Gazeteci Güngör Arslan'ın cinayet sanığı: Öldürmeye gitmedim, korkutmak için gittim
İzmit'te yerel bir internet haber sitesinin sahibi gazeteci Güngör Arslan, 19 Şubat'ta ofisinde uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetti. Arslan'ı öldüren Ramazan Özkan, olaydan birkaç saat sonra yakalanarak, tutuklandı. Yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan Burhan Polat, Can Yılmaz, Emrah Yıldırım, Ersin Kurt, Ferhat Yıldırım, Hasan Emre Çelik, Özgür Taşkıran, Kadir Yıldırım ve Ramiz Saatçi çıkarıldıkları mahkeme tarafından tutuklanırken, A.Y., E.T., E.Y. ve Y.B.'nin tutuksuz yargılanmasına karar verildi. Kocaeli 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk celsesinde sanıklardan Özgür Taşkıran, Can Yılmaz, Kadir Yıldırım ve Emrah Yıldırım'ın tutuksuz yargılanmak üzere tahliyelerine karar verildi.
'Olay anında ailemle birlikteydim'
6'sı tutuklu 14 sanığın bulunduğu davanın ikinci duruşması bugün Kocaeli 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Cinayette azmettirici olduğu iddiasıyla tutuklu yargılanan avukat Ersin Kurt, şu ifadeleri kullandı:
"Hakkımda hiçbir somut delile dayanmadan uzun süredir tutukluyum. Olay anında nerede olduğum belli, ailemle birlikteyim. Bu bile benim suçsuz olduğumun ispatı. Sanki hakkımda somut delil varmış gibi karşıma çıkarılıyor. Yargıtay ceza kanunu benim gibi giden bir örnek bile bulamıyorum. Onlarda kesin delil diyor, benim hakkımda ise bir tane bile delil yok. 8 aydır kendi kendime soruyorum. Sözlü ya da hareketlerde mi gösterdim diye düşünüyorum ama o da yok. Tüm sanıklara söylüyorum, Ersin Kurt söylesin desin ben söyledi isem. Eyleme katılanların çoğunu tanımıyorum bile. Beni niye korusunlar ama dışarıda öyle deniliyor. Bugüne kadar neden aleyhimde bir şey ortaya çıkmadı. Çünkü ben böyle bir suç işlemedim. 8 aydır buna rağmen tutukluyum. Tutuklu kalmam dışarıda 'acaba mı' sorusunu sorduruyor. Ne hikmetse toplumda da öyle algı oluşturuyor. Hakkımda hiçbir şey çıkma ihtimali yok, yaşamadığım bir olayın çıkma ihtimali yok. Ben de çok şeyler tahmin ediyorum ama tahminlerle bu iş olmaz. Bir kişinin ölmesi karısının, eşinin, sevdiklerinin de ölmesidir. Ama benim böyle tutuklu olmam da eşimin, ailemin ve sevdiklerimin de cezalandırılmasıdır. Benim eşim devlet memuru, zaten 6 ayda bir denetleniyor, anormal ne çıkabilir. Ben ofisinde gözaltına alındım, suçlu olsam giderdim ama niye gideyim. 4 gün gözaltında kaldım ve ayrıntıları ile ifade verdim. Tamamen suçsuzum, benim böyle bir haberden kesinlikle haberim yoktur. Benden dolayı ise benim bundan haberim de yok. Bana bu nasıl sorumluluk yükler, adil yargılanmak istiyorum."
Tutuklu yargılanan Ramazan Özkan, Güngör Arslan'ın ailesine başsağlığı dileyerek, "Ben o gün oraya öldürmeye gitmedim, korkutmak için gittim. Olaydan dolayı da pişmanım" dedi.
'Yakacaklarsa yaksınlar dedim'
Tutuklu sanık Burhan Polat ise Arslan'ın ofisinin yakılmasını istediğine değinerek, "Daha önce verdiğim ifadeler doğrudur. Yakma eylemini kabul ettim ama iddianamedeki gibi değil. Ersin Kurt istemiş falan böyle bir şey yok. Ben Güngör Arslan için yükselince Ramazan söyledi ve kararlaştırdık. Olay günü kuaföre gittim, Ramazan'a söyleyin, yakacaklarsa yaksınlar dedim. Azmettirici olsam bunu en işlek caddede söyleyecek kadar aptal değilim. Böyle planlama ve tasarlama olmaz. Mağduriyetim giderilmesini istiyorum. Tahliyemi istiyorum" diye konuştu.
Savcı, tutuklu 6 sanığın üzerine atılı suçun mahiyeti bakımından tutukluluğun devamını istedi. Mahkeme heyeti sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
Gazeteci Güngör Arslan cinayetinde ikinci bir avukat çıktı
Güngör Arslan cinayetinde 3 kişiye ağırlaştırılmış müebbet hapis talebi
Öldürülen gazeteci Güngör Arslan’ın eşi: Olayın üstünün kapatılmasını isteyen siyasetçiler var