Giresun’un Eynesil ilçesinde kayıtlara intihar olarak geçen 11 yaşındaki Rabia Naz’ın ölümüyle ilgili şüpheler yoğunlaşırken olayın kaza olabileceğine ilişkin birçok delil ve bilgi ortaya çıktı.

Baba Şaban Vatan’ın dedektif gibi iz sürerek ulaştığı deliller ve soruşturmadaki ‘tuhaflıklar’ ‘neden kaza ihtimali araştırılmıyor’ sorusunu Türkiye’nin gündemine getirdi. Görele Cumhuriyet Savcılığı’nın yürüttüğü soruşturmada dosyanın Adli Tıp Kurumu tarafından incelenerek kaza olup olmadığının açığa kavuşturulması gerekiyor.

Karar'dan Seda Çakır ve Tolga Şen'in haberine göre, dosyada Rabia Naz’ın ölümünün intihar olarak kayda geçmesine neden olan tek fiziki delil bulunuyor. Rabia Naz’ın atladığı ya da düştüğü ileri sürülen evin teras katında bulunan okul çantası... Çantanın bulunma şekli ise ayrı bir soruşturma konusu olabilecek iddialar içeriyor. Olay günü polis ekiplerinin gün ışığında terasta yaptığı aramada bulunamayan çanta, kayıtlara göre Rabia Naz hastaneye kaldırıldıktan sonra polisin 3. aramasında ailenin akraba ve komşuları tarafından bulundu. Çantanın bulunduğu yerin video kaydı ve fotoğrafı ise dosyaya girmedi. Çantanın terasta bulunduğuna dair deliller sadece ‘eksik’ polis tutanağı ve emniyette masa üzerinde çekilen fotoğraf. Baba Vatan, çantanın rahatlıkla görülebilecek bir yerde olmasına rağmen neden üçüncü aramada ortaya çıktığının araştırılmasını istiyor. İddiasına göre çanta bir polis tarafından terastaki sandalyenin üzerine konarak fotoğraflandı. Bu fotoğraflar ise daha sonra dosyaya girmedi.
Olayın intihar diye kayıtlara geçmesine neden olan diğer bir delil ise kazadan 9 ay sonra Ocak’ta tamamamlan Giresun Adli Tıp Şube Müdürlüğü’nün raporu. Otopsi verileri ile hazırlanan adli tıp raporunda özetle “Rabia Naz Vatan’ın ölümünün yüksekten düşmeye bağlı genel beden travması neticesinde meydana gelmiş olabileceği kanaatini bildirir rapordur” deniyor. Ancak birçok uzman ve doktorun otopsi verilerlerden böyle bir
rapor çıkmaz dediği raporun üzerinde şüpheler bulunuyor.

AİLENİN İSTEDİĞİ YANITLAR

“Rabia Naz siyah bir Doblo’nun çarpması sonucu öldü” iddiasıyla ilgili birçoğu dosyaya da giren deliller ve süreçte
yaşanan ‘adli tuhaflıklar’ ise soruşturmanın bu yönde derinleştirilmesini gerektirecek kadar ciddi. Aralarında 155’e yapılan
ihbarın da bulunduğu deliller ve gariplikler şöyle:

-Rabia Naz’ın kaldırıldığı hastanede ilk muayeneyi yapan ve “Düşme değil, araba çarpması” teşhisi koyan ortopedi doktorunun ifadesi talep edilmesine rağmen alınmadı.
 
-Rabia Naz’ın giysileri olaydan sonra Adli Tıp Kurumu’na gönderilmedi. Bir ay Emniyet’te bekledi. 8 Mayıs 2018’de kriminal incelemeye gönderildi. İncelemede şahitlerin giysilerde gördüğü toz ve talaşlar çıkmadı. Sadece pantolon paçasında bulunan 2 damla kan rapora girdi. İlk muayeneyi yapan doktorun ‘üzerinden teker geçmiş’ tespiti yaptığı kopmak üzere olan sol ayak bilekteki kan izleri de kayıtlara girmedi.

-Olay gününe ait Rabia Naz’ın istikametiyle bağlantılı cadde ve sokaklardaki kamera kayıtları, babanın talebine rağmen saklanmadı. Görevli polis tarafından kayıtlar silindi.

-Dosyadaki deliller ve raporlar üzerinden Hacettepe Tıp Fakültesi’nden bir uzmana hazırlatılan adli tıp raporunda Rabia Naz’ın ölümünün araç çarpması olabileceği yönündeki tespit dikkate alınmadı. Aksine adli olaylarda uzman kişilere bilirkişi ya da adli tıp raporu hazırlatmanın önünde yasal bir engel bulunmamamasına rağmen savcılık, rapor veren uzmanla ilgili yasal süreç başlatılacağını açıkladı.

-Belediye başkanının oğlunun “Rabia Naz’ı dondurma yerken gördüm” dediği ifadesini, bölgedeki kamera kayıtları çürütmesine rağmen herhangi bir işlem yapılmadı. Şüpheli duruma rağmen belediye başkanının oğlu ve yeğeninin HTS kayıtlarının inceleme talebi de işleme konmadı.

-Olay günü Polis İmdat Hattı 155’e yapılan “Siyah bir Doblo kız çocuğuna çarptı” şeklindeki ihbara rağmen soruşturma bu yönde derinleştirilmedi. Aracın daha sonra oto kuaförde yıkandığı bilgisi ise araştırılmadı.

-Baba Şaban Vatan’ın iddiasına göre Rabia Naz’ın yaralanmasının ardından götürüldüğü kulube şeklindeki bina belediye ekiplerince yıkıldı. Taleplere rağmen bu binada inceleme yapılmadığı gibi yıkım işlemi de sorgulanmadı.

Rabia Naz’ın ölümüyle igili adli süreçte yaşanan garipliklerin merkezinde olduğu ileri sürülen Şaban Vatan’ın kardeşi
Muhammed Vatan’ın suç duyurusunda “İki kez akıl hastanesinde yatarak tedevi gördü” bilgisinin yalan olduğu ortaya çıkmasına rağmen konu kapatıldı.

-Muhammed Vatan’ın eşi, olay günü kayıtlara geçen ifadesinde “Rabia Naz’ın üzerinde toz ve talaş vardı” gibi ifadesindeki tespitlerden daha sonra vazgeçti. Bu çelişki de soruşturulmadı. Rabia Naz’ın atladığı ileri sürülen binanın alt kısmında iki çıkıntı (çatı) bulunuyor. Fiziken bu çıkıntılara çarpmadan aşağıya düşmesi mümkün değil. Bu gerçekleşse bile elektrik tellerine çarptıktan sonra yere düşmesi gerekiyor.