Gezi Direnişi 9'uncu yılında
31 Mayıs 2013 tarihinde patlak veren Gezi Direnişi’ne giden süreç, 27 Mayıs’ta iş makinelerinin parka girmesinin ardından, haberin sosyal medya aracılığıyla kısa sürede yayılması sonucunda başladı. Kitlelerin parka gidip çalışmaları durdurmaya çalışmış, polisin müdahalesi sonrasında ertesi gün daha kitlesel şekilde Gezi savunucuları parka akın etmişti.
Bu müdahale ve saldırılar dönemin başbakanı Erdoğan’ın inşaatı kesinlikle yapılacağını açıklaması ve provokatif söylemleriyle daha da büyümüştü. Erdoğan ve hükümetinin açıklamaları, polisin sert müdahalesi nedeniyle direniş 31 Mayıs gecesi isyana dönüştü. 1 Haziran’da polis Taksim Meydanı ve Gezi parkından çekildi. Gezi savunucuları 15 gün boyunca parkta kamp kurdu. 15 Haziran’da polisin müdahalesiyle park boşaltılmak zorunda kalındı. “Her yer Gezi, her yer direniş” sloganıyla ülke dışına da taşan direniş Gezi Parkı’na yapılmak istenen kışla nedeniyle başlasa da siyasal İslamcı AKP yönetiminin talancı, yağmacı politikalarına, yaşam tarzlarını hedef alan otoriter baskılarına karşı biriken bir öfkenin dışa vurumuydu. Ülkenin dört bir tarafında parça parça gerçekleşen eylemler Gezi ile bir isyan dalgasına dönüştü.
İçişleri Bakanlığı’nın verilerine göre Bayburt ve Bingöl hariç 79 ilde düzenlenen eylemlere toplam 2.5 milyon kişi katıldı. Direniş süresince Berkin Elvan, Ali İsmail Korkmaz, Ethem Sarısülük, Abdullah Cömert, Mehmet Ayvalıtaş, Ahmet Atakan, Hasan Ferit Gedik, Medeni Yıldırım yaşamını yitirdi. Mehmet İstif ve Elif Çermik de direniş döneminde maruz kaldıkları gaz nedeniyle yaşamını yitirdi. On bine yakın kişi ise polisin sert müdahalesiyle yaralandı.