Oğuz Arda Sel’in dedesi Maltepe'de: Torunum ve 25 can için adalet aramaya geldim

CHP’nin İstanbul Maltepe’deki “Milletin Sesi” mitingine, yurdun birçok bölgesinden gelen yurttaş katıldı. Çorlu tren katliamında hayatını kaybeden Oğuz Arda Sel’in dedesi Necmettin Sel, "Torunum ve 25 can için adalet aramaya geldim" dedi.

CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu hakkındaki Yargıtay kararının ardından Bursa'dan İstanbul’a alınan "Milletin Sesi" mitinginin yapılacağı Maltepe Sahil Miting Alanı, yurdun birçok bölgesinden gelen vatandaşla doldu.

Çorlu tren katliamında hayatını kaybeden Oğuz Arda Sel’in dedesi Necmettin Sel de mitinge gelenler arasında yer aldı.

Sel, “Çorlu tren faciasında rahmetli olan Oğuz Ada Sel’in dedesiyim. Adalet aramaya geldim. Torunum 4 sene önce Çorlu’da, 8 Temmuz 2018 yılında tren faciasında feci bir şekilde rahmetli oldu. 4 senedir mahkememiz devam ediyor. Bir karış ilerlemiş değiliz. Savcı, iddianame hazırlayacak, hazırlayamıyor. Çünkü biliyor ki yukarıdan talimat var. O talimat doğrultusunda savcılık, hakim, savcı, hiç kimse hiçbir şey yapamıyor. Şimdi ben buraya torunumun ve 25 canın adaletini aramak için geldim" dedi.

'Canımı yakıyor'

Muğla’nın Köyceğiz ilçesinden geldiğini belirten Hayri Kıy, “Aynı zamanda çiftçi, aynı zamanda genç bir emekli, aynı zamanda iki tane çocuğunu eğitmiş öğretmen babası, aynı zamanda da yanında 4 tane adam çalıştıran işverenim” dedi. Köyceğiz’den dün akşam saat 20.30’da yola çıktıklarını ve kendi imkanlarıyla mitinge geldiklerini söyleyen Kıy, şöyle devam etti:

'Savaşan iki ülkeden buğday alınması çiftçi olarak canımı yakıyor'

"Adaletin yerini bulması, KPSS’de torpile, haksızlığa karşı sesimizi çıkarmak… Geçen sene almış olduğum gübrenin fiyatının 3 katına çıkmasından, ürettiğimiz portakal ve mandalinaları 2 lira gibi bir komik rakamlara satmamızdan, yetiştirdiğimiz ürünlerle yaptığımız masrafları alamıyoruz… Çiftçi tarafım kan ağlıyor. Biz kendi kendine yeten 7 ülkeden biriydik. Şu andaki durumumuz; Rusya ve Ukrayna savaşıyor, utanmadan canlı yayınla gelecek olan buğdayı, arpayı müjde gibi haber yapıyor. Bu ülke bunu hak etmiyor. Savaşan iki ülkeden buğday alınmasından, bir çiftçi olarak canım yanıyor. Hak etmiyoruz. Biz bunları hak etmiyoruz. Vekilin 5 liraya et yediği, ineğin 10 liraya saman yediği bir ülkede geldiğimiz durum, ağlanacak bir durum."

'TÜİK hangi okulda okumuş da yüzde 70 enflasyon çıkarıyor'

Esnaf olarak da 4 tane insana iş veriyorum, işverenim. 4 bin 250 artı SSK’yle (SGK primi) beraber 6 bin 200 liraya maliyeti bana. Eylül ayında almış olduğum 100 liraya tüp, 330 lira oldu. Eylül ayında kullanmış olduğum 8 bin liralık elektrik, 24-25 bin lira oldu. Giderlerimiz yüzde 300. Mucizevi bir TÜİK var, yüzde 70 enflasyon çıkarıyor. Soruyorum. Eylül ayından beri tüpü 110 liradan, 330 liraya değil de 160 liraya alan var mı bugün? Mazotu 23 liradan aşağı 12 liraya alan var mı içinizde? Bu TÜİK hangi okulda okumuş da hangi üniversiteyi bitirmiş de yüzde 70 enflasyon çıkarıyor? 31 Aralık gecesi saat 12’den sonra elektriğe yüzde 127 zam yapılıyor. Gelelim bir de 2 tane öğretmen okutmuş, KPSS’de 87 puan almış, 82 puan almış çocuklarımı AK Parti'li dayım olmadığı için işe katamıyorum. 87 puanı çiziyorlar, 61 puanı öğretmen yapıyorlar. Çünkü arkasında dayısı var. İtaat edecek insan. Ona itaat edecek.

'Tüpçüye 750 milyon dolar karşılıksız veriliyor'

Bu memlekette Çamlıca’ya 120 milyon dolara cami yapılıyor. Bu memlekette tüpçüye 750 milyon dolar alınmadan para veriliyor. Çiftçiye bu paralar verilse savaşan iki ülkeden, Ukrayna’dan ve Rusya’dan buğday alacağız diye sevinmeyiz. Şimdi bir de genç bir emekli olarak, 51 yaşında emekli olmuş bir insan olarak 3 bin 270 lira para alıyorum. Bununla 2 bin lira kira, 500 lira elektrik, 500 lira su. Ne kaldı, 270 lirayla içinizde bir ay boyunca ekmek, su, soğan, patates alıp da geçinebilecek var mı? Bu insanlar ne yapacak? Bunları dile getirmek, sesimizi duyurmak için 830 kilometre yoldan sabahlara kadar yolculuk yaparak geldik. Uyku uyumadık. Bugünümüz ve yarınımız buna feda olsun. Çocuklarımızın, torunlarımızın hayalleri gitti.”

'Bu ülkede hak, hukuk, adalet uygulanmıyor'

Gebze’den gelen Recep Erbay, "Bu ülkede hak uygulanmıyor, hukuk uygulanmıyor, adalet uygulanmıyor. Üçünün uygulanmadığı bir yerde Türk bayrağının onuru zedeleniyor. Bunlar ne zaman uygulanırsa, Türk bayrağının saygınlığı o zaman olacaktır. Ben bu amaçla, yeni bir umut olarak gelecekte bunlar yerli yerine oturursa bu bayrağımız saygınlık kazanacak" diye konuştu.

'Genç olarak haklarımızı savunmak için geldik'

Genç bir vatandaş da "Genç olarak haklarımızı savunmak için geldik. Genel Başkanı dinlemek için geldik. Fikirleri hoşumuza gidiyor. Gençler için çok iyi şeyler yapacağına inanıyoruz. Gençlerin daha çok önü açılsın. Okul konusunda olsun, hizmet konusunda olsun gençlere önceliklerin verilmesi lazım. Fırsat verilirse gençler iyi şeyler yaparlar. Vermeleri lazım bu fırsatı" dedi.

'Hayatımız düzene girsin diye geldik'

İzzet Bakan da "Mitingden beklentimiz, hayatımız düzene girsin. Çoluk çocuğumuz perişan. Hayat kolay değil yani. Her şey çok pahalı. Her şey ateş pahası. Günah yani. Herkes çile çekiyor. Yazık günah değil mi? Bu insanların vergileriyle yaşıyor insanların haklarını yiyorsunuz" diye konuştu.