İmamoğlu'nun en büyük hatası ne oldu? İbrahim Uslu süreci değerlendirdi

Halk TV'de yayınlanan, gazeteci İpek Özbey'in sunduğu Kadraj programına İbrahim Uslu konuk oldu. Uslu, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gezi sürecini değerlendirerek, bu süreçte en büyük hatasının ne olduğunu değerlendirdi. Uslu, " 'Vız gelir, tırıs gider' bunlar bir siyasetçi için, özellikle seçmene ve kendini seven kanaat önderlerine sarf ediliyorsa, bunlar ağır cümlelerdi" dedi.

Halk TV'de yayınlanan, gazeteci İpek Özbey'in sunduğu Kadraj programına İbrahim Uslu konuk oldu. Uslu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gezi sürecini değerlendirerek, bu süreçte en büyük hatasının ne olduğunu değerlendirdi.

Uslu, İmamoğlu'nun Doğu Karadeniz gezisini üç açıdan değerlendirmek gerektiğini ifade etti.

Uslu, bunlardan birinin gezinin amacı açısından olduğunu belirtti. Bir ilin belediye başkanı olarak böyle bir yere gidildiği zaman bir gerekçe uydurulması gerektiğini belirten Uslu, bu şekilde gezi düzenlemenin Cumhurbaşkanlığı adaylığı ile bağdaştırılmasının kaçınılmaz olduğunu söyledi.

Gezinin devamında ortaya çıkan tepkilerin altında bu bilinçaltında ve bağdaştırmanın bulunduğunu aktaran Uslu, "Bir gerekçe oluşturmadığınız anda bu cumhurbaşkanlığı adaylığı ile ilgili bir süreç olarak değerlendirildi. O zaman da sizi bir cumhurbaşkanı adayı gibi görüp o gezinin dizaynını bir cumhurbaşkanı adayı olarak muhakeme etmeye başlıyorlar, sorun da orada başlıyor" dedi.

Uslu, insanların sözkonusu geziyi İmamoğlu'nun cumhurbaşkanlığı adaylığı ile ilgili ilk aktivite olarak gördüğünü belirterek, "Yanınızda size oyverenlerin hoşlanmadığı insanlar varsa bu sefer o sorgulama başlıyor" dedi ve gezinin amacının oluşturulamadığını ekledi.

İkinci olarak ise, bir siyasetçinin tura çıktığı zaman medyanın zaten onu izleyeceğini söyleyen Uslu, "Siz buradan özellikle gazetecileri alıp götürüyorsanız... Niye bu önemli? Çünkü, Türkiye'de siyasal bir kültür oluştu süreç içerisinde. Hangi lider, hangi gazetecileri gezilerine ortak ediyor ve onlarla beraber fotoğraf veriyor. Bu özellikle Ak Parti döneminde çok" ifadelerini ekledi.

"Sayın Erdoğan'ın etrafında Uğur Dündar olacak olsa veya Emin Çölaşan olacak olsa orada da bir tartışma başlar. Tersi sizde olunca doğal olarak tartışma başlıyor" diyen Uslu, üçüncü hatanın ise 'Olabilir insanlar tartışırlar, eleştirirler' diyerek olgunluk gösterememek ve eleştirilere gerekçe oluşturmaya çalışmak olduğunu belirtti.

İmamoğlu ve ekibi tarafından eleştirilere oluşturulan gerekçelerin tatmin edici olmadığını hatta tepki çekici olduğunu dile getiren Uslu, açıklamalar üzerinden tartışmaların büyüdüğünü söyledi.

Uslu sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bir, organizasyonun gerekçesini açıklayamamış olmanız. İki, o kültürü görmezden gelip yanındaki gazetecilerle ilgili tartışma başlayabilir dememişsiniz. Üç, verdiğiniz yanıtlar tartışmayı sönümlendireceğine iyice büyütmüş. Sonra da dördüncü aşama, bu sefer de öfkelendiğinizi ve sabrınızın taştığını gösterebilecek cümlelerle karşıyı eleştiriyorsunuz. 'Vız gelir, tırıs gider' bunlar bir siyasetçi için, özellikle seçmene ve kendini seven kanaat önderlerine sarf ediliyorsa, bunlar ağır cümlelerdir"

İmamoğlu'nun seçmenini tanıması lazım

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AKP'lilerin de rakip partinin seçmenlerine zaman zaman hakaretamiz cümleler kullandığını ancak kendi partisinin seçmenine böyle bir dil kullanmadıklarını aktaran Uslu, bu açıdan bakıldığında kendi seçmenine azarlayan ya da parmak sallayan siyasetçi hatırlamadığını söyledi.

"Bu seviyede siyaset yapan insanların biraz daha bunları düşünerek planlama yapması gerekiyor" diyen Uslu bu gezinin İmamoğlu için hayırlı olmadığını ve bundan sonra bu süreci tamir edecek adımlar atması gerektiğini ifade etti.

Uslu ayrıca, "Siyasetçileri ilk hatada harcamamak lazım, ona da inanıyorum ben. Bir hata yüzünden bir siyasetçiyi de bu kadar hırpalamamak gerekir belki ancak İmamoğlu'nun da kendi seçmenini tanıması lazım" dedi.