Haritalar kırmızıya dönerken Erdoğan 'lebaleb' kongrelerde

Cumhurbaşkanı Erdoğan partisinin Gençlik Kolları Toplantısı'nda katıldı. Kongrede yine sosyal mesafe kurallarına uyulmadı. Erdoğan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun annesinin cenazesine de katılmış orada da tedbirlere uyulmamıştı.

Erdoğan'ın kongrede konuştuğu sırada İstiklal Caddesi koronavirüs tedbirleri kapsamında kapatılmış, vatandaşlar caddeye alınmamıştı. İçişleri Bakanlığı ise "8-15 Mart'taki sokağa çıkma kısıtlamalarına uymayan 25 bin 372 kişi hakkında adli/idari işlem yapıldı" açıklamasın yapmıştı. Ek olarak, bugün Sağlık Bakanlığı tarafından açıklanan haritada 'çok yüksek riskli iller' arasında yer alan Edirne'de ev ziyaretleri yasaklandı. Normalleşmenin başladığı 1 Mart tarihinden bu yana koronavirüsten 851 kişi hayatını kaybetti. Öte yandan yine Sağlık Bakanlığı tarafından açıklanan koronavirüs tablosunda vakaların her gün arttığı görülüyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına gençlik kollarında görev alan isimleri tebrik ederek başladı. "Gençler, ben de aşığım sizlere. Sizde bu heyecan oldukça, bizde de bu aşk olmaz mı? Bu salonları tıklım tıklım dolduran gençlerimizle beraber sadece 2023 değil, 2053 ve 2071... Yürüyoruz ve millet de yürüyor arkamızdan" diye konuşan Erdoğan, "Sizler oyunda oynaşta olmak yerine elinizi taşın altına koyan Fatih’in torunlarısınız” diyen Erdoğan, 15 Temmuz darbe gecesi üzerinden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na bir kez daha yüklendi.

 

whatsapp-image-2021-03-15-at-16-41-16.jpeg

whatsapp-image-2021-03-15-at-16-41-16-1.jpeg

whatsapp-image-2021-03-15-at-16-41-16-2.jpeg

Hiçbir tedbirin alınmadığı görülen salonda açıklamalarda bulunan Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:

Sizler oyunda oynaşta olmak yerine ülkemiz ve milletimiz için elini taşın altına koyan Fatih'in torunlarısınız. Üniversite ilim yapan, tarlada alın teri döken her alanda Türkiye'yi omuzlayan güçlersiniz. Sizler bozgunculara karşı kardeşliğimizin, bölücülere karşı birliğimizin teminatısınız. Sizler aklını, ruhunu ve geleceğini sınır ötekisindeki hainlere veren değil, kendi ülkesine hizmet etmeyi temel gören fazilet abidelerisiniz. Sizler Yunus'un diliyle seslenen, Mevlana'nın gönlüyle bakan Hacı Bektaş'ın kalbiyle seven Anadolu'nun evlatlarsınız. Yarının Türkiye'si sizlerin omuzlarında yükselecektir.

Sizlerle her bir araya gelişimde ısrarla hayal kurmanızı, hayallerinizin peşinde koşmanızı istiyorum. Biz hayalimizi de hedefimizi de hayatımızı da mücadelemizi de Allah'ın rızasına ve millete hizmete adayan bir anlayışın sahipleriyiz. Üzüntüyle belirtmemiz gerekir ki uzunca süre bizi oyalamayı başardılar. Nice fikir ve sanat insanımız ömrünü bu yolu açmaya vakfetmiştir. Siyasette ise Menderes'ten Özal'a, Erbakan'dan Türkeş'e kadar vizyon sahibi liderler bu mücadeleyi sürdürdü.

Kılıçdaroğlu'na yüklendi: Bitiksin

15 Temmuz'u unutmayın, bu kardeşiniz Atatürk Havalimanı'na indiğinde birisi vardı. O kişi tankların arasından kaçıp, Bakırköy Belediyesi'ne sığındı. Hayatın korkuyla geçmiş, korkaksın, bitiksin. Bu işler korkakların, bitiklerin işi değil. Bu yürek ister, sandalda kürek değil. Bu tarihi mücadeleyi biz başarıya ulaştırdık. Yeni şahlanışın altyapısını da kurduk.

Eskiler su-i misal emsal olmaz derler. Bu ifadeyi sizler de hayatınızın merkezine yerleştirmelisiniz. Her yerde olduğu gibi siyasette de kötü örnekler olacaktır. Başkalarını kötüleyerek, başkalarının emeğinin üzerine basarak bunu yapmaya çalışanları göreceksiniz. Mesela hakkı ve hakikati araştırmak, bulmak yerine yalanı, iftirayı siyasetlerinin merkezine yerleştirenleri göreceksiniz. Yalanların er geç ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır. Siyaset yoluyla ülkesine, şehrine, halkına hizmet etmek, eser kazandırmak yerine kısır hesaplar peşinde koşanlar göreceksiniz. Milletimiz o engin ferasetiyle ülkesi için çalışanla kendisi için çalışanı ayırır, sandık önüne geldikleri zaman verir. Halkın gönlünü kazanarak iktidar olmak yerine, darbecilerin, dış mihraklara sığınanlar göreceksiniz sakın örnek almayın. Ülkesini kalkındırmak için proje üretmek, plan hazırlamak yerine sadece siyaha beyaz diyerek güya siyaset yapanlar göreceksiniz. Değişim hayatın bir gerçeğidir ama ilkesizliği, arsızlığı, ilkelliği yüceltmeye kalkanların akıbeti mahcubiyettir. Lafa gelince davadan söz edip, çıkarlarına dokunulunca istikameti bozanlar göreceksiniz örnek almayın. Tarihin her döneminde bu tür ihanetlerin sonu acı şekilde bitmiştir. Kendi marjinal görüşlerini, fıtrata aykırı görüşlerini çağdaşlık olarak pazarlamak isteyenleri örnek almayın.