil” demişti.

Zorlu, bu yanıttan 10 gün sonra istifa etti.

Gelecek hafta AK Parti’ye katılması bekleniyor.

Gülpınar ve Arı’ya inanıyorum.

Ancak Zorlu örneği bana gösterdi ki, ihtiyatlı olmak lazımmış.

ÜNLÜ HASTANE KAYIT DIŞI TAHSİLAT MI YAPIYOR?

Çorum’da memur olarak görev yapan Hüseyin G. adlı okurum, dün Samsun Medikal Park Hastanesi’nde başından geçen skandalı bana yazdı.

Hüseyin G., bu hastanenin ufacık bir operasyon için 15.000 TL istediğini, ancak elden nakit ödeme karşılığında indirim yapmayı teklif ettiklerini ileri sürüyor. Hüseyin G., memur olduğu için faturasız ödeme yapmayı kabul etmediğini anlatıyor.

Hüseyin G., şunları yazıyor:

“Samsun Medical Park Hastanesi'nde 40 günlük bebeğimin dil altı bağını kestirmek istedik. Geçen yıl 10.000 TL olan işlemin yeni yılda 15.000 TL olduğunu, bu hastanede doğum yaptığımız için 10.000 TL'den yardımcı olacaklarını, sendika indirimi uygulanınca 8.000 TL ödeyeceğimi söylediler. Skandala bakın ki kredi kartı ile ödeme almadılar. ‘Para transferi yapayım’ dedim, ‘Yok’ dediler. Elden nakit istediler. Faturasını sordum, yokmuş! Devletin bir memuru olarak kabul etmedim. ‘Yok indirim yapamayız, yok KDV var’ dediler. Tartıştık. ‘Doktor mu böyle istiyor?’ diye sordum. ‘Hastane yönetiminin kararı’ dediler. ‘Koskoca Medical Park devletten vergi mi kaçırıyor?’ diye sordum, sustular!

Çorum’dan geldiğim ve bebeğim için önemli olduğu için mecburen bu operasyonu yaptırdım. Ancak ‘Ben 5.000 TL fazla öderim, size vergi kaçırtmam’ diyip 15.000 TL'den işlem yapıp sendika indirimiyle 12.000 TL ödedim. Bu operasyon 1 dk sürdü ve sargı bezi dışında hiçbir tıbbi malzeme kullanılmadı.

Eşim 40 gün önce bu hastanede doğum yaptığında taburcu işlemleri sırasında başka bir hastanın böyle bir diyaloğuna şahit olmuştum. SGK ile maliyeye şikayetimi yaptım. Hastanenin gücü dolayısıyla ve yaşadığım olaya dair elimde kanıt olmadığı için sonuç çıkacağını sanmıyorum. Evet, inanılmaz ama koskoca Medical Park Hastanesi kayıt dışı tahsilat yapıyor. Bu nerden baksanız rezalet, nerden baksanız skandalın daniskası!”

Önceki ve Sonraki Yazılar
İsmail Saymaz Arşivi