Kanal İstanbul: Ankara, İstanbul'a el koymuş

Kanal İstanbul: Ankara, İstanbul'a el koymuş
Muhalafet tarafından ''Tarihin en büyük rant projesi'' olarak nitelendirilen Kanal İstanbul projesinin temeli 26 Haziran'da atılacak. halktv.com.tr, temelin atılacağı bölgede yaşananları ve gelişmeleri gözlemledi.

HAZAR DOST

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan'ın 27 Nisan 2011'de ''Çılgın proje'' olarak açıkladığı Kanal İstanbul projesinin temeli, 26 Haziran 2021'de atılacak. 

Aradan geçen 10 yılda üzerine pek çok tartışma yapılan Kanal İstanbul projesi kapsamında, Küçükçekmece Gölü'nden Karadenize uzanan bir kanal açılırken, Terkos ve Sazlıdere Barajları iptal edilecek. 

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, projenin temelinin 26 Haziran'da atılacağını açıklarken, geçtiğimiz günlerde temel noktası da ortaya çıktı. 

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın katılımıyla gerçekleşecek törenle beraber projenin temeli atılacak. 

Sazlıdere Barajı'nın hemen yanında bulunan Şahintepe Mahallesi'nden başlanacak olan projenin hazırlıkları tam gaz sürerken, halktv.com.tr olarak hazırlıkları ve bölgede yaşananları gözlemedik. 

Hafriyat kamyonlarının biri geliyor biri gidiyor

Projenin başlanacağı noktaya giden hafriyat kamyonları tam gaz çalışıyor. İSKİ'ye ait olan bölgedeki set üzerinden proje noktasına giden kamyonların sayısı oldukça fazla. Öte yandan çalışmalar sadece temel noktasıyla sınırlı da değil. Baraj çevresinde kamyonların giriş çıkış yapabilmesi için belirli alanlar oluşturulmuş. 

photo5931679466382277508.jpg

Bölgeye 72 haneli bir köyden veya akarsuyun hemen yanındaki setten gidilebiliyor. Araçtan indiğimizde ise Erdoğan ve eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal'ın olduğu pankartı görüyoruz. Seçim dönemine ait olan bu pankartta Erdoğan, Kanal İstanbul'un yapılacağı havzaya bakıyor. 

ekran-resmi-2021-06-16-09-58-51.png

''Yapmak istediklerini yapsınlar''

Set üstünden alana giderken otlayan hayvanları görüyoruz. Hayvanların sahibi, Kanal İstanbul projesine dair ''Paramı verirlerse giderim'' diyor. Şu ana kadar kimseye para verilmediğini söyleyen vatandaş, ''Ben kendime başka yerde arazi aldım zaten. Oraya gideceğim. Yapmak istediklerini yapsınlar buraya'' derken, 30 yıldır burada hayvancılık yaptığını da ekliyor. 

ekran-resmi-2021-06-16-09-57-24.png

Her noktada jandarma var

İSKİ'nin Sazlıdere İşletme Bölgesi'nin girişinde jandarma ekipleri bekliyor. Üstelik İSKİ'nin bulunduğu yer, temelin atılacağı noktanın tam karşısında. Temelin atılacağı yere ise jandarma ekipleri, gazetecilerin alınmadığını söyleyerek bizi içeri almadı. Fakat alanının şantiyeye dönüşmesi için çalışan kamyon, vinç ve kepçeleri görmemiz mümkün oldu. Kamyonların, hafriyatlarını dökecekleri yerler bile belirlenmiş. 

Kamu projesi yapılıyor ama alan özel mülk ilan edilmiş

Geldiğimiz yerden gitmeme konusunda jandarma ekiplerine ısrar ettiğimizde ise projeye dair çarpıcı bir gerçeği öğreniyoruz. Jandarma komutanı, temelin atılacağı bölgenin özel mülk ilan edildiğini belirtirken, kaymakamlık ve valiliğin izniyle içeriye girilebildiğini söyledi.

photo5931679466382277512.jpg

06 plakalı araçlar

Öte yandan bölgede bulunduğumuz sürede, birçok 06 (Ankara) plakalı araç gördük. Şantiye alanına giren ve çıkan araçlar, projede yetkisi olan kişiler tarafından kullanılıyordu.

Kanal'ın temelini asker atıyor

Şantiye bölgesinin her yanında jandarma ekipleri güvenliği sağlıyor. Ayrıca şantiyedeki kamyonlar, vinçler ve kepçeler de askerlerin eşgüdümüyle hareket ediyor. Projenin başlanacağı bölgenin, diğer arazilerden ayrılması için çit çekileceği öğrenilirken, çitler için alanlar da oluşturulmuş. 

photo5931679466382277515.jpg

Şahintepe Mahallesi dışında projenin başlayacağı noktada belediyeye ait yapılar bulunuyor. İnşaat halinde olan binalar bile var. 

Kaplumbağa

Temelin atılacağı bölgeden dönüşte ise karşımıza bir kaplumbağa çıktı. Yola doğru yürüyen kaplumbağa, acaba kamyonların seslerinden rahatsız olduğu için mi bölgeden gidiyor?

photo5931679466382277524.jpg

Yapılması planlanan bu mega projenin, sadece kaplumbağaların değil, birçok hayvanın göçmesine, ölmesine ya da yok olmasına neden olacağı daha ilk günden anlaşıldı.