Sezin Öney
CHP'nin Taksim'den Vazgeçmemesi Son Derece İsabetli
Cumhuriyet Halk Partisi, 1 Mayıs İşçi Bayramı’nda İstanbul’da Taksim Meydanı’ndan vazgeçmemesi, son derece isabetli bir karar.
Neden mi?
Ekonomik krizin, dişlerini giderek daha sert biçimde geçirdiği bu dönemde, 1 Mayıs’ın tüm emekçiler; hayatı emeğinin karşını alamayan bu ülkenin ezici çoğunluğu olarak bambaşka bir anlam taşıyor.
Sadece işçiler-mavi yakalılar değil; beyaz yakalılar, hizmet-servis sektörü çalışanları (kuryeler, AVM çalışanları ve ötesi), işsizler, emekliler, kadınlar, gençler, çevre ve diğer tüm alanlardaki aktivistler, sendikalar, sivil toplum kuruluşları ve toplumun “itirazı olan” tüm farklı kesimlerini bir araya getirebilecek bir dönüm noktası olabilir-olmalı Türkiye’nin 1 Mayıs 2024’ü…
“Sokakların, anayasal bir hak olan toplantı ve gösteri hakkına sahip çıkmanın; anayasal vatandaşlık haklarını ve vatandaşlık onurunu talep etmenin doğal mecrası olmaktan çıkarılmasının vakti gelmedi mi?” sorgulamasının en doğru zamanı şimdi.
“Sokak”, sembolik de bir anlam taşıyor: sokağı geri almak; ifade özgürlüğü başta olmak üzere hak ve özgürlüklerini de geri almayı başlamak anlamına geliyor.
İstanbul, Türkiye’nin en büyük metropolü olarak, diğer metropoller ve ülkenin genelinin yönelim ve algılarını; ülkeye egemen ruhun, yaklaşım ve “öncü” ayarlarının kurgulandığı bir odak noktası.
1 Mayıs’ın; Taksim’in yasaklanması, tüm Türkiye’de de, sokağı ve “sokak” kavramının gerçek manası ötesinde sembolize ettiği hak ve özgürlüklerin kısıtlanması, yasaklanması, askıya alınması demek.
SARAÇHANE’DEN TAKSİM’E
Dahası; CHP’nin bu konudaki çağrısı ve programı da son derece doğru:
Genel Başkan Özgür Özel ile birlikte milletvekilleri ve parti yönetimi, İstanbul İl Örgütü öncülüğünde Saraçhane’de bir araya gelecek. Buradan da Taksim’e kitlesel olarak yürüyüş düzenlenecekler. CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, “1 Mayıs’ta Taksim’e” çağrısını sosyal medya üzerinden paylaşan kişi oldu.
Çelik, X hesabından yaptığı paylaşımda, “1 Mayıs’ta Taksim’e! Emeği, adaleti, sömürüden arınmış düzeni savunmak için hep birlikte Taksim’e yürüyoruz. 1 Mayıs Çarşamba Toplanma alanı: Saraçhane Saat: 10.00” demişti.
“Saraçhane”nin sembolik “önemleri” var:
Hatırlayalım: İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, 14 Aralık 2022'deki duruşmaya katılmayan İmamoğlu, duruşma devam ederken sosyal medya hesaplarından İstanbul halkını Saraçhane’ye davet etmişti.
Mahkeme, akşam saatlerinde İmamoğlu hakkında 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası ve siyasi yasak kararı verdiğini açıkladı. Bu nedenle Saraçhane, “siyasi yasaklar” gibi, yargı siyasallaşması ve muhalifleri tasfiye için araçsallaşmasının da sembolü. Diğer bir deyişle, siyasetin yok edilmeye, ortadan kaldırılmaya çalışılmasının… Ve aynı zamanda, siyasetin zaferinin de sembolü: Tüm eşitsiz, adaletsiz seçim ortamına, iktidarın devletin tüm imkanlarını kullanarak yarışmasına rağmen, 31 Mart seçimlerinde elde edilen muhalefet zaferinin de sembolü Saraçhane…
Sadece İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni kazanmakla da kalmadı CHP; ilçe belediye başkanlıklarının sayısı da 14’ten 26’ya çıktı. Bu nedenle, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın bulunduğu Saraçhane, tüm İstanbul ve ötesinde Türkiye’de toplumsal muhalefetin yerel seçimlerdeki zaferinin sembolleştiği bir nokta…
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, milletvekilleri, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul il ve ilçe örgütlerinin bir arada, dayanışarak, aynı hedefe doğru yürümesinin de, başlı başına önemli bir sembolizmi var.
2 MAYIS’A DOĞRU…
1 Mayıs’tan ödün vermemek CHP için, “2 Mayıs”ı da sınamak anlamı geliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, CHP lideri Özgür Özel ile 2 Mayıs’ta görüşmesi öncesi 1 Mayıs’a vereceği tepkiyi ölçüp biçmesi gerekecek.
Sert bir güvenlik güçleri müdahalesi Erdoğan’ın “yeni anayasa” başta olmak üzere, muhalefetle kurmak zorunda olduğu diyaloğu başlamadan baltalayacak.
CHP’nin, yerel seçimlerde ilk kez veya yeniden kazandığı İstanbul’daki 26 ilçenin örgütü, kitlesi, insanlarına mı sert güvenlik güçleri müdahalesi gerçekleşecek?
Taksim’e yürüyüşün müdahalesiz gerçekleşmesi ise, “sokağı” vermek demek…
Ve hatta, bir anayasal hakkı da vatandaşlara teslim etmek manasına geliyor. DİSK, Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) 12 Ekim 2023 tarihli kararından bir bölümü sosyal medya hesabından paylaşarak 1 Mayıs'ta Taksim'e çağrısını yinelemişti:
Paylaşımda AYM kararının şu bölümüne yer verilmişti:
“ ... işçi ve sendika kültürünün yapı taşlarından biri olan Taksim Meydanı yalnızca 1 Mayıs günü orada bulunanların dayanışmasını değil aynı zamanda emekçilerin ortak hafızasının varlığını göstermektedir. Bu durumda kendisini o kültürün bir parçası olarak gören her kişinin 1 Mayıs günlerinde Taksim Meydanı'nın ifade ettiği anlamı doğrudan tecrübe etmek ve edindiği tecrübeyi kuşaklar boyunca aktarmak için orada bulunma hakkı vardır. 1 Mayıs'ın Taksim Meydanı ile özdeşleşmesi nedeniyle anılan mekânın sınırlanması aktarılmak istenen düşüncenin de sınırlanmasına neden olmaktadır.”
1 Mayıs, 2 Mayıs’ta Özgür Özel tarafından gündeme getirileceklerin de, tüm toplumsal muhalefet tarafından gündeme getirilmek istenenlerin dile geleceği gün olacak.
Bu arada, 1 Mayıs sonrası 2 Mayıs görüşmesi Beştepe’de gerçekleşirse; ekonomik kriz tedbirleri nedeniyle kamuda tasarrufun bilfiil Beştepe ile başlamasının da, Özel tarafından gündeme getirilmesi için güzel bir fırsat olacak…