İstanbul Üsküdar'da, 27 Kasım 2017 tarihinde Yılmaz Aykan kendisini aldattığını öne sürdüğü eşi Asiye Aykan'ı park halindeki bir serviste silahla ateş ederek öldürmüş, eşiyle ilişkisi olduğunu düşündüğü servis şoförü Mehmet Yılmaztürk'ü ise silahla yaralamıştı.

Sözcü'den Sevgim Begüm Yavuz'un haberine göre, Yılmaz Aykan hakkında, “eşi kasten öldürmek” suçundan ağırlaştırılmış müebbet ve “kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmıştı.

Yerel mahkeme indirimle müebbete çarptırdı

Davayı 2019 yılında karara bağlayan Anadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesi, Yılmaz Aykan'a indirim uygulayarak müebbet hapis cezası vermiş, servis şoförü Mehmet Yılmaztürk'ü silahla yaraladığı gerekçesiyle de 10 yıl hapis cezasına çarptırmıştı.

Yargıtay: Telefon kaydına göre haksız tahrik uygulanabilir

Dosya'nın Yargıtay'a taşınmasının ardından, Yargıtay 1. Ceza Dairesi mahkemenin kararının bozulmasına hükmetti. Yargıtay bozma gerekçesinde, Asiye Aykan'ın ve Mehmet Yılmaztürk'ün kullandığı cep telefonları arasındaki mesaj kayıtları ile arama kayıtlarına ilişkin HTS kayıtlarının istenerek, maktul ile Yılmaztürk'ün birbiriyle görüşme kayıtlarına ilişkin bilirkişi raporu alınması gerektiğini belirtti.

Yargıtay, mesaj ve arama kaydı olup olmadığına göre haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı değerlendirilerek karar verilmesi gerektiğini ifade etti.

Yargıtay'ın bozma kararının ardından dava Anadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yeniden görüldü. Duruşmaya, sanık Yılmaz Aykan cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katılırken, taraf avukatları da salonda hazır bulundu.

Savcı mütalaada ‘Haksız Tahrik Hükümleri Uygulansın' dedi

Esas hakkındaki mütalaasını sunan Cumhuriyet Savcısı, HTS kayıtlarından Asiye Aykan ile Mehmet Yılmaztürk'ün yaklaşık 2 yıl boyunca çok sayıda ve hemen hemen her gün görüşmelerinin olduğunun anlaşıldığını belirtilerek, sanığın Asiye Aykan'ın telefonunda bu görüşme kayıtlarına rastlaması üzerine, maktul ile Yılmaztürk arasında ilişki olduğu düşüncesiyle eylemi gerçekleştiridği aktarıldı. Mütalaada, haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiği kaydedildi.

Son savunması soruldu

Söz verilen sanık Yılmaz Aykan eşinin ölümüne Mehmet Yılmaztürk'ün sebep olduğunu belirterek, “Ben sizden adalet talep ediyorum” dedi. Son sözü sorulan sanık, “Yaşamış olduğum trajedi ve travmanın sonucu ağır tahrik altında gerçekleşmiştir” diyerek beraatini istedi.

Cezası müebbetten 20 yıla indirildi

Sanığın Asiye Aykan'a yönelik eylemine ilişkin, suçu haksız bir fiilin meydana getirdiği bir hiddet veya şiddetli elemin etkisi altında işlediğini belirten mahkeme, haksız tahrik indirimi uygulayarak sanığın cezasını 20 yıla indirdi. Öte yandan sanığın Mehmet Yılmaztürk'e yönelik eylemine ilişkin “kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan verilen 10 yıl hapis cezasını ise, suçu haksız tahrik nedeniyle işlediğini belirterek, 7 yıl 6 aya indirdi. Mahkeme sanığı tutukluluk halinin devamına hükmetti.