İYİ Parti afet bölgesine 2 çadır hastanesi kuracak

İYİ Parti afet bölgesine 2 çadır hastanesi kuracak
İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, merkez üssü Kahramanmaraş olan 7.7 ve 7.6'lık depremlerin ardından yıkımın ortaya çıktığı 10 kentte 2 çadır hastanesi kuracaklarını açıkladı.

Partisinin genel merkezinde basın toplantısı düzenleyen İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, Pazarcık ve Elbistan merkezli depremlere ilişkin konuştu. Başkanlık Divanı üyeleri ve milletvekillerinden oluşan heyetin deprem bölgesindeki incelemelerinin devam ettiğini ifade etti.

Akşener yarın Maraş'ta

“Vatandaşlarımıza birebir ulaşarak talep ve şikayetleri, oluşturduğumuz afet ve koordinasyon merkezimize, oradan da çözüm mekanizmamızı geliştirerek hızlı bir şekilde sahaya temas etmeye çalıştık” diyen Zorlu, İYİ Parti lideri Meral Akşener’in deprem bölgesindeki çalışmaların yavaşlamasına sebep olmamak için bugüne kadar bölgeye gitmeme kararı aldığını söyledi ve Akşener'in yarın Kahramanmaraş'tan başlamak üzere deprem bölgesindeki insanlarla bir araya geleceğini duyurdu.

Akşener’in çalışmalar yürütülürken 'hassas ve koordinasyon içerisinde hareket edilmesi konusunda talimatları' olduğunu söyleyen Zorlu, “Bu çerçevede gerek genel merkezimizde gerekse sözkonusu illerimizde yoğun bir çaba ortaya koyduk" dedi. Partisinin afet ve koordinasyon merkezi başkanlığında yapılan çalışmaları aktaran Zorlu, AFAD'la yaptıkları koordinasyon çerçevesinde gönüllüleri taşıyan iki uçağın dün deprem bölgelerine ulaştığını söyledi. Sahaya inen ekiplerin kurtarma çalışmalarına katıldığını kaydeden Zorlu, süreci Genel Başkan Danışmanı Emekli Tuğgeneral Ali Demir'in yürüttüğünü aktardı.

2 çadır hastanesi kurulacak

Deprem bölgesinde ihtiyaçların karşılanabilmesi için büyük desteklerin geldiğini belirten Zorlu, "İYİ Parti olarak; 124 tır, 11 kamyon yardım malzememiz bölgeye ulaştı. Bunların dağıtımını yaparken AFAD ile koordine içinde olduk. Tırlarımızın bilhassa Hatay ve Kahramanmaraş'ta çok hızlı bir şekilde ulaştığını söyleyebilirim. Bununla birlikte 10 vilayetimize de bu yardımlarımız etap etap gitmeye devam ediyor. Gerek vatandaşlarımızın katkıları gerekse belediyelerimizin imkanları doğrultusunda 26 adet iş makinesi de bölgeye ulaştırıldı" şeklinde konuştu.

Adıyaman'da 2 çadır hastanesi kuracaklarını ekleyen Zorlu, "Bu hastaneleri bütün vilayetlerde etap etap hızlandıracağız. Çünkü gelen talepler şehirlerde seyyar hastaneler oluşturulması gerektiği yönündeydi. Sağlık Bakanlığı 70'e yakın sahra hastanesinin kurulduğunu ifade etti ama merkezlerin dışında çevre yerlere doğru gidildikçe, buradaki insanların tedavilerini gerçekleştirmek için ulaşmaları hem zaman alıyor hem de kısıtlanmış bazı alanlar var. Dolayısıyla bunların seyyar halde de dolaştırılmasının çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu çağrıyı da özellikle yapmak istiyoruz" diye konuştu.

OHAL ve afet yönetimini eleştirdi

Afet ve koordinasyon merkezinin çalışması kapsamda evsiz kalanların tahliyesine de başladıklarını söyleyen Zorlu, Kahramanmaraş ve Hatay'daki bazı deprem mağduru aileleri gönüllü ailelerin yanlarına yerleştirdiklerini aktardı. Zorlu, deprem bölgesinden gelmek isteyen vatandaşları iletişime geçtikleri toplamda bin 150 yatak kapasiteli misafirhane ve otellere de yerleştireceklerine söyleyen Zorlu, şunları kaydetti:

"Bu çabalarımız ve iş birliğimiz sürecek. Devletimizin bütün imkanları ile sahada olması, bizim onların yanında olmamız çok önemli ve değerli, böyle de olması gerekiyor. Ancak bazı eleştirilerimizi yapmanın zamanı da geldi; bir defa afet yönetim planının hızlı bir biçimde devreye giremediğini görüyoruz. Olayın gerçekleştiği ilk gün 18. saatin sonunda kriz masasının yaptığı açıklamaya göre; 9 bin 698 arama-kurtarma personeli sahada olduğu bilgisi verildi. Ama 54. saatin sonunda 96 bine çıktığı ifade ediliyor. Demek ki bu sayı arttırılabilmiş. Partimizin bu görüşünü daha önce de ortaya koymuştum; Türk Silahlı Kuvvetleri personelimizin hızlı ve yeterince sahaya inmediğinin eleştirisinde bulunduk. Bugün Milli Savunma Bakanlığı'nın yaptığı açıklama; 16 bin 795 askerin şuanda sahada olduğu bilgisi verildi. Demek ki, sahada olunabiliyor. Şu gerçeği de paylaşmak istiyoruz; bunun için OHAL'e gerek yok. OHAL elbette başka bir tartışma konusu ancak 2016 yılında İl İdaresi Kanunu'nda yapılan bir değişiklikle bu yetki tamamen valilere ait. Dün de valilere aitti bugün de valilere ait. Dolayısıyla başka tartışmalar açarak askerlerimizin sahada olma gerekçesini başka bir konuya dayandırmanın manası yok."