Mehmet Tezkan
Eyy hükümet vergimi varlıklıya peşkeş çekme!
Hükümetin yegane temsilcisi, AKP genel başkanı dün partisinin milletvekillerine hitap ederken dedi ; ‘açıkladığımız program amacına ulaşmıştır, milletimiz tedbirlerimizi takdirle karşılaşmıştır’
Erdoğan’a sorum şu..
Ortada ekonomi programı falan yok da hadi var diyelim.
Hadi güvendik, inandık diyelim…
Hadi kandırmadığınızı düşündük diyelim…
Bu düşünceyle paramızı dövize bağlı mevduat hesabına yatırmaya kalktık diyelim…
Gidin bankaya hesap açabilecek misiniz?
Hayır..
Çünkü bütçede yeri yok çünkü yasası yok. Ek bütçe yapılması lazım. TBMM’nin onaylaması lazım. Uygulama başlamadı ama AKP Genel Başkanı ‘amacına ulaştı’ diyor, milletin aldıkları tedbirleri takdirle karşıladığını iddia ediyor.
Neye dayanıyor?
Türk lirasını götürüp kur garantili TL hesabına yatıran tek bir kişi bile yok…
Çünkü bankalar kabul etmiyor…
Dövizini bozup Türk lirasına geçen de yok. Varsa bile esamisi okunmayacak miktardır. Bankalarda 231 milyar dolar var. ( Euro dahil) Bunun 141 milyar doları gerçek kişilere ait. Gerisi şirketlerin.
141 milyar dolar çözülür mü?
Hayır…
Eee, Erdoğan hangi veriye dayanarak son hamlesinin çok başarılı olduğunu söylüyor?
Ne olur ‘dolar 18 liradan 12.50’ye, Euro 20 liradan 14.50’ye indir ya daha ne’ demeyin.
18 liradan, 17 liradan doları gecenin o saatinde kim bozdurdu? 1 milyar 750 milyon dolardan söz ediyorum. Piyasalar kapalı olduğu saatte Erdoğan’ın ‘ TL’yi dolara bağladım’ açıklaması üzerine dolarını satan kim?
Bu ülkede MASAK diye bir kurum var. Bağımsız olması gerekir. O gece kimlerin 18’den dolarını satıp ertesi sabah 11 liradan yeniden dolar aldığını araştıracak mı?
Daha doğrusu araştırmaya gücü yeter mi?
Şunu da söyleyeyim; dolar ocak ayında 7 lira 20 kuruştu şimdi 12 lira 50 kuruş.
İnmiş mi, çıkmış mı?
Erdoğan Türk lirasını dolara bağlamasının sonuç verdiğini söylüyor ya, herhalde gece yarısı dolarını satanları kastediyor olmalı.
Bir de şu var… Hazine bizlerden topladığı vergileri kamu yararı olmayan kaynağa nasıl aktaracak?
Hukukçulardan bu sorunun yanıtını bekliyorum.
Demem şu.. Benim vergimi Ali’nin, Veli’nin parasını korumak için nasıl dağıtacak?
Ali efendinin 100 bin dolarını korumak için verdiğim vergiden ona kaynak aktarılacakmış. 100 bin doları değer kaybetmesin diye vergimi hibe edilecek.
Erdoğan’ın büyük projesi bu…
Eyy hükümet sana vergimi bu nedenle mi veriyorum?
Ali efendinin servetini korumak için benden aldığı vergiyi ona nasıl aktarırsın? Bunun adı servet aktarımı değil mi?
Eyy Muhalefet de diyeceğim. İki gündür ortalığı inletmeniz lazım. Vatandaşın vergisinin Ali efendinin parasının nasıl garantisi olabilir diye bas bas bağırmanız lazım.
Pardon, sesinizi duyamadım!..
Son sözün de medyaya… 1979 yılında beri bu meslekteyim. Askere darbe döneme dahil bu kadar korkak , bu kadar yalaka medya görmedim. TL’ye güven diye manşetler atıyorlar. Yahu hükümet TL’nin değerini arttırmadı. Tam tersi Türk Lirası’nı doların uydusu yaptı.
Sormadan edemeyeceğim tek kişilik hükümet bilerek ve isteyerek TL’nin değerini düşürürken neredeydiniz?
TL sevdanız önceki akşam mı arttı?
Yaptığınız ayıp, bu kadar eğilmenize bükülmenize üç kuruş kazanacağım diye ( tabii ki çalışanlara değil, yönetenlere söylüyorum) halka her gün yalan söyleyerek mesleğimizi iki paralık etmeye vicdanınız nasıl izin veriyor?
Vicdanımızı öldürdük diyorsanız, sözüm yok.
Çünkü biliyorsunuz; insan ilk günahı kendine karşı işler. İnsan önce vicdanını öldürür gerisi teferruattır. Cinayette işler, hırsızlıkta yapar, haber gizler, olayları çarptırır, dün attığınız manşetleri atar…
Önceki akşam Erdoğan’ın açıkladığı TL’yi dövize bağlayarak örtülü faiz arttırma kararı bize şu gerçeği bir kez daha gösterdi.
Ülke yönetilemiyor.
Ülkenin yönetilmediğini biliyorduk, elimizde birçok örnek vardı ama bu bardağı taşıran son damla oldu.
Maliye Bakanı üzerinde çok çalıştık diyor ya, açıkladıkları yeni formülün uygulama imkanı yok. Çünkü yasası yok, çünkü bütçede yeri yok…
Sözümün ispatı…
Gidin bankaya kur garantili hesap açtırmaya kalkın bakalım banka kabul edecek mi?
Edemez. Çünkü Maliye Bakanı’nın ‘gözlerimin içine bak
ın demesi dışında’ ortada somut bir adım yok.
Son cümle şu: Ömrünü tüketmiş bir hükümetin son çırpınışları hepimizi batırıyor. Hani boğulan insan kendini kurtarmaya çalışan kişinin boynuna sarılır onu da batırır ya..
Ülkenin durumu aynen budur…
AKP ben batıyorsam hep birlikte batacağız diyor..
İşin aslı bu…