Samsun Pir Sultan Abdal Kültür Derneği'nde aşure günü

Samsun'da Muharrem ayı kapsamında, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Samsun Şubesi Cemevi bahçesinde, 1 tona yakın aşurenin dağıtımı yapıldı.

Samsun’da Muharrem ayı nedeniyle çeşitli etkinlikler düzenlendi. Bu kapsamda dün Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Samsun Şubesi Cemevi bahçesinde, CHP Samsun milletvekilleri Neslihan Hancıoğlu ve Kemal Zeybek, Samsun Valisi Zülkif Dağlı, CHP Samsun il Başkanı Fatih Türkel ile çok sayıda davetli tarafından Samsun PSAKD’nin hazırladığı 1 tona yakın aşurenin dağıtımı yapıldı.

Samsun’da Muharrem ayı etkinlikleri çerçevesinde 10 gündür gerçekleştirilen lokma paylaşımının ardından dün PSAKD Samsun Şubesi tarafından hazırlanan 1 tona yakın aşure dağıtıldı. PSAKD Samsun Şube Başkanı Cem Sultan Ermiş, aşure dağıtım töreninde şöyle konuştu:

'Kerbela’nın mirası, İmam Hüseyin’e ağlayıp, Yezit gibi davranmamaktır'

“Öncelikle bu acılı günümüzün sonunda sizlerle bir ara olmaktan mutluyuz. Sevgili canlar Kerbela insanlık tarihinin, en acı dramlarından birisidir. İki cihan selveri Hazreti Muhammet Mustafa’nın getirdiği ilim, torunun kanlarıyla boğulduğu bir gündür. Onun için, Anadolu coğrafyasında bu acı çok daha fazladır. Ehlibeyti katleden, Emevi zulmü, Maveraünnehir yani son Asya’da Türkmenleri kıymıştır. Kuteybe denen zalim Emevi komutanı, Meveraünnehir bölgesinde en vahşi katliamlarını biz Türkmen Yörük boylarına yapmıştır. Onun için Anadolu’daki, yaşayan Yörük, Türkmen hangi inançtan olursa olsun, tüm insanlar Kerbela’nın da Hüseyin’in acısını yüreklerinde hissettiler. Kerbela’nın bize mirası nedir diye sorarsanız, İmam Hüseyin’e ağlayıp, Yezit gibi davranmamaktır. İmam Hüseyin’e ağlayacağız, ama Yezitleşmeyeceğiz. Çünkü bu coğrafya da Aliler, Hasanlar, Hüseyinler çoktur. Ama Yezitler yoktur. Yezitlere de bu topraklarda yer yoktur. 12 boyunca siz canlarımızla lokmamızı paylaştık. Bir imeceyle bir gönüllülükle yaptık. Burada emekleri geçen canlarımızı bacılarımızı anmadan yapamam. 12 gün boyunca da bugünkü aşuremize hem oruç tutarak hem de bu sıcakta hizmet eden herkese sonsuz teşekkür ederim.”

CHP Samsun Milletvekili Neslihan Hancıoğlu da kısa bir konuşma yaparak şunları ifade etti:

“Muharrem ayının bu güzel gününde, bu güzel pazarında Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Samsun Şubesi’nin değerli yönetimine bizim için hazırladığı emek verdiği, bu aşure gününde bizleri bir araya getirdikleri için emek veren herkese çok teşekkür ediyorum.”

'Biz Hz. Muhammed’in, ehlibeytini soyunu tüketenlerden değiliz'

CHP Samsun Milletvekili Kemal Zeybek ise şunları ifade etti:

“Tarihte hüzünlü ve sevinçli günlerimiz olmuştur. Bugün hüzünlü bir günü anmak için, yeniden bu tür olayların yaşanmamasını dileyerek, bir arada bulunuyoruz. İslamiyet’in varoluşuyla Müslümanların, yaşam şekilleri değişiyor. İslamiyet dünyanın en son dini, her şeyin en sonu en son mükemmeli olandır. Onun içindir ki İslamiyet de son din olarak mükemmel bir dindir. Biz Allah’ın birliğine, Hazreti Muhammed’in son peygamber olduğuna, Kur’an-ı Kerim’in çok büyük kutsal son kitap olduğuna inananlarız. Bizim açımızdan çok önemli. O zaman hazreti Muhammed’in damadı kim? Hz. İmamı Ali, torunları kim? Hz. İmam Hasan ve Hz. İmam Hüseyin, şimdi tarihe bakıyoruz. Hz. Muhammed’in tüm soyunun sopunun neslinin, ecelleriyle ölmediklerini görüyoruz. Siz şöyle düşünün beni çok seviyorsunuz ama çocuklarımı ve torunlarımı da öldürmekten kaçınmıyorsunuz. Bu ne biçim iştir? Böyle bir anlayış böyle bir din, böyle bir yönetim olabilir mi? Böyle bir inanç, inananlar olabilir mi? Biz Hz. Muhammed’in ehlibeytini, soyunu, sopunu neslini tüketenlerden değiliz. Olmak da istemiyoruz. Tabii Kerbela vakası katliamı, tarihte çok önemli. İnsanları bir şekilde ikiye ayırmıştır. O günkü koşullarda Emevi’nin Yezid’in ordusuyla, onun karşısında ona biat etmeyen Hz. İmamı Hüseyin’in yoldaşları. Ne için öldürülüyor Hz. İmamı Hüseyin’in kendisi ve yoldaşları? Değerli Canlar iktidar kavgası, ben yöneteceğim kavgası. Tarihte bu kavgalar devamlı olmuştur.

'Dini inançlarımızı da siyaseten yönetmemek için var olmalıyız'

Biz bu olan olaylardan ders çıkararak bugünün koşullarında inanç değerlerimizi, siyaseten karıştırmamak, dini inançlarımızı da siyaseten yönetmemek için var olmalıyız. Bunun duruşunu sergiliyoruz. Bunun içindir ki Emevi döneminde Muaviye’nin oğlu Yezit, iktidarı elinde tutabilmek için, iktidarda kalabilmek için, son peygamberimiz Hz. Muhammed’in tüm soyunu sopunu katletmiştir. Bütün bunları konuşurken bugünkü koşullara Alevi ve Sünni meselesi olarak da konuşmuyorum. Çünkü bu olayı Alevi’siyle Sünni’siyle reddedenleriz. 13.yy’de İslamiyet’i Anadolu’da yayan başta Hacı Bektaşi Veli olmak üzere onunla birlikte aynı yüzyılda Mevlana’nın Anadolu’da bulunduğunu görüyoruz. İslamiyet’in yayılması İslam Cumhuriyet’inin gelişmesini sağladıklarını görüyorum. Hacı Bektaşi Veli kendi felsefesiyle İslamiyet’in yayılması için memleketin her köşesinde mücadele etmiştir. Şu bir gerçektir Alevi ve Bektaşi kültüründe cem vardır. Hacı Bektaşi Veli’nin dergâhında da cem vardır. Hz. Mevlana’nın da dergâhında cem vardır. Ama Hacı Bektaşi Veli’nin dergâhındaki cem devam ederken Hz. Mevlana’nın dergâhındaki cem durdurulmuştur. İslamiyet’te bir de Nesimi olayı vardır. Bir insanın öldürülüp derisinin yüzülmesi ne demektir? Bu vahşi bir olaydır. Ne yazık ki İslam dünyasında bu da yaşanmıştır. Gelmiş olduğumuz bugünün koşullarında cem, cemin olduğu yerde cemin postunda “dede” oturur, Alevi kültüründe, Bektaşi kültüründe, Alevi Bektaşi kültüründe, baba oturur. Onun haricinde o köşede o postta ondan önde kimse yoktur. Devletin yönetiminde kim olursa olsun, o postun sahibi dededir ve babadır. Tarihte Hacı Bektaşi Veli’nin, Pir Sultan’ın, Yunus Emre’nin ve tarihteki tüm nefesi olan zatların önlerin de eğilmek, bizim için bir farzdır.”

'Adaletli davrananlar her zaman var olmaya devam edecek'

Samsun Valisi Zülkif Dağlı da şöyle konuştu:

“O günler acı günler. Şehitlerimiz oldu. Hz. Hüseyin’in dünyamızı, şehadeti, yine yanındaki arkadaşlarının ehlibeyt şehadeti, hepimizi İslam o tarihten beri yaralayan, en önemli aslında kangren olan vakamız. Tabii biz bundan sonra nelere bakacağız. Birlik beraberlik, hoşgörü bir arada olma, yine hal hatır sorma, yine yanlışları telafi etme, bunların üzerinde herhalde daha fazla durmamız gerektiğini düşünüyorum. Bizim Anadolu İslamında Anadolu Müslümanlığında yine gazilik geleneğimiz var. Hacı Bektaş Veli’miz bu geleneklerin en başında gelen, yine ışık saçan evliyalardan bir tanesidir. Türk insanı her zaman iyileri anar ve İslam dünyasında da bu haslet her zaman vardır. İyiler denince nedir? Bizim her hanemizde, her ailemizde, yakınımızda mutlaka, bir Hz. Hüseyin ismi vardır, bir Ali ismi vardır, bir Fatma ismi vardır, bir Hasan ismi vardır. Siz hiç çevresinde bir çocuğuna, torununa Yezit ismi koyanı gördünüz mü? Çünkü yoktur ve onlar o günle birlikte yok olup gitmişlerdir. İnşallah bir daha da olmayacaklardır. Ama her zaman doğrular doğrunun yanında olanlar adaletli davrananlar her zaman var olmaya devam edeceklerdir”

Konuşmaların sonunda PSAKD Cemevi’nin Dedesi Emrah Çolak’ın duasıyla aşureler dağıtıldı.

Kaynak:ANKA