Nurcan Çalışkan - Halk TV

Çin güneş enerjisi markası CSUN, 2012 yılında AKP'nin teşvikiyle kurulan, açılışını Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız'ın yaptığı CSUN Eurasia Enerji Sistemleri fabrikasında çalışan 400 işçinin kıdem ve ihbar tazminatlarını vermeden ülkeyi terketti. 1 yıldır haklarını almak için uğraşan işçiler karşılarında hiçbir muhattap bulamıyor. Birleşik Metal İş Sendikası’na bağlı işçiler, İŞKUR’un Ücret Garanti Fonu kapsamında üç aylık maaşlarımızı karşılayacak ödemeği de gerçekleştirmiyor. İşçiler yasal olan haklarının kendilerine verilmesini istiyor.
 

1 yıldır 400 işçinin maaşlarını ve kıdem tazminatlarını almaları için mücadele ettiklerini vurgulayan Birleşik Metal İş Sendikası Şube Başkanı Necmettin Aydın, “CSUN Fabrikası’nın yapmış olduğu hak gaspıyla mücadele ediyoruz. 2012 yılında hükümetin teşvikleriyle Çin’den gelip Tuzla Serbest Bölgesinde güneş panelleri üreten bir fabrika bu. Şu anda zaten faaliyette değil. Biz 1 yıldır hakkımızı alamıyoruz. Bizi muhattap alacak bir devlet yetkilisi dahi bulamıyoruz.” dedi.

“Fabrika yetkilileri işçilerin maaşını ödemeden ülkeyi terketti”

2012 yılında üretime başlayan fabrikada kısa sürede sıkıntılar yaşandığına dikkat çeken Aydın, “Fabrikada çalışan işçiler ağır çalışma koşullarından dolayı ve ücretlerini zamanında alamadıkları için örgütlenme talebinde bulundular. Biz de 2015 yılında örgütlenmemizi gerçekleştirdik ve iki dönem toplu iş sözleşmesi yaptık yani dört yıllık örgütleme dönemimiz oldu. Daha sonra CSUN Fabrikası 2018 yılında çeşitli ekonomik gerekçeler göstererek, fabrikada çalışan bütün arkadaşlarımızı kıdem ve ihbar tazminatlarını ödemeden işten çıkardı. Hemen sonrasında da fabrikanın yetkilileri Türkiye’yi terk ettiler.” diyor.

"Fabrikanın tüm mallarını bankalar haciz koymuşlar"

CSUN Fabrikası yetkililerinin ülkeyi terketmesinden hemen sonra hukuk mücadelesi başlattıklarını ifade eden Aydın, “Bu gibi durumlarda işçilerin kıdem tazminatlarını ihbar tazminatını karşılayacak bir hukuki zemin yok. Dolayısıyla sendika olarak, işçiler çıktıktan sonra kıdem ve ihbar tazminatı alınması için mallar üzerinden yani hammadde ve makinalar üzerinden haciz girişiminde bulunduk ancak daha önceki süreçlerde kredi aldıkları için fabrikanın tüm mallarını bankalar haciz koymuşlar. Biz de fabrikanın bütün mallarının satıldığına dair mahkemeye başvurduk icra dairelerinden müfettişler geldiler baktılar. Biz kesinleşmiş haciz vesikası almak istedik. Mahkemede tarafından kesinleşmiş haciz vesikasına gerek olmadığı ve geçici haciz vesikasının yeterli olacağı söylendi. Bize geçici haciz evrakı verdiler. Bunu üzerine geçici haciz vesikası ve kendi aldığımız kesinleşmiş haciz vesikasıyla birlikte İŞKUR’a müracaat ettik.” şeklinde konuşmasına devam etti.

“İŞKUR’un ödemesi gereken 3 aylık maaş yasal hakkımız”

İŞKUR’a mahkemenin kararını sunduklarını ve fabrikada artık satılacak bir mal, makina kalmadığını beyan ettiklerini söyleyen Aydın, “Bu gibi durumlarda iflas eden ve ücret ödeme güçlüğüne düşen fabrikaların işçilerine İŞKUR’un Ücret Garanti Fonu kapsamında ödenmesi gereken üç aylık maaşımızı bütün hukuki girişimlerimize rağmen bir türlü alamadık. İŞKUR’un ödemesi gereken 3 aylık maaş bizim yasal hakkımız. Onlar da ödemediler. Maalesef fabrikada çalışan 400 arkadaşımız mağdur oldular ve 1 yıldır haklarını almak için mücadele ediyorlar. Burada bir mağduriyet var devletin ödemesi gereken üç aylık maaşlarını alıp arkadaşlarımızın mağduriyetin bir kısmının giderilmesini talep ediyoruz.