Kılıçdaroğlu: Beşli çetelere kaynak aktarıldığını hiç kimse unutmasın

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Merkez Bankası’nın faiz düşürmesi hakkında, “Son altı ayda bankaların karı yüzde 400’ü aştı. Yüzde 400’ü aşıyorsa bankaların karı bankalar olağanüstü faiz geliri elde ediyor demektir. Demek ki faize karşıyım edebiyatı yapıp bankalara, finans çevrelere, belli gruplara, beşli çetelere kaynak aktarıldığını hiç kimse unutmasın” dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın Yeni Hizmet Binası Açılış Töreni'ne katıldı. Törene; CHP Sözcüsü Faik Öztrak, CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun ve CHP milletvekilleri katıldı.

Kılıçdaroğlu sözlerine, çalışmalarından dolayı Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak’a teşekkür ederek başladı.

Kılıçdaroğlu; altı siyasi parti genel başkanının bir araya geldiği “altılı masa”yı işaret ederek; “Geliyor gelmekte olan, sakın unutmayın. O nedenle umutsuz olmayın, diyorum. Az kaldı göreceksiniz. Her beraber Türkiye’yi aydınlığa çıkaracağız. Hiç kimse düşüncelerinden ötürü hapse atılmayacak. Bu ülkeye demokrasiyi, adaleti, hukuku mutlaka ama mutlaka getireceğiz. Bu bizim sözümüzdür. Altı lider bu konuda söz verdi. Altı liderin ikrarıdır" dedi.

Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:

'Yeniden Türkiye’yi, demokrasiyi inşa edeceğiz'

Hep beraber bu ülkeye demokrasiyi getireceğiz. Hakkı, hukuku ve adaleti mutlaka ama mutlaka sağlayacağız. Bundan bütün dostların emin olmasını isterim. Bütün çalışanların emin olmasını isterim. Biz demokrasi için, düşünce özgürlüğü için, çalışanların haklarının korunması için altı lider bir araya geldik. Yeniden Türkiye’yi inşa edeceğiz. Demokrasiyi yeniden inşa edeceğiz. Bundan hiç kimsenin endişesi olmasın.

'Büyükşehir belediyesi bir binayı bile yapamadı propagandası için krediyi kesiyorlar'

Ancak Türkiye’nin büyük sorunlar yaşadığını ben de biliyorum siz de biliyorsunuz. Az önce Büyükşehir Belediye Başkanımız konuştu. Binayı yaparken kredi verme sözü veriyorlar. Ama temel atıldıktan bir süre sonra krediyi kesiyorlar. Niçin? Efendim, ‘büyükşehir belediyesi bir binayı bile yapamadı’ propagandası için. Ama biz şunu yaptık; bütün belediye başkanı arkadaşlarıma şunu söyledim. Size her türlü engeli çıkaracaklar, ama sizin göreviniz şikâyet etmek değil, engeli aşacaksınız ve gereğini yapacaksınız. Başkanımız da böyle yaptı ve gereğini yaptı, bu binayı bitirdi.

'Üç Kemal’lerin kenti burası'

Tekirdağ’ın Marmara bölgesi için de Türkiye için de özel bir önemi var. Üç Kemal’lerin kenti burası. Tarihi bir kent, aynı zamanda kadim bir kent. Bu kadim kente hizmet etmek de çok güzel bir şey. Dolasıyla bu güzelliği Tekirdağlılara yaşatan değerli Büyükşehir Belediye Başkanımızı hepinizin huzurunda yürekten kutluyorum. Sağ ol başkan.

'Alın teri döken herkesin umudu, kimse unutmasın Bay Kemal olacaktır'

Sadece işçinin umudu değil esnafın da umudu. İşçinin de umudu. İşsizlerin de çalışanların da umudu. Bu ülkeye hizmet eden, alın teri döken herkesin umudu, kimse unutmasın Bay Kemal olacaktır. Bizim, saraylarda oturma gibi bir amacımız yok. Biz halk gibi yaşamak isteriz. Mütevazı yaşamak isteriz. Her evde huzurun olmasını isteriz. Her evde bereketin olmasını isteriz. Herkesin iş sahibi olduğu, herkesin huzur içinde çalışabileceği ortamların olmasını isteriz. Bizim temel amacımız daha güzel, yaşanabilir bir Türkiye, huzurlu bir Türkiye, kadın erkek eşitliğinin olduğunu bir Türkiye. Bunu isteriz biz.

'Merkez Bankası’ndan kredi alacak bankaların faizi düştü'

Son zamanlarda bazı ciddi gelişmeler var. Merkez Bankası, politika faizini bir puan indirdi. Vatandaş sanıyor ki bizim de faizimiz düştü. Hayır efendim. Taksicinin, esnafın, sanayicinin, hiç kimsenin faizi düşmedi. Ama bankaların faizleri düştü. Merkez Bankası’ndan kredi alacak bankaların faizi düştü. Ama bankaların vatandaşlara verdikleri kredilerin faizi düşmedi. O faiz giderek arttı.

'Ülkeyi nereye götürdüğünü bir rakam vererek açıklayacağım'

Faizlerin hangi noktaya geldiğini, izlenen ekonomi politikasının ülkeyi nereye götürdüğünü bir rakam vererek açıklayacağım. Son altı ayda bankaların karı yüzde 400’ü aştı. Yüzde 400’ü aşıyorsa bankaların karı bankalar olağanüstü faiz geliri elde ediyorlar demektir. Demek ki ‘faize karşıyım’ edebiyatı yapıp bankalara, finans çevrelere, belli gruplara, beşli çetelere kaynak aktarıldığını hiç kimse unutmasın.

'Kim ödeyecek 4 bin TL’yi'

Neden beşli çetelere kaynak aktarılıyor. Eğer yolu yapıyorsanız 1000 TL’ye, ona 5 bin TL’lik gelir garantisi veriyorsanız cebinizden 4 bin TL’yi alıyorlar demektir. Kim ödeyecek 4 bin TL’yi. Bu ülkenin fakiri, fukarası, işçisi, emeklisi; hep beraber ödeyeceğiz.

'Altı ayda 60 milyar TL faiz alanlar bir kuruş bile vergi ödemiyorlar'

Kur korumalı mevduat… Kur korumalı mevduatın olması için çok paranızın olması, bankaya yatırmanız lazım. Bankaya yatırdınız. Bir; faiz garantiniz var. Faizi alıyorsunuz. İki; döviz garantiniz var, döviz yükselirse parayı alıyorsunuz. Üç; vergi muafiyetiniz var, ayrıca vergiden de muafsınız. Emekçi kardeşlerim unutmayın, asgari ücret alırken vergi veriyorsunuz, ama altı ayda 60 milyar TL faiz alanlar bir kuruş bile vergi ödemiyorlar.

'Üreten, alın teri döken herkesin sorumluluğu var'

Asgari ücretli, çiftçi, emekli; yaptığı her türlü alışveriş dolayısıyla vergi öderken, kur korumalı mevduata para yatıranlar altı ayda 60 milyar 600 milyon lira gelir elde ettiler. Bunun için 5 kuruş bile vergi ödemeyecekler. Var olan iktidarın, ‘faizi indirdim’ edebiyatı yapan iktidarın aslında bir avuç tefeciye çalıştığını bütün dünyaya ben de anlatacağım siz de anlatacaksınız. Beraber anlatacağız. Şu soru aklınıza gelebilir. Dolar, avro yükseldi, ne olur? Bir; bütün milli değerlerimiz yabancı para karşısında değer kaybeder. Diyelim ki, önemli bir milli bankamız var. Daha önce 10 milyarken değeri birdenbire 5 milyar dolara düşüyor. Türkiye dünyanın en ucuz ülkesi haline geliyor. Dolasıyla bütün milli kuruluşlarımız hatta dairelerimiz çok düşük bedellerle artık satılır hale geliyor. Bu bağlamda her birimizin sorumluluğu var. Benim var. Ben bunun farkındayım. Ama bu ülkede çalışan herkesin, üreten herkesin, alın teri döken herkesin sorumluluğu var. O sorumluluğun bilincinde olarak yarın sandığa gideceğiz ve oylarımızı kullanacağız.

'Beşli çetelere çalışanları düşünün'

Sizden istediğim şudur; sandığa gittiniz, oy kullanacaksınız. Bütün ön yargılarınızı bir tarafa bırakıp vicdanınızın sesini dinleyin. Bu ülkeyi dinleyin. Bu ülkenin işsizlerini, yoksullarını dinleyin. Bu ülkede yatağa aç giren çocukları dinleyin. Beşli çetelere çalışanları düşünün. Bir de halk için vatandaş için herkes için çalışanları düşünün. Bizim hedefimiz herkes için çalışan, ülke için çalışan, alın teri döken, döktüğü alın terinin karşılığını alan herkes için çalışmak bizim boynumuzun borcudur. Bunu mutlaka hayata geçireceğiz. Herkesin böyle bilmesini isterim.

'Milletin ekmeği ile oynayanın ekmeği olmaz'

Politika faizini düşürüp bankalara büyük karlar sağlayanları düşünün. Bu; Merkez Bankası’nın iradesiz yönetiminin, saraydan talimat alıp karar alan yönetimin milletin ekmeği ile oynaması demektir. Milletin ekmeği ile oynayanın ekmeği olmaz. Bunun da her tarafta sizler tarafından anlatılması lazım.

'Umutsuzluğa kapılmayın'

İşin özeti, asla umutsuzluğa kapılmayın. Bu ülkenin güzel bir ülke olduğunu, bu ülkenin zengin bir ülke olduğunu, kaynaklarının doğru kullanıldığında sadece kendi bölgesinde değil Orta Doğu’da ve Avrupa’da en güçlü ülke olacağını, herkesin iş bulacağını, herkesin hak ettiği ücreti alacağını da kimsenin unutmamasını isterim. Bu çerçevede hareket edeceğiz. Bu çerçevede çalışacağız.

'Altı liderin ikrarıdır'

Geliyor gelmekte olan, sakın unutmayın. O nedenle ‘umutsuz olmayın’ diyorum. Az kaldı göreceksiniz. Her beraber Türkiye’yi aydınlığa çıkaracağız. Hiç kimse düşüncelerinden ötürü hapse atılmayacak. Bu ülkeye demokrasiyi, adaleti, hukuku; mutlaka ama mutlaka getireceğiz. Bu bizim sözümüzdür. Altı lider bu konuda söz verdi. Altı liderin ikrarıdır ve bunu gerçekleştireceğiz.”